Çalışma Bakanı Eleştirilere Yanıt Verdi
18/05/2017
HK
Saner? Ne istediğimizi ve ne yaptığımızı çok net biliyoruz
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı H. Ersan Saner, katıldığı televizyon programında , Cumhuriyet Meclisi’nde onaylanan , KKTC ile TC Arasında imzalanan İşgücü Anlaşması hakkında açıklamalarda bulundu.
Bugüne kadar iki ülke arasında sosyal güvenlik ve işgücü alanlarında toplam 6 adet işbirliği anlaşması imzalandığını kaydeden Saner, bu 6 antlaşmanın 2 tanesinin son 1 yıl içinde UBP-DP Hükümeti tarafından imzalandığını söyledi.
"Çalışma yaşamında daha doğru tespitlerde bulunmak, çalışma yaşamını kolaylaştımak, kendi çalışma yaşamamızı dünya ile entegre etmek ve Türkiye Cumhuriyeti’nin uluslararası tecrübelerininden yararlanmak adına bu çalışmaları yapmaya devam edeceğiz. " diyen Saner; " 6 anlaşmanın 5 tanesi UBP döneminde yapılıyorsa, bu da kararlılığımızın başka bir göstergesidir." şeklinde konuştu.
Göreve gelir gelmez çalışma hayatındaki yasal düzenlemeleri de ele aldıklarını anlatan Bakan Saner: "Artık hiç bir işçi, işverenin yapmadığı veya yerine getirmediği sorumluluklarından dolayı ülkeden ihraç edilmiyor. Bir daha af gelmesin diyoruz ya , bir daha af gelmemesi için yasal düzenlemeler yaptık; aflara olan ihtiyacı ortadan kaldırdık" şeklinde konuşarak Bakanlığın çalışma yaşamında yaptığı düzenlemelerde tavrının çok net olduğunu ifade etti.
Bir soru üzerine, Meclis’te ana muhalefet lideri Tufan Erhürman ile yaşadığı tartışma konusunda da açıklama yapan Saner, Erhürman’ ın hukuk bilgisine saygı duyduğunu ancak Bakanlık hukukçularının görüşünün ise farklı olduğunu belirtti. Bakanlık olarak genel tavırlarının asla ön izin koşullarına dokundurtmamak olduğunu kaydeden Saner, ön izin düzenlemesi konusunda şüphesi olan muhalefetin görüşlerini dikkate aldıklarını, anlaşmanın böyle bişeye imkan yaratmamasına rağmen konuya hassasiyetle yaklaştıklarını ve yasanın ilgili maddesinin düzenlenmesine sıcak baktıklarını ifade etti.
Saner konuşmasında, "Hakkını teslim etmem gerekir ki CTP’li bir milletvekili arkadaşımız, mecliste konuyla ilgili yaptığı konuşmasında; komite aşamasında yapılan tartışmalarda Bakana ve ekibine güvendiğini ifada etti ve Bakanlığın olumlu yaklaşımına destek verdiğini söyledi. Ancak milletvekili arkadaşımız, bakanın değişmesi halinde, göreve gelecek bakanın anlaşmayı farklı yorumlayabileceğine dikkat çekerek bunun önlenmesi için ilgili yasada küçük bir tadilat yapılması gerektiğini savundu." ifadelerini kullanarak, Bakanlığın da yasanın ilgili maddesinin tadil edilmesi fikrine sıcak baktığını vurguladı.
Ana muhalefet tarafından itiraz edilen maddenin, anlaşmanın 4. Maddesi olduğunu ifade eden Saner, ülkedeki reailiteden bahsedilecek olursa, KKTC’de 93 bin sigorta mükellefi olduğunu belirtti. 93 bin sigorta mükellefinin 43 bininin yabancı işgücü olduğunu kaydeden Saner, DPÖ kayıtlarına göre ülkedeki toplam işsiz sayısının ise 8500 olduğuna dikkat çekerek , 8500 KKTC vatandaşının bütün sahalara yerleştirilse bile, ülkede hala 35 bin işgücü açığı olduğuna işaret etti. Ezbere konuşmak yerine, rakamlarla konuşmayı tercih ettiğini ifade eden Bakan Saner, 43 bin yabancı işgücünün ağırlıklı olarak inşaat, tarım ve turizm sektöründe çalıştığını söyledi.
Kimsenin uygulanan ön izin prosedüründen ve şartlarından taviz vermeyeceğinin altını özemle çizen Saner, "Ne istediğimizi ve ne yaptığımızı çok net biliyoruz. Ön izin koşulları bu ülke şartları için şart, gereklilik ve yapılması gerekir. Kimseye ne taviz veririm ne de verdirtirim." şeklinde konuştu.Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Saner, ana muhalefetin hassasiyetinin ne olduğunu çok iyi bildiklerini, gereken hassasiyeti göstererek yasal düzenlemeyi yapacaklarını belirtti.
İskele’deki sosyal sigortalar ve çalışma dairesi binasının yeni binaya taşınması için de gereken adımların atıldığını , ilgili protokolün Belediye ile Bakanlık arasında imzalanması için gün sayıldığını kaydeden Saner, çalışanların en yakın zamanda sağlıklı koşullara kavuşacağını ifade etti. Saner, İskele ve Güzelyurt binalarında artık bankolarla memurun vatandaştan ayrılmayacağı, memur ve vatandaşın karşılıklı işlem yürtülebileceği, vatandaşla arasında bariyer değil, birlikte iletişim kurabileceği çağdaş bir yapı kurulması için çalışma başlattıklarını söyledi.
KKTC ile TC arasında imzalanan Sosyal Güvenlik Anlaşması ve İşbirliği Protokolü çerçevesinde çok büyük mesafeler ve kazanımlar katettiklerini ifade eden Bakan Saner, anlaşmanın sağladığı hak ve kazanımlar yerine yalnızca bir maddesinin konuşulmasını eleştirdi.
Anlaşma kapsamında tanınan geniş haklar konusunda bilgi veren Saner, imzalanan işbirliği anlaşmasında; Türkiye ile KKTC arasında sağlık hizmetlerinden karşılıklı olarak nasıl yararlanılacağının ele alındığını ve birçok çerçevede günün koşullarına göre yeniden düzenlenme yapıldığını ifade etti.
Acil hal kavramının anlaşma kapsamında net bir şekilde tanımlandığına dikkat çeken Saner, Anavatanda acil hal kapsamında kaza ve yaralanma geçiren, ivedilikle tıbbi müdahale gerektiren rahatsızlık geçiren sigorta mükelleflerinin anlaşma kapsamında tüm masraflarının devlet tarafından karşılanacağını açıkladı. Bakmakla yükümlü çocukları olan sigorta emeklilierinin Türkiye’de okuyan çocuklarının da, imzalanan işbirliği anlaşması çerçevesinde; Türkiye’deki sağlık hizmetlerinden yararlanabileceğine vurgu yapan Saner, emeklililerin bakmakla yükümlü olduğu eş ve çocuklarının Kurul kararıyla Türkiye’ye gitmesi halinde , Sosyal Sigortalar Dairesi tarafından yardım yapılmadığını ancak anlaşma ile bunun önünün açıldığını da söyledi.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı H. Ersan Saner, Anavatan’a giden devlet memurlarının da , acil hal kapsamında rahatsızlandığında Türkiye’deki sağlık hizmetlerinden ücretsiz bir şekilde yararlanabileceğini belirterek; anlaşma çerçevesinde devlet memurlarının çocuklarına da Türkiye’de tedavi olma hakkının tanındığını belirtti. Saner, Anavatana yerleşen emekli bir KKTC vatandaşının ,ister memur ister sigorta mükellefi olsun; ikamet koşullarını yerine getirmesi halinde; KKTC’deki hastanelerden nasıl yararlanıyorsa, Türkiye hastanelerinden de aynı şekilde faydalanabileceğinin altını çizdi.
Sigorta sürelerinin birleştrilmesi ile ilgili pürüzlerin de anlaşma kapsamında giderildiğini anlatan Saner, iki ülkede çalışırken vatandaşların iş kazası veya meslek hastalığı geçirmesi durumunda düzenlenecek kriterlerin anlaşma ile yeniden ele alındığını ve iyleştirildiğini söyledi.
Saner, iki ülke arasında işsizlik yardımının nasıl olacağı konusuna da anlaşma ile netlik kazandırıldığını belirtti. 2008 den sonra KKTC’ye gelen hiç bir yabancı vatandaştan, CTP’nin yaptığı sosyal güvenlik yasası ile işsizlik yardımı için ödenek kesilmediğini anlatan Saner, dünyanın hiç bir yerinde böyle bir uygulamanın olmadığını söyleyerek anlaşma kapsamında, 2008 den önce adaya gelen TC uyruklu çalışanlara ülkede kaldıkları yasal süre içinde işsizlik yardımı verilmesinin önünün açıldığını ifade etti.
Saner, "Bu kazanımları ülkemize kattan maddeleri içeren bir anlaşmanın sadece 1 maddeye indirgenmesi doğru değildir. Gerekli yasal düzenlemeler varsa yapılacaktır. Önümüzdeki günlerde bu konuda özellikle ön izin şartlarını çok net tanımlayıp bu konuyu tamamlayacağız. " şeklinde konuşarak sözlerin tamamladı.