Arife Günü İzlenimleri: Vizyon Ve Niyet

ads ads ads ads
01/09/2017

ads

Başaran Düzgün Başaran Düzgün


Arife ya da eskilerin deyimi ile Arefe günü sabahında Lefkoşa surlar içindeydik.

Uzun zaman oldu, surlar içini adımlamayalı.

Arasta’yı, Bandabulya’yı, Büyük Han’ı, Kumarcılar Hanı’nı.

İlk izlenimim şu oldu: “Şükür ki turistler ve Rumlar varmış.”

İkinci izlenimim: “Şükür ki sayıları az da olsa Lefkoşa sevdalıları hala buralara geliyorlarmış.”

 Bizim surlar içini Uzun Yolla (Ledra Sokak) kıyasladığınızda aslında su götürmez gerçek şudur;

Kıyası bile yapılamaz.

Arasta’nın her noktası fotoğraf deklanşöründen elinizi kaldıramayacağınız noktalarla doludur.

Bandabulya bu açıdan görsel bir şölen sunar.

Büyük Han her defasında etkileyici enstantanelere sahiptir.

Kumarcılar Hanı yanlış hesaplamanın ve yanlış icraatın kurbanı olmak üzere.

Yanlış hesap ve yanlış icraat da surlar içinin en büyük sorunu aslında.

Bu yaşlı şehir kendi göbeğini kendi kesmeye çalışıyor.

El yordamıyla ne yapacağını arayan amalar gibi.

Çünkü surlar içini topyekun yönlendirecek bir irade yok.

Devletin her bölümünün sorumlu olduğu ama kimsenin sorumluluk almadığı bir yer.

Ortak bir icraat iradesi yok.

Belediye kendi imkanlarıyla bir şeyler yapmaya çalışıyor.

Gezi treni bunun son örneğidir.

Fakat niye izin verilmediğinin izahı yoktur.

Beni en çok sevindiren ve heyecanlandıran gelişme bazı girişimci gençlerin surlar içine cafe veya pansiyon gibi yerler açmaları oldu.

Eminim bu gençlere de devletin en küçük bir yönlendirme veya katkısı yoktur.

Bandabulya’nın arka tarafları ve daha önce restore edilen toptancılar halinin tümden atıl kalması en büyük talihsizliktir.

O sokak yeni yatırımlarla yeşermeye çalışıyor.

Belli ki can suyuna ihtiyacı vardır.

Eğer verecek olan varsa.

                                                                                              ***

Bu köşenin yazarı, Lokmacı kapısının karşılıklı geçişlere açılması için çok çaba sarfetti.

Şimdi hayatta olmayan Papadopulos ve onun yönetimindeki Rum derin devleti açmamak için çok direnmişti.

Maalesef bölgenin bazı Türk ve Rum esnafı da öyle.

Şimdi nerede olduklarını bilmediğim askeri yetkililer de.

Açılışı engellemek için dönemin Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat ile çatışmaya girmeyi göze almışlardı.

Ama kaybettiler.

Lokmacı’dan hergün binlerce turist ve Rum  Arasta’ya akıyor.

Esnaf “pek alışveriş yapmıyorlar” diye mızmızlansa da gerçek öyle değil.

Surlariçini turistler ayakta tutuyor.

Bir de artık genç kuşaklar arasında da yaygınlaşan Lefkoşa sevdalıları.

Bu sayıyı artırmak ve surlar içini Avrupa şehirlerinde örneklerine çok rastladığımız bir cazibe merkezi haline getirmek mümkündür.

Yeter ki vizyon ve niyet olsun.

01/09/2017 10:35
Bu habere tepkiniz:
Habersiz kalmamak için Telegram kanalımıza katılın
ad
ad
TAGS: başaran düzgün
MANŞETLER

HK Başaran Düzgün

© 2024 Haber Kıbrıs Medya Danışmanlık ve Matbaacılık Ltd.