Bölgede Yeni Devletler Oluşurken Kıbrıs’ın Kaderi!

ads ads ads ads
31/03/2017

ads

Eşref Çetinel Eşref Çetinel


Suriye’den sonra Irak da bölünüyor! Son haberlerden öğreniyoruz “Kerkük İl Meclisi Kerkük’teki kamu binalarına Irak Kürt Bölgesel Yönetiminin bayrağının asılmasını kabul etti. Bu karara karşı çıkan Türkmenlerle Araplar toplantıya katılmayarak olayı protesto ettiler.

Ortadoğu parça körçe oluyor. Deaş’ın kelesi Rakka da geri alındıktan sonra artık bölgede küçük küçük devletlerin kurulmasına gelecektir sıra.

Bu parçalanmaların önünü açanlar tabi ki Amerika ile Rusya. Olanları, az biraz öteden, yarattığını zannettiği gül bahçesinden seyreden Avrupa ise şimdilik temkinli, tutun ki “iki büyüğün” işine karışmıyor! Yeter ki mülteci akınından azade olsun!

Dünya harbinden sonra Osmanlının mirası üzerinde irili ufaklı federasyonlardan oluşan yeni bir Avrupa oluşturulduydu! Sonrası biliniyor birbirlerinin gırtlaklarına sarılıp sıkmaya başladıklarında da ayrı gayrı devletlere dönüştülerdi!

GÖRÜNEN ŞU: Eskiden karikatürlerin klasik konusuydu. Büyükten küçüğe doğru dizilen balıklar sonuna kadar açık ağızlarıyla önlerindeki balığı yarısına kadar yutarken anlardınız ki “büyük balık küçük balığı yutar!”

Adil değil ama yazık ki dünya bu gerçekle şekillenir! Ki Kıbrıs’taki Türk ve Rum halkları da kendi coğrafyalarında “azınlık çoğunluk” esasında alırlar yerlerini.. Bu nedenle de fasarya hiç bitmez çünkü büyük balık esamesindeki Rum tarafı küçük balık Türk tarafını hemen her devrede yutmaya çalışır! Bu güne kadar başaramamışsa Türkiye’nin Türk halkının korumacılığını üstlenmesinden dolayıdır. Buna karşılık şimdilerde Ortadoğu’da izlediğimizce “büyüklerin” de “büyükleri” olduğundan, bizi korumasına alan Türkiye mesela o bölgede “PKK’lı PYD’li teröristlerin devlet olmaya hazırlanmalarının önüne geçemiyor!

KIBRIS’A DÖNERSEK. İki halkı federatif bir sistemde birleştirme fikri 1960’larda İngiliz’e aitti. İki halkın kavgasız gürültüsüz üniter bir sistemde adayı paylaşmalarına cevaz verirken “üçlü garantörlüğü” de anlaşmalara kattıydı ki kimse diğerine karşı parmağını bile oynatamasın!

Oysa tam tersi oldu! Büyük balık (Rum tarafı) her zaman azınlık gördüğü Türk tarafını saf dışına iterek ada egemenliğini Yunanistan’ın aidiyetine sokmaya çalıştı. Tabi kıyamet koptu! Şimdilerde Ortadoğu’da yeni yeni devletlerin oluşturulması arifesinde Kıbrıs’ta iki halkı bir federasyon çatısı altında yeniden birleştirmek için çözüm arayışları sürmektedir. Müzakereler koptu ama bir gün bir yerden yine başlar. Başlar ama “azınlık-çoğunluk” efkârındaki “büyük balığın” “küçük balığa” yönelik iştahı hiç bitmez! Korkumuz odur ki çözüm de olsa bitmeyecek sürtüşmelerden kopacak kıvılcımlar adayı ateşlemesin!

HEPTEN ÜNİVERSİTELİLER OLDUK!

Bir süre önce Sn. Cumhurbaşkanı Akıncı’nın Türk Maarif Kolejindeki konferansında, süreçle ilgili açıklamaları yanı sıra “gençler gelecek belirsizliğinden kurtarılmalıdırlar” deyişine önemsediğim için bir mim koyduydum. Çünkü:

Uzun zaman olmalıdır, geçmişte çok sık telaffuz edilen bu “temenniyi” yeniden işitmek “gençlik ve sorunlarını” bana bir kez daha hatırlattı! Tabi Sn. Akıncı siyasi çözümsüzlükten kaynaklı “belirsizlikten” söz ediyor olmalıdır. Doğrudur çünkü çözümsüzlük tanınmamışlığı da beraberinde taşıyor, kısaca hep söylendiğince “dünya devleti” olamamanın dezavantajında gençlerimizin önü açılamıyor!

Buna karşın artık gençler için eğitimin son halkası durumuna gelen üniversiteler ve sorunlarından söz ediyoruz.. Dolayısıyle o “belirsiz” denen gelecekler sadece siyasi yönden değil, üniversitelerden mezun olduktan sonra gençliği en çok korkutan “işsizliği” de gündeme taşımaktadır. Hem de türlü çeşitli sosyoekonomik açmazlarıyla!

ÇÖZÜM OLURSA: Annan planı referandumu arifesinde “evet” propagandasının şah damarında “çözüm olursa AB’ye üye olacağımız” söylemi yatıyordu! Ve analar babalar niçin “evet” diyeceklerinin nedenini, “çocuklarımızın geleceği için” diyerek cevaplandırırlardı. Kısaca çözüm olursa “gençlere AB kapıları açılacaktı. Bugün yine ayni beklentiler vardır. Ancak bu tatlı umut çözüm olasılığında Kıbrıs Türk halkının varlığını tehdit edebilecek rizikoları da taşımaktadır!

Nitekim Çözüm olsa bile Kuzey’in sosyoekonomik yönden kendi ayakları üzerinde durabilmesi için dört yılı aşkın süreye ihtiyaç olacakmış! Yani öyle, “bugün çözüm yarın refah ve saadet” yok!

Şimdi şu Eğitim sistemimize bakın ama: İlkokuldan Ortaokula, ortadan liseye, liseden üniversiteye derken her yıl sürekli yüzlerce işsiz genç mezunlar üretiyoruz! Çünkü on dört tane üniversite birbirleriyle rekabette hukuktan eczacılığa, tıptan bilgisayar mühendisliği ile veteriner bölümlerine kadar “yok yoktur” düsturunda, koyuyorlar öğrencileri bir kapıdan dört yıl sonra al sana mezun! Ne KKTC’nin sosyoekonomik yapısına uygun bir eğitim öğretim planı ne kalite! Dahası bu mezunlardan bazıları da işsiz! Dolayısıyla bu gençler de çözüm bekliyorlar fakat AB’e kaçmak için! Ki 1960 da Kıbrıs Cumhuriyeti kurulduğunda bozulan düzenleri nedeniyle yüzlerce Türk Aile İngiltere’ye göç ettiydi! Bir çözüm olasılığı bu kez gençleri göç yollarına düşürecektir iş, aş, hayat hakkı uğruna! Ki bunun adı da onca üniversite mezunlarımıza karşın, “beyin göçü” olacaktır!

KISACA TAKILDIĞIM: (FETÜS DAVASININ PARA KISMI!) Mahkeme “Fetüs davası” olarak tanımlanan “kürtaj olaylarıyla” ilgili kararını vermiş olsa da tartışmaları sürmektedir çünkü ismi “Ada Hospital” olan kliniğin sahipleri suçsuz bulundukları için serbest bırakıldılar!

Bu karara “halkın tepkisi” büyük oldu çünkü hukuk açısından şaşırtıcı olduğu halde vicdanlara da sığmadı aksine çok sızlattı! Neyse ki Savcılık ve sanık avukatları Yüksek Mahkeme’ye gidiyorlar.

Ben asıl bu kürtaj olayının “para” kısmına takıldım. Paranın nelere kadir olduğunu geçin, ne büyük “muktedir” olduğuna bakın! Para uğruna, ana karnında doğmak üzere olan bebeği bile ancak bir celladın eline yakışacak neşterle kesip kopartıp canına kıyabiliyorlar! 

31/03/2017 10:36
Bu habere tepkiniz:
Habersiz kalmamak için Telegram kanalımıza katılın
ad
ad
TAGS: eşref çetinel
MANŞETLER

HK Eşref Çetinel

© 2024 Haber Kıbrıs Medya Danışmanlık ve Matbaacılık Ltd.