“AB’nin garantisi yeterli değil”

ads ads ads ads
07/11/2016

ads

Erçin Şahmaran Erçin Şahmaran


Kıbrıs sorununda bir viraj daha.

Yıllardır süre gelen çözümsüzlük, çözüm aramaya devam ediyor.

Ciddi bir aşama ve fırsat var.

Bu fırsat değerlendirilecek mi? Beklenti tabi ki olumlu yönde.

New York’ta yaşananları hatırlıyoruz.

Özellikle güney yönetimi, Anastasiadis, Birleşmiş Milletler, bu sürecin beklenenleri karşılamasını sağlayabilirdi.

Ama olmadı, Cumhurbaşkanı Akıncı doğal takvimin ortaya çıktığında ısrar etti.

Mont Pelerin, bu takvimin bir devamı mı, gereği mi?

Bunu içinde bulunduğumuz hafta gösterecek, ya tamam ya devam noktasına gelinebilir.

Çözüm veya çözümsüzlük için bir eşik daha ve belki son kez.

“İsviçre’de öncelikle Mülkiyet, Avrupa Birliği ile İlişkiler, Ekonomi, Yönetim ve Güç Paylaşımı başlıklarında üzerinde mutabakat sağlanmayan konular ele alınacak. Ardından Toprak başlığı kriterler zemininde ele alınacak, uzlaşı sağlandığı takdirde harita konusu, Güvenlik ve Garantilerin ele alınacağı beşli konferansın tarihinin saptanması şartıyla masaya getirilecek.”

Mont Pelerin’in özeti bu.

Cumhurbaşkanı Akıncı İsviçre’ye gitmeden önce halka bilgi verdi.

Yerel televizyonlardan, yüzlerce ülkeye, çeviri aracılığıyla sosyal medyadan güney Kıbrıs’a gelinen aşamayı anlattı.

Tüm televizyon kanallarından ortak yapılan yayında ADA TV temsilcisi olarak ben de yer aldım.

Diğer arkadaşlarla beraber gelinen nokta, beklentiler, detaylar üzerinden sorular sorduk.

Program süresince aldığım notlar oldu;

“Bazı uzak konular var. Bunları iki gün konuşup, toprağa geçmek istiyoruz. Artık ortaya bir resim çıkmalı. Ben Anastasiadis’e beraber açıklama yapalım dedim, kabul etmedi.

Bu süreçte Türkiye ile beraber yürüyoruz. Bizim Türkiye’ye olan borçlarımızı hiç konuşmadık. Ama Rum tarafı endişelenmesin, Türkiye günü gelince elinden geleni yapar.

Ben, Mont Pelerin’de anavatanların da olmasını teklif ettim. Yunanistan kabul etmedi. Biz konularımızı görüşürken, anavatanlar da garantileri görüşsün dedim. Ama olmadı. Bizim için AB’nin garantisi yeterli değil.



Kurucu devletlerin birbirinin üstünde olmayacağı. Başkanlık sisteminin geçerli olacağı. Ve elbette dönüşümlü başkanlığın yürüteceği, köken farkı olmadan vatandaşların olacağı bir yapı yaratmak istiyoruz.

Mülkiyette, Dimopulos kararı yeni bir bakış açısı getirdi. Bağımsız bir mülkiyet komisyonu kurulacak. Kimse evini, işyerini bırakarak gitmeyecek. Aynı şartlar oluşturulmadan insanlar sokağa atılamaz. Böyle olacaksa, zaten anlaşma olmayacak.

Vatandaşlıkta bize 220 bin rakamını bizim kurumlarımız verdi. Rumlarda’ da 800 bin. Biz kimseyi yollamayacağız. Çalışma izinli olanlar kalmaya devam edecek. Yetki federal devlette olacak. Amaç demografik yapının bozulmaması.

Biz toprakla ilgili uzman istedik, bazı sıkıntılar oldu.

Bizim yetkimiz var, kullandık ve bazı arkadaşları da yanımıza aldık.”

Cumhurbaşkanı Akıncı’nın söylemlerinden bu notları aldım.

Ayrıca çözümün maliyeti, yer değiştirecek vatandaşlar için finansman ve bu süreçten de olumlu kararlar çıkmazsa, tavrının ne olacağını sordum;

“ Finansman 24 milyar Euro olarak hesaplanıyor. Buradan edilecekler de 1/3’dür. Bu rakam 8 milyar Euro’dur. Ayrıca uluslar arası destek için de sözler aldık.

Ben halk tarafından seçilmiş bir Cumhurbaşkanıyım. İç konulara yönelik de görevlerim var. Bazı araştırmalarımız yaptık. Bana %70’lere varan bir destek var. Ben 11 şubat belgesi çerçevesinde bir politika izliyorum. Bu belge meclisimizdeki siyasi partilerin de onayını aldı. Ben kimseye istifa ederim demedim.”

Cumhurbaşkanı Akıncı, İsviçre’ye giderken son kez halka bilgi verdi.

Bende aldığım notlardan biz özeti bugün köşeme taşıdım.

Süreçle ilgili aşamaları hep beraber göreceğiz.  

07/11/2016 15:25
Bu habere tepkiniz:
Habersiz kalmamak için Telegram kanalımıza katılın
ad
ad
TAGS: erçin şahmaran
MANŞETLER

HK Erçin Şahmaran

© 2024 Haber Kıbrıs Medya Danışmanlık ve Matbaacılık Ltd.