Bıçaklı'dan vatandaşlıklara sert tepki

ads ads ads ads
27/08/2016

ads
Bıçaklı'dan vatandaşlıklara sert tepki

TÜRK-SEN Başkanı Bıçaklı, UBP,DP hükümetinin göreve gelmesinin ardından yeniden hayata geçen vatandaşlıklarla ilgili tepki gösterdi.Vatandaşlık vermenin basit bir olay olmadığını belirten Bıçaklı, verilen her vatandaşlığın ülkenin siyasi ve ekonomik geleceğini direk olarak etkilediğini belirtti

Golifa gibi vatandaşlık dağıtamazsınız !Türk-Sen Başkanı Arslan Bıçaklı, vatandaş yapılmanın tanımının yasayla belirlendiğine dikkat çekerek, böylesi küçük ölçekli bir ülkede 10 bin ya da 40 bin kişiyi vatandaş yapmanın doğru birşey olmadığını kaydetti.

Bıçaklı, yapılan her vatandaşın, bu ülkenin siyasi ve ekonomik geleceğini etkilediğini belirtti. Bıçaklı, "Vatandaşlık vermekgolifa dağıtır gibi basit bir olay olmamalı"diye konuştu.

Arslan Bıçaklı: Olaya sadece küçük bir pencereden bakılmamalı.Mesele, 5 veya 10 kişiyi neden vatandaş yaptınız meselesi değildir ...Binlerce insana vatandaşlık verirseniz ülkenin geleceğini ilgilendiren meselelerde ülkenin poziyonunu değiştirme şansı da vermiş olursunuz. Avrupa'da insanlar vatandaşlık almak için 80 kapıdan geçiyor

Deniz ABİDİN-YENİBAKIŞ

TÜRK-SEN Başkanı Arslan Bıçaklı,hükümetlerin yasa gücünde kararname çıkarma yetkisinin olduğunu, ancakbunun hangi koşullarda gündeme gelebileceğinin Anayasa'da belirtildiğini söyledi. Bıçaklı, son günlerde tartışma konusu haline gelen hükümetin icraatlarını Yeni Bakış'a değerlendirdi. Bıçaklı, ülkede olağüstü bir durum varsa ve meclis toplanıp yasa çıkaramayacaksa, özellikle ekonomik konularda aciliyet olması halinde yasa gücünde kararnamenin uygulanabileceğini kaydetti. Bıçaklı, Anayasa'nın hükümete sadece ekonomik konularda yasa çıkarma yetkisi verdiğine vurgu yaparak, yasanın 90 gün içinde Meclis toplanarak alınan kararın yasal hale gelmesini öngördüğünü ifade etti. Bıçaklı, hükümetin bir hafta arayla iki kanun hükmünde kararnameyi hayata geçirmesinin bir aciliyeti olmadığını belirtti. Bıçaklı, seyrüsefer ve muhaceret affı konusunda, hükümetlerin vatandaşın içinde bulunduğu durumu yıllarca seyrettiğini, şimdi ise UBP-DP hükümetinin alelacela Anayasa'ya uymadan kanun gücünde kararnameyle yasa geçirdiğini vurguladı.

"Ülkeler yasa gücünde kararnamelerle yönetilemez"

Bıçaklı şunları söyledi, "Yasa gücünde kararname çıkartma hakkını gelmiş geçmiş tüm hükümetler kullandılar. Bu doğru değildir. Bu konular Meclis'te yasal düzenleme ister. Doğrusu, Meclis'te temsil edilen tüm partilerin görüşü alınarak yasayı sonuçlandırmaktır. Eğer ki çok aciliyeti varsaydı, neden Meclis olağüstü toplantıya çağrılmadı? Burada niyet çok önemlidir. Kanun gücünde karaname ile yürülüğe konulanlar yasal çerçevede düzenlenmek istenseydi, Meclisi toplayarak yapabilirlerdi. Ancak, maalesef 5-6 yıldır ülkeyi yönettiğini savunan siyasiler gerek Anayasayı gerekse yasalardaki diğer kuralları kendi yorumlarına göre uygulamaktadırlar. Ülkeler yasa gücünde kararnamelerle yönetilemez"

"Siyasilerin niyetine bağlıdır"

Bıçaklı, meclisteki 50 Milletvekilinin toplanarak bir takım yasaları düzenlemesinin çok zor olmadığını ifade ederek, "bu tamamen siyasilerin niyetine bağlıdır"diye konuştu. Bıçaklı, hükümetin neden böyle bir politika izlediğini anlamanın çok zor olduğunu belirterek, yasa yapma imkanı varken ülkenin neden yasa gücünde kararnamelerle yönetildiğini anlamanın mümkün olmadığını belirtti.

"Hayata geçmeyen birçok tüzük var"

Bıçaklı, "Ülkede düzenlenmesi gereeken öyle önemli konular var ki bunlar yasa dahi istemez. Örneğin, yurt dışına kursa gönderilen çalışanlara günde 8 sterlin para ödeniyor. 20 yıl önce hazırlanan tüzük, 8 aydır Bakanlar kurulunda bekliyor. Ne hikmetseyasa gücünde kararname de istemeyen bu tüzükler hayata geçmiyor. İşlerine geldiğinde Anayasa ve yasa kendilerine göre yorumluyorlar. Ancak ülkede çalışma hayatında, çalışanları ilgilendiren meselelerde herhangi bir adım atmıyorlar. Bunu halkın takdirine bırakıyorum"

"Vatandaşlıklar, siyasi ve ekonomik geleceği etkiliyor"

Bıçaklı, hükümetin yeni vatandaşlıklar dağıtmasıyla ilgili ise, bu ülkede yaşayan insanların ne şekilde nasıl vatandaş yapılacağının yasaya göre belli olduğunu belirterek, 10 bin ya da 40 bin kişiyi vatandaş yapmanın doğru birşey olmadığını kaydetti. Bıçaklı, yapılan her vatandaşın, bu ülkenin siyasi ve ekonomik geleceğini etkilediğini belirtti. Bıçaklı, "Vatandaşlık vermek basit bir olay olmamalı"diye konuştu.

"Halk, ülkenin geleceğini teslim edeceği siyasileri iyi seçmeli"

Bıçaklı, "Olaya sadece küçük bir pencereden bakılmamalı. Olay, 5 kişiyi, 10 kişiyi vatandaş neden yaptınız meselesi değildir ...Binlerce insana vatandaşlık verirseniz ülkenin geleceğini ilgilendiren meselelerde ülkenin poziyonunu değiştirme şansı da vermiş olursunuz. Avrupa'da insanlar vatandaşlık almak için 80 kapıdan geçiyor. Hükümetlerin bu konuda titiz davranması gerekir. Ben artık özellikle dar gelirliye karşı yapılan haksızlıkları ve yanlışlıkları yapan siyasilere suç bulmuyorum. Bu siyasileri bu makamlara getirenler halkımızın çoğunluğudur. Bu insanlar buraya seçimle gelir. Halkımız beğenmiyorsa değiştirecek. Sandığa gidip de aynı insanları 40 yıldır seçip de ülkenin yönetimine getirip hergün şikayet etmenin açıklanabilir bir tarafı yoktur. Dolayısıyla halkımız artık ülkenin geleceğini teslim edeceği siyasileri iyi seçmesi gerekir"

27/08/2016 11:07
Bu habere tepkiniz:
Habersiz kalmamak için Telegram kanalımıza katılın
ad
ad
TAGS: TÜRK-SEN, vatandaşlık, Arslan Bıçaklı
MANŞETLER

HK KIBRIS

© 2024 Haber Kıbrıs Medya Danışmanlık ve Matbaacılık Ltd.