Canaltay: Turizm KKTC Ekonomisi İçin Tek Kurtuluş

Canaltay Turizmin ülke ekonomisin lokomotif sektörüdür sektörde yaşanan sorunların aşılması için çalışacağız

ads ads ads ads
04/01/2018

ads
Canaltay: Turizm KKTC Ekonomisi İçin Tek Kurtuluş

UBP Gazimağusa Milletvekili adaylarından Resmiye Canaltay TURİZM KIBRIS’ın sorularını yanıtladı. “KKTC için turizmden başka çıkış noktası göremiyoruz” diyen Canaltay, “Kuzey Kıbrıs doğası ve tarihi ile çok zengin bir ada ülkesidir. Bu zenginlikleri tüm dünyaya tanıtabilirsek, adamız turist akınına uğrayacaktır” dedi.

İşte Resmiye Canaltay’ın sorularımıza verdiği yanıtlar

Soru: KKTC Turizminin içinde bulunduğu durumu nasıl değerlendiriyorsunuz?

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetimiz, ulaşım başta olmak üzere her alanda ambargolar ile karşı karşıya bırakılmakta ve bunlarla mücadele etmek zorunda kalmaktadır. Bu zorluklara rağmen, her yıl KKTC turizmi için yeni bir dönem oluyor. Geçmiş yıllara baktığımızda, turist sayılarında ve turizm gelirlerinde artışlar görmekteyiz. Tüm Dünyada turizm gerilerken, KKTC turizmi güzel bir çıkış yakaladı. Bu yaşanılan çıkışı, devam ettirmek istiyorsak, tüm sektörler el ele ve gönül gönülle birlik içerisinde çalışması gerekmektedir.

Geçmiş yıllarda ve halen devam eden, ülkemizin kanayan en büyük yarası olan, uçak biletlerinin maliyetlerini, TC Yardım heyeti, Turizm Bakanlığı ve tüm Bakanlıklar çok yakın bir şekilde birlikte ve özveri içerisinde çalışarak, düşürmeyi başarmıştır.

Ulaşım maliyetlerinin aşağıya çekilmesi yalnızca Türkiye’den değil, Avrupa ve Orta Doğu’nun birçok ülkesinden de turist getirmemize fayda sağlamıştır. Şunu hiçbir zaman unutmamak gerekiyor; turizm yalnızca turizm sektörü ile direk ilgili oteller, seyahat acenteleri ve hava yollarına katkı sağlayan bir sektör değildir. Dünyada yapılan araştırmalar turizmin 49 tane ek sektöre büyük fayda sağladığını ve ekonominin gelişmesine büyük çarpan etkisi yapan bir sektör olduğunu kayda geçmiştir.

Diğer taraftan, kamu sektörünün önünde yer alan en büyük sorun ödemeler dengesidir. Bu ödemeler dengesini de ancak kapatmanın yolu yabancı sıcak parayı ülkeye getirmektir. Bunun da tek yolunun bu ülkede turizm ve üniversiteleri geliştirmektir. Yani hizmetler sektörlerini öne çıkarmaktır.
Şunu da her zaman vurgulamalıyız. Ada ülkesi olan KKTC’nin ekonomisinin gelişebilmesi için turizmden başka çıkış noktası göremiyoruz. KKTC, Dünya’da hiçbir ülke tarafından tanınmamaktadır. Ama bu durum turizm yapmamıza engel değildir. Turizm aracılığı ile ülkemizi dünyaya tanıtacağımıza büyük bir inanç duymaktayım. Ülkemizi ziyaret eden ve memnun kalan her turist bizim birer elçimiz haline gelmektedir. Ülkemizi ziyaret eden ve memnun olan her ziyaretçi bunu gönüllü olarak yapmaktadır. Bundan daha ucuz ve kolay ülkemizi tanıtmanın bir yolu daha yoktur.

Ulaşım maliyetlerinin düşmesinin yanında Türkiye’de ve tüm Avrupa ülkelerinde Reklam ve Pazarlama atağına da geçerek ülke turizmine katkı sağlayabilir, ülkemizin tanıtımını başarabiliriz. Dubai, yıllar içerisinde sadece Petrol gelirleri ile ayakta dururken, şimdilerde turizm alanında yapmış olduğu yatırım ve pazarlama çalışmaları ile kendinden söz ettirmektedir. Yabancı ülkeleri gezerken, elinize aldığınız her yayın ve basın kaynaklarında Dubai’nin turizm tanıtım ve reklamlarını görebilirsiniz. 

