Asıl güvence isteyen Türk tarafıdır

ads ads ads ads
31/05/2017

ads

Eşref Çetinel Eşref Çetinel


Anastasiadis Sn. Akıncı’yı suçlarken, müzakerelerin kopmasına neden olan sorunları da araya sıkıştırıp kendini sütten çıkmış kaşık olarak takdim ediyor!

O laflarına gelmeden önce çok usanç da verse bir daha hatırlatmak gerekecek: Bu müzakereler  sürecine durup dururken gelinmedi. Bu iki halk resmen savaştı! Ölümler, göçler yaşandı! Jenosit hareketleri hâlâ yürekleri kanatıyor! İnsanlar çatışmalar nedeniyle geleceklerini kaybetti! “Bunlar eskide kaldı” denemeyecek kadar korkunç olaylardı!

ANCAK bu olayların tek sorumlusu ve suçlusu her dönemde Rum tarafı oldu! Yazık ki yarım asrı aşkın süredir kimseler başta BM’ler ve AB olmak üzere  adada yaşananların gerçek nedenini görmek istemedi!  Kıbrıs Türk halkı Türkiye üzerinden cezalandırıldı! Hristiyanlık dünyası Müslüman  Türk unsurunu hiç dikkate almadı hatta görmek bile istemedi! Nitekim  çok daha kanlı ve insanlık dışı olaylar Osmanlı’nın ayrılırken arkasında bıraktığı Balkanlar’daki Türklere reva görüldü! Bulgaristan’daki Türklerin adları önüne “of” eklenerek asimile edilmelerine bile teşebbüs edildi! Batı Trakya’dakiler, Bosna’dakiler hâlâ esir Türklerdir! Orta Asya’dan Türkiye’ye uzanan  Türk kökenli devletler ise her zaman Rusya’nın  Çin’in baskı ve tehditleri altında oldular!  Elbette ki şovenizmi çağrıştırmak istemiyoruz. Fakat şu yanı başımızdaki bir avuçluk Rum ahali bile sadece ırkçılığı değil, o ırkçılığı besleyen  Ortodoks kilisesiyle birlikte “hristiyanlığı” da bayrağı ile ideali yaparak “en Türk ölü Türk’tür” diyebilecek kadar düşmanımız olabildi!..

İKİ DÜŞÜNCE: Şimdi “canım bunlar eskide kaldı, artık yeni bir dünya yeni uluslar arası ilişkiler ittifaklar vardır. Üstelik   insanlık anlayışları değişti” diyerek kendimizi güvenceye almadan sapsız kulpsuz bir çözüme evet mi diyelim! Ki bunu onca lafazanlığına karşın mesela Anastasiadis bile diyemiyor ve bakın ne diyor:

“Bir tarafın sahip olacağı garantiler, ötekine tehdit olmamalıdır!”

Güzel ve doğru laf! Anastasiadis Türkiye’nin garantörlüğünün devamını kendi halkı ve varlığı için “tehdit olarak görüyor tek bir asker bile adada kalmayacak diyor!”

Pekala Türk halkı? Garantörlüğü tehdit olarak gören Anastasiadis Eoka’dan bu yanadır adadaki Türk halkına kan kusturan Rum saldırılarını, bugün de ambargolarıyla devam eden baskılarını bilmez olur mu? O zaman şu ikinci düşünceyi Türk tarafının ortaya koymasında ve çözümün mihengi olmasını istemesinde ne sakınca vardır: “Olası bir çözümde yarım asırdır bu adada bizi saldırıları, zulüm ve baskıları ile yok edip göçe zorlayan Rum tarafına olası bir çözümle  varlığımızı hayatımızı teslim edemeyiz! Çünkü garantisi yoktur. Dolayısyle TC’nin  garantisinin devam etmesini isteriz.” Kısaca Türk halkı canını malını yerde bulmadı!      

OLAYLAR YENİ BİR KKTC İÇİN VESİLE OLMALIDIR.

Rahmetlik Rauf Raif Denktaş’ı sevip sayan bir insan olarak adı etrafında  oluşturulan olay ve tartışmalardan doğrusu rahatsız oldum. Buna karşılık başında söylediğimi yine yazmalıyım: “Artık bu ülkeye bir disiplin, bir kalıcı sistem, hukukun üstünlüğüne dayalı bir etik uygulama hatta yeni bir anayasa gerekmektedir!”

İLÂNİHAYE  1974 ahkâmlarını sürdürmek mümkün değildir! Bütün kirli icraatlarla o günlerin iliğimize kadar işlemiş kap kaç olaylarını, icat edilen puanlarla memleketin tüm menkullerinin  yağma edilmesini, alınıp satılmasını, hava parasına ellerden ellere dolaştırılmasını aynen sürdürmek hiç mümkün değildir! O günlerde insanlar,  “ganimet” başlığı altında paylarına ne düşmüşse, nasıl becermişlerse, hangi torpili hangi yetkiyi kullanmış  yahut alavere dalavereyi çevirerek kapacağını kapmıştır ama artık biline ki deniz bitmiştir!

OYSA BİTİRMİYORLAR! Bir zamanlar kapkara utancımız olan o  yağma edilen toprakların üzerinde şimdi oteller, üniversiteler, apartmanlar, siteler,  hastaneler, tesisler yükselmektedir. Beklersiniz ki yükselen bu “yapılar” terimizin, emeğimizin paramızın ak pakı olsunlar, iftihar edelim!

İşte sorun!  Biz zamanlar yüz karamız olan  bu topraklar şimdilerde de aynen 1974 sonrasının kör talihinde bu kez de Rumdan değil, “bizden bize  bize kalmışlıkta yağma ediliyorlar.” Ki daha dün patlayan  Yavuz Çıkarma Plajı olayı kapanmadı!

RANT DİYORUZ! Parayı bastıran istediği yerden toprak kapatıyor! (Mağusa’da DAÜ’nün vakıf olan arazisinin üzerinde yükselen yeni binalar, şimdilerde “mesire yeri, kırsal alan olarak kamuya bırakılması gereken “Mağusa gölündeki”  yurtlar, satılık arsalar, harıl harıl sürdürülen inşaatlar neyin nesi?”  Kimler nasıl aldı, satılamayacak, devredilemeyecek devlet toprakları “kiralık” kulpu takılarak nasıl yağma edilmekte?)           Ne var ki maymunun gözü açıldı. Artık  kimse bir karış toprağı bile kimseye yedirmek istemiyor!

BAŞINDA DEDİKTİ: Politikacı halkın gözleri, muhalefetin okları, hatta kendi içlerinde kendi kendilerinin murakıpları önündedirler! Eğer izah edemeyeceklerse ya bu tip tasarruflardan kaçınacaklar yahut işe girişmeden önce her türlü işlemi fakat karşı çıkılması mümkün olmayan yasalara bağlayacaklar… Serdar Denktaş bunu  çok geç yaptı, tutmadı! Oysa kim istemez ki adı “Rauf Raif Denktaş olacak bir üniversiteyi.”

KISACA TAKILDIĞIM: (KİM  KİMİN YÜZÜNE BAKAMAZ!)    

Hocanın karısı çirkinceymiş. Bir gün Hoca’ya soracağı tutmuş: “Efendi demiş kime görünüp kime gönmeyim?” Hoca, “bana görünme de kime istersen görün” demiş!

Bu işin güldürüsü. Fakat Meclis’te “Denktaş Üniversitesi” için kiralanan arazinin tartışılması sırasında CTP Genel Başkanı Erhürman’nın hukuktan, adaletten söz ederken, “konuşurken yüzünüze bile bakmak istemiyorum” demesine tebessüm bile edemedik! Çünkü kim kimin yüzüne niçin nasıl bakar sorgulaması başlarsa kimse kimsenin yüzüne bakamaz! Çünkü hepiniz de iktidara gelip gittiniz, ille de şaibe ve töhmet altında olmanız için arsa spekülasyonu yapmanız gerekmezdi!   Ama memlekete yapacağınızı öyle yaptınız ki iktidara  geri gelmek için koalisyon hükümeti bile kuramadınız! Bir gün bugünleri tarih yazar elbet!

31/05/2017 11:10
Bu habere tepkiniz:
Habersiz kalmamak için Telegram kanalımıza katılın
ad
ad
TAGS: eşref çetinel
MANŞETLER

HK Eşref Çetinel

© 2024 Haber Kıbrıs Medya Danışmanlık ve Matbaacılık Ltd.