Hükümet ortağı olan 4 parti, Haziran ayında yapılacak yerel seçimlerde ittifak kurmak için sessiz ve derinden görüşüyorlarmış.

Gerçi, 4 partiden farklı yetkililer “birtakım” görüşmelerin yapıldığını zaman zaman açıklıyor olsalar da bilgi eksikliği görüşmelere sessiz ve derin bir hava katıyor.

Böyle olması normaldir.

Politikacılar henüz müzakere aşamasındaki bir konuyla ilgili bilgi vermek istemeyebilirler.

Fakat gazetecilerin görevi de siyaset hayatını yeniden dizayn etme olasılığı bulunan bu ittifakla ilgili bilgi toplayıp haber yapmaktır.

Bunu niye yazdım?

Olası ittifak çalışmalarıyla ilgili çıkacak haberlere karşı politikacılarımızın hazımlı olmaları için.

Kural basittir:

Bir hareket varsa haber de vardır.

Haberde / haberlerde doğru bilgilerin yeralmasını sağlayacak olan da politikacıların kendileridir.

Zamanında ve doğru bir şekilde yapılacak bilgilendirme sonucunda halk yani seçmenler de doğru ve zamanında bilgilendirilmiş olur.

Gazeteciler sadece aracıdır.

Gazetecilikte haber mutlak yorum ise haktır.

İşte bu hakkımı kullanarak dörtlü ittifak arayışı ile ilgili görüşlerimi paylaşmak istiyorum.

***

Genel seçimlerde çok da iç açıcı sonuçlar almamalarına karşın 4 partiyi hükümet ortaklığına iten en önemli motivasyon UBP (Özgürgün) karşıtlığıydı.

Bunu 4 partinin liderleri sık sık ortaya koyuyorlar.

Hükümet programında da “UBP’nin yaptığı yasadışı / yanlış işleri” düzeltme sözü verdiler.

Bakanların bugüne kadarki icraatlarında da bu noktayı görmemek için kör olmak gerekir.

“UBP karşıtlığı” temelinde biraraya gelen 4 partinin bunu yerel seçim ittifakı düzeyine yükseltmeleri için önce işin felsefesini ortaya koymak zorundadırlar.

Aksi takdirde böylesi bir ittifak “sen bana oy ver, ben de sana da koltukları kapalım” bezirganlığına girer.

4 parti hangi felsefeyle ittifak yapacaklar?

UBP karşıtlığı mı?

UBP kazanmasın, belediye başkanlıklarını biz aramızda bölüşelim mi?

Bu düşünce 4 parti için de ironik ve absürd sonuçlar ortaya çıkarabilir.

Örneğin, Mağusa’da DP’li olduğu bilinen ancak seçimlere bağımsız giren şimdiki belediye başkanı İsmail Arter  yine bağımsız aday olacağını açıkladı.

DP’nin destekleyeceği kuşkusuzdur.

UBP de destek vereceğini duyurdu.

Eğer ittifak kurulursa CTP, HP ve TDP de mi İsmail Arter’i destekleyecek?

İsmail Arter UBP de dahil 5 partinin ortak adayı mı olacak?

Yani, bu satırların yazarı olarak politikada çok enteresan durumlara şahit olduk da böylesi bir garipliği kimse izah edemez.

Değil seçmenlerine kendi kendilerine bile izah edemezler.

***

Yerel seçimleri ittifak tartışmaları merkezine oturtmak bu halka yapılacak en büyük kötülüktür.

Çünkü bu ülkede ciddi bir belediyeler sorunu vardır.

Bir belediyemiz fiilen batmıştır.

Birçok belediyenin batmanın eşiğinde olduğu sır değildir.

Halk belediyelerden hizmet alamamaktadır.

Kentler ve kasabalar içleracısı durumdadır.

Seçmen, bu seçimlerde, partilerin belediyeleri kurtarma ve hizmet planlarını mı dinleyecek yoksa hangi partinin ittifak adaylarına nasıl oy vermesi gerektiğini mi?

Ben birincisini tercih ederim.

Ve sırf UBP karşıtlığı üzerinden kurulacak dörtlü seçim ittifakının zorlama olacağını düşünürüm.