Dubai artık tükenmekte olan Petrol kaynakları ile değil, Dünya var oldukça, hiçbir zaman ortadan kalkmayacak, ‘TURİZM’ kaynakları ile hayatta kalacaktır. Dünya Ekonomisi ne kadar kötü olursa olsun, insanların tek vazgeçemeyeceği olgu, tatil ve seyahat üzerine olan talep ve istekleridir. Her gün, hayatta kalmak için daha fazla çalışmak zorunda kalan insanların tek motivasyon kaynağı, seyahat ve tatil yapma ihtiyaçlarıdır. Bu olguyu çok iyi anlamamız gerekiyor. Ülkemizde de bunun giderek daha fazla anlaşılacağına inanıyorum. Bu da KKTC’nin geleceği için çok önemlidir.

 

Soru: Turizmin daha ileriye gidebilmesi için sizce ne yapılmalı?

 

Ülkemiz bir ada ülkesidir. Turizmin daha ileriye gitmesi için ulaşımda tüm kolaylıkları sağlamamız gerekmektedir. Uçak maliyetlerinin düşmesi için her türlü teşviki sağlama politikalarını uygulamamız gerekmektedir. Ülkemize her gelen turistin ortalama 850 Euro harcadığını, ülkedeki tüm kesimlere, toplumumuza ve halkımıza iyice anlatmamız gerekiyor diye düşünüyorum. Bu rakamı, Güney Kıbrıs turizm istatistiklerine baktığımız da görmekteyiz. Bu rakam sadece turistlerin bir ülkede yemek, içmek, gezmek ve alışveriş yapmak için harcadığı bir rakamdır. Bir de buraya gelip, buraya âşık olup, ev satın alanları da düşünürsek, turizmin ekonomiye katkı rakamları katlanarak büyümektedir. Dolayısıyla, Ulaşımın önünü açacak, ülkeye uçan her hava yollunu destekleyecek politikaları oluşturacağız. Bunun yanında Charter Seferler düzenlemek için büyük riskler alan yurt dışındaki tur operatörleri ve ülkemizin tüm seyahat acentelerini destekleyecek teşvik politikalarını daha da geliştireceğiz. Şunu çok iyi bilmekteyiz; turizmde, diğer ülkeler ile rekabet edebilecek fiyatlara ulaşmanın yolu öncelikle ulaşımda sağlanacak kolaylıklar ve teşvik politikalarıdır. Biz bu bilinçle turizm politikalarını belirleyeceğiz.  Bunu da yaparken tüm  kesimlerle birlik içerisinde çalışmayı öne çıkaracağız.

Tabii sadece uçak maliyetlerini, Dünya ile rekabet edecek seviyelere getirmek de yeterli değildir. Bunun yanında, Türkiye’mizde ve tüm Avrupa ülkelerinde Reklam ve Pazarlama atağına da geçerek ülkemizin tanıtımını başarmamız gerekmektedir.

 

Soru:  Turizm teşvik sistemine bakışınız nedir?

2012 yılından beridir hayata geçirilerek uygulanan teşvik politikaları ile daha önceden uçuk fiyatlarında yaşanan fiyat dezavantajı lehimize dönmüştür. Tur operatörleri uçak teşviklerinden yararlanarak Avrupa’nın değişik ülkelerinden ülkemize turist taşımaya başlamışlardır.

Uçaklarda uygulanan teşvikler ile gelen yolcuları gördüğümüzde ülkeye uygulanan ambargoların ortadan kalktığı da düşünülebilir. Tabii, uçak teşviklerinin devam etmesi durumunda ilerleyen yıllarda ambargoları daha az hissedir olacağımız kesindir. Dolayısıyla, uçak teşvik politikalarının artırılarak devam etmesi turizmde başarıyı getirecek en önemli politika olduğu her zaman gözümüz önünde olacaktır. Turizm Teşvik sitemi sadece Ulaşıma verilen bir teşvik gibi de görülmemelidir. Ülkemizi Dünya’da tanıtmak için de Pazarlama teşviklerini geliştirmek gerekmektedir. Ülkemize Dünya’da ünlü isimleri ve organizasyonları getirmek için de teşvik politikaları oluşturmak gerekiyor. Ülkedeki mevcut otel yatırımlarının iyileştirilmesi için de teşvik politikaları oluşturmak gerekmektedir. Biz bu politikaların ne olduğunu çok iyi çalışmış ve yıllardır sektör ile birlik içerisinde hareket eden bir partiyiz.   Dolayısıyla, bu politikaları iyileştirecek ve ileriye taşıyacak mevcut deneyime sahip tek partiyiz