Mustafa’yı koruyamadık, şimdi beraber ağlayalım

ads ads ads ads
29/05/2015

ads

Hüseyin Ekmekci Hüseyin Ekmekci


Tüm gazetelerde vardı dün haberi…

“Devletin verdiği ilacı içerek öldü” Mustafa…

Mustafa Büyükakşeker…

38 yaşındaydı…

15 yaşından bu güne…

Sorunlarla boğuştu.

Sadece Mustafa değil…

Annesi de…

“Oğlu bu bataktan çıksın” diye…

Diğer çocukları bundan etkilenmesin diye…

Avukata para bulsun diye…

Hapishaneye iki sokum ana yemeği götürsün diye…

Mustafa daha fazla direnemedi.

Evet…

“Devletin uyuşsun” diye verdiği hapla, canından oldu.

Otopsi sonucunu bekleyeceğiz elbette.

Aile diyor ki, “Bu yeni hapa başladığı günden itibaren sürekli kusuyordu…”

Düşünsenize…

Rehabilitasyon Merkezi yok…

Başında hemşire yok…

Doktor yok…

“Al bu hapları, günde bir tane iç…” diyor sistem.

Teşhisi koyuyor ve diyor ki: Sen bağımlısın…

Sonra da eline hap tutuşturarak, “Git evine, bundan günde bir tane al” diyor ve yollatıyor…

Evinizde bir “uyuşturucu” bomba…

3 tane içerseniz mesela, hemen ölebilirsiniz…

“Süresini uzatayım” diyerek, hapı toz haline getirip, burundan çekenler de var, öğrendik.

En tehlikeli yöntem bu.

Mustafa’nın ölüm nedeni henüz belli değil.

Burundan mı çekti?

Çok mu içti?

Kusarken mi boğuldu?

Soru çok.

Ama dramatik bir gerçek var.

Mustafa artık yok.

15 yaşında Mustafa bu batağa saplandı…

Annesi gecesini gündüzüne kattı.

Düşünsenize…

Küçük bir çocuk verdiler kucağınıza…

Ne hayaller kurdunuz…

Kardeşi mesut ile konuştuk dün, anlatırken hıçkırıklara boğuldu:

“Annem ağlarken dedi ki ‘Nasıl geldin dünyaya, Nasıl gittin Mustafam…”

Hangi anne bekler ki böyle bir gidişi.

Aile direndi.

Ama bu sistemle başa çıkmak mümkün değil.

Olaya dışarıdan bakıp, “Yüksek dozda uyuşturucu aldı” diyen çıkabilir.

Oysa bu lanet sistem, uyuşturucu ile mücadele etmek yerine, bu batağa saplananları “uyutmayı” yeğliyor.

“Al bu hapı eve git iç ve uyuş…”

Böyle mücadele olmaz.

Mustafa da bu sistemin kurbanı oldu.

Bir kere düştü ya…

Önce leş kargaları sardı etrafını…

“İç”meye teşvik ettiler…

“Sat”maya teşvik ettiler.

Ana çırpındı…

Gardaş çırpındı ama…

Bu bataklık öyle bir bataklık ki…

Mustafa da kurutamaz…

Annesi de…

Kardeşi de…

Dün bu acı olayın perde gerisi ile yüzleştik.

İçimiz acıdı…

Canımız acıdı…

Bir kez daha isyan ettik.

Mustafa’yı koruyamadı bu sistem…

15 yaşından 38 yaşına kadar anasının, gardaşının uğraştığı kadar devlet uğraşmadı…

Sistem bu maalesef…

Uyuşturucu ile mücadele etmek yerine “uyuşturarak ölüme terk etmek…”

Büyükakşeker ailesinin büyük bir acısı var şimdi.

Bu acının da ötesinde, dramatik bir hikaye…

Herkese örnek olması gereken…

Biz haberi yazarken, “geçmişte Mustafa’nın bu yol nasıl girdiği, neler yaşadığı, nelerin önlenemediği” ile ilgili de bilgiler koyduk habere.

Mustafa’nın abisi Mesut geldi, konuştuk…

“Bırakın acımızı yaşayalım, eski defterleri açmanıza gerek yoktu” dedi.

Havadis’in amacı elbette aileyi üzmek değildi, özür dileriz.

Anlatmak istediğimiz, yıllardır bu uğurda mücadele veren, Mustafa’yı kurtarmak için didinip duran annesinin, kardeşinin sistem tarafından yalnız bırakılmasıydı…

Annesinin çabası, Mustafa’yı kurtarmaya yetmedi.

Şimdi kurtarılması gereken onlarca Mustafa var, bunu anladık.

Devlet ilgilenmiyor…

Aile yetersiz kalıyor…

Mustafa gitti, ama yeni Mustafalar için elini kim taşın altına koyacak?

Mesut ağladı…

Annesi ağladı…

Yeni analar ağlamasın diye…

Bize daha atak bir sağlık sistemi lazım…

29/05/2015 12:29
Bu habere tepkiniz:
Habersiz kalmamak için Telegram kanalımıza katılın
ad
ad
TAGS: Mustafa’yı koruyamadık, şimdi beraber ağlayalım, hüseyin ekmekçi
MANŞETLER

HK Hüseyin Ekmekci

© 2024 Haber Kıbrıs Medya Danışmanlık ve Matbaacılık Ltd.