Devletten istatistiki veri almak kadar zor ne var derseniz?

“Devletin istatistiğe önem vermemesinin yarattığı olumsuzluklar” derim.

İstatistik bir bilim dalıdır.

Veri, her şeydir…

Veriler üzerinden gidilmediği sürece, geleceği tasarlamak da bir o kadar zordur.

Bakın…

Devrim Demir, henüz 2016 verileri yazım aşamasında olan Yüksek Mahkeme Genel Sekreterliği tarafından hazırlanan 2010-2015 yılı faaliyet raporlarını aldı.

Satır satır inceledi.

“Çocuk suçlular” kısmı çok dikkatimizi çekti.

Gördük ki, bu memlekette 16 yaşından küçük çocuklar cinayet işliyor, uyuşturucu satıyor, silah taşıyor, uyuşturucu kullanıyor…

Yani…

Abileri, babaları ne suç işlerse, çocuklarımız da işliyor.

İnanılmaz rakamlar var.

Rakamlara bakalım…

“Kamunun” istatistik verilerini “TC Lefkoşa Büyükelçiliği Faaliyet Raporu”ndan öğrendiğimiz bir ülkede, elbette mahkemelerimizin düzenli bir şekilde hazırladığı bu istatistiki veriler çok önemlidir.

Şimdi size, arkadaşımız Devrim Demir tarafından hazırlanan bir özel haberde, satır satır yer alan bilgileri paylaşacağım:

5 yılda 553 çocuk suça bulaştı, mahkum oldu.

Mahkûm olan çocukların 501’i erkek, 52’si ise kız çocuğu.

2010 yılında mahkemelerde, 63 dava dosyalandı. Bu yıl içinde bir önceki yıldan askıda kalan davalarla birlikte 84 davada 94 genç suçlu çeşitli suçlardan itham olarak, 78 genç suçlu bulunup mahkûm edildi.

2010 yılında en çok işlenen suçlar arasında birinci sırada “Soygun” suçu yer alırken, 73 erkek, 5 kız çocuğu mahkûm oldu.

2011 yılında 87 dava dosyalandı. Açılan davalarda 74 genç itham olundu, bunların 74’ü suçlu bulundu.

2011 yılında suçlu bulunan 74 genç suçlunun 65’i erkek, 9’u kız çocuğu

2010- 2011 yıllarındaki suçların geneli soygun ve trafik

2012 yılında çocuklar ve genç suçlular için mahkemelerde 93 dava açılırken, 97 genç itham olundu. Mahkûmiyet alanların 88’i erkek 9’u kız çocuğu oldu.

2012’de soygun yanında çocukların işlediği suçlara dikkat: “adam öldürme”, “adam öldürmeye teşebbüs”, “yaralama” ve “tecavüz”

2013 yılında 71 dava açılırken, bu sayı 2014 yılında 83’e yükseldi.

2013 yılında bir önceki yıldan askıda kalanlarla birlikte, 66 davadan 94 genç itham olundu 87 erkek çocuğu, 7’si kız çocuğu çeşitli suçlardan mahkûm oldu.

2014 yılında ise bir önceki yıldan askıda kalan davalarla 98 davadan muhtelif suçlardan itham edilen 105’i erkek çocuğu, 16’sı kız çocuğu 121 genç mahkûm oldu.

İncelenen raporlarda SUÇLARA DİKKAT: 2013-2014 yıllarında “adam öldürme”, “adam öldürmeye teşebbüs”, “tecavüz”, “yaralama” suçları öne çıktı

2015 yılında mahkemeler 93 dava dosyalandı. 89 genç itham olundu, 83 erkek, 6 kız mahkûm edildi.

2015 yılında mahkeme kararlarında, suçlu bulunan 16 yaşından küçük çocukların mahkûm oldukları suçlara dikkat: “silah” ve “patlayıcı madde taşıma”, “soygun”, “adam öldürme” ve “tecavüz”…

Bu veriler ne işe yarayacak?

Hiç yorulmayınız…

Bu ülkenin aydınları…

Psikologları…

Sosyologları…

Ve siz…

Siyaset yapıcılar…

Özellikle de ülkeye yön veren siyaset yapıcılar…

Siz hiç yorulmayın diye, Devrim arkadaşımız satır satır bu rakamları çıkadı…

Halen daha neyi tartışıyoruz biz?

Bu çocukların “ıslah” olacağı tek bir merkezimiz dahi yokken…

2010’da “sadece soygun” suçu vardı, bir de “çocukluk” özentisi ile, babasının arabasını kaçıranlar…

Sonra?

Cinayet…

Tecavüz…

Uyuşturucu…

Bu verişler ne işe yarayacak peki?

“Ne oluyor benim ülkemin çocuğuna, gencine?” diye soru sorup, işe bu yaşlardan başlamak gerekmiyor mu?

“7’sinde ne ise, 70’inde de odur” dedikleri bir olay var ya hani…

Çocuklarımız 16 yaşından önce, bir batağa sürükleniyor…

Sonra diyorsunuz ya “suç oranları neden arttı…”

Biliyoruz ki, çocuk suçlular, cezaevi ortamında da “ıslah” olmuyor…

“İçici” olarak giren çocukları , “satıcı” büyükler olarak görüyor toplum…

Tablo budur…

Suç oranları giderek alt yaş gruplarına da yansıdı…

Hepimizin utancıdır bu…