Almanya’da tırmanan Türkiye Düşmanlığı

ads ads ads ads
04/08/2014

ads

Ozan Ceyhun Ozan Ceyhun


Almanya’da ters giden ve günlük yaşamda sorun olarak insanları rahatsız eden “onca olay” söz konusu iken Alman Kamuoyu sürekli “Türkiye’ye yönelik bir algı operasyonuna” maruz bırakılmakta.

Zaten son günlerde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın kararlı tutumu sayesinde ilk defa “yurt dışında seçme hakkına” kavuşan Türkler, Yüksek Seçim Kurulu’nun neredeyse “acaba kasten mi yaptılar?” diye sorgulatan yanlış uygulamaları nedeniyle oylarını kullanamamanın kızgınlığını yaşarken karşılarına “Türkiye Düşmanlığı’nın tavan yaptığı yeni bir Der Spiegel Dergisi” çıkarıverildi!

Son aylarda Almanya’da yağan yağmurlar sonucu her yanı seller götürmesine rağmen İstanbul’a yağan yağmur sonucu gündeme gelen “su baskını” ve benzeri olaylar sanki Almanya “topraklarında” gerçekleşmişcesine haberlere konu oluyor ve “olumsuz” yorumlarla süsleniyor.

Almanya’da yeterince “tepki verilmesi gereken saçma açıklamalar yapan” politikacılar mevcut olsa da Türkiye’de hangi düzeyde olursa olsun her politikacının söylediği “tek bir cümle bile” olumsuz yorumlar eklenerek “kara propaganda” için istismar ediliyor.

Almanya’da devleti rahatsız ettiği için “Scientology Kilisesi (Tarikatı)” yasaklanırken ya da yasaklanmaya çalışılırken Türkiye’ye büyük zararlar veren “Paralel Yapı Tarikatı” mensubu ülkesi Türkiye’ye ihanet etmiş devlet memurları yargılanırken nedense “suçlulardan yana tavır alınıyor”.

Almanya’da yolunda gitmeyen onca “şey” varken, Alman Medyası’nın sürekli “İslam Dini” ve “Türkiye” ile uğraşması artık tahammül edilmez bir hal aldı!

Almanya’nın kalkınmasına canla, başla destek vermiş ve Almanya’yı “ikinci vatan” olarak benimsemiş Türkler artık “Almanya’yı sevemez” olmaya başladılar! Haklılar!

Almanya “Paralel Yapı Tarikatı’nı” aslında çok iyi tanımakta. Alman istihbarat ve güvenlik birimlerinin en azından son yirmi yıldır bu “tarikat” hakkında yazdıkları raporlar “kilometrelerce yol olurdu”.

“Paralel Yapı’nın” okulları ve benzeri “sızma faaliyetlerini” tüm polisiye ve istihbarat metotları ile takip eden Alman Devleti gerektiğinde politikacılar ve medyayı devreye sokarak “onu” rahatsız etmekte. Bazen “izin verilen” okullar bazen de bir bakmışsınız “izin alamamakta”.

Yani kısacası “kedi- fare oynadığı” “Paralel Yapı Tarikatı’na” yönelik olarak kendi ülkesi için her türlü tedbiri alan ve “kullanma süresi bittiğinde” ve de “tehlike arz ettiği” görüşü devam ettiğinde “tepesine bineceği” bu “Paralel Yapı Tarikatı ve Çetesini” Türkiye söz konusu olduğunda “destekler” görünmekte.

“Paralel Yapı Çetesi de” patronlarına sadık olma konusunda “Alman Kurt Köpekleri’nin bildik sadakatıyla” aldığı desteğin karşılığını vermekte.

Almanya’da “Bild Gazetesi” İslam Dini’ne yönelik kesinlikle kabul edilemez ve Danimarka’daki “Karikatür Skandalı” düzeyinde bir yoruma yer verdiğinde ülkede yaşayan tüm Müslümanlar ve aklı başında Almanlar ve Hristiyanyanlar haklı olarak kızıp, tepki verirken “Paralel Yapı Medyası” tek bir kelime yazmamayı tercih etmekte.

Yine aynı şekilde “İsrail Zulmü’nü masummuş gibi” gösterme lobi faaliyetlerinin çok yoğun olduğu Almanya’da “Gazze’ye saldırıların haklı olduğu” “çirkinliğini” savunanların başında da “Paralel Yapı Medyası” gelmekte. Başkalarının “müslümanlığı” üzerine “atıp, tutan” bu çetenin mensubu gazeteciler yüzleri kızarmaksızın “Gazze’de insanların katlini” savunanlar safında yer almaktalar.

Almanya’da medya kendilerine “Paralel Yapı Medyası mensuplarının” servis ettiklerini “havada kaparak” hatta doğruluğu konusunda “araştırma ihtiyacı duymaksızın” “yeterki Recep Tayyip Erdoğan’a ve Türkiye’ye karşı olsun” mantığıyla kullanmaktalar.

“Der Spiegel” bu hafta gerçekleştirmekte olduğu “Türkiye’yi karalama” operasyonunu “Gezi Komplosu” sırasında da gerçekleştirmişti.

Şimdi gene malum odakların hizmetinde hem Almanca hem Türkçe “yeni bir operasyon” sunmakta: “Türkiye’den ve Recep Tayyip Erdoğan’dan korkun” operasyonu.

Aynı Osmanlı İmparatorluğu’na karşı geçmişte yapılan “kara propaganda” yeniden hayata geçirilmekte. O çağlarda iki kelime yeterliydi insanları korkutmak için “Türkler geliyor”. Şİmdi de “Der Spiegel” Alman Kamuoyu’na aynı korkuyu yayıyor: “Recep Tayyip Erdoğan ve Türkler geliyor”.

Ben de dahil olmak üzere her yıl “dünyanın vergisini ödediğimiz” Almanya’da “Türkiye Düşmanlığı’nın bu düzeyde yapılması” artık bizim de Almanya hakkında “düşünmemizi” gerektiriyor.

Almanya gerçekten “bizim ikinci vatanımız mı”? Yoksa biz kendimizi mi kandırmaktayız?

Almanya’da meclislerde vekil olarak oturan ve çoğu bu saldırılar karşısında susan ya da “saldıranlara sempati” besleyen arkadaşlarım da artık “kendilerini sorgulasalar” iyi olacak. Acaba Almanya’da meclislerde “figuran” olarak oturtulmakta ve sesleri çıktığında “aforoz mu” edilmekteler?

Almanya’da “Türkiye Düşmanlığı” sadece aşırı sağ kesimlerde değil daha da tehlikeli olan “entellektüel kesimlerde” bu şekilde yayılmaya devam ederse biz bu ülkede “gömülmek” ve “çocuklarımızın geleceğini “ düşünebilir miyiz?

“Der Spiegel” ve benzeri medya organlarını yaydığı “entellektüel düşmanlık” geliştikçe itiraf ediyorum: “Almanya’da bir mezarlıkta “gömülmek” istemiyorum”.

Bugün bazı mezarlıklarda kırılan, dökülen mezar taşlarını göz önünde tuttuğumda o gün geldiğinde “kendi mezar taşımın başına gelecekleri” düşünmek bile istemiyorum!

Evet çok ciddiyim.

Almanya’da aklı başında olan tüm Alman Dostlarımı bu “tehlikeli gelişmeyi” iyi analiz etmeye çağırıyorum.

Almanya’da “Recep Tayyip Erdoğan ve Türkiye’den korkun” algısını yayanlar “ateşle oynamaktalar”! Geç olmadan durdurulmalılar! 

04/08/2014 16:41
Bu habere tepkiniz:
Habersiz kalmamak için Telegram kanalımıza katılın
ad
ad
TAGS: ozan ceyhun
MANŞETLER

HK Ozan Ceyhun

© 2024 Haber Kıbrıs Medya Danışmanlık ve Matbaacılık Ltd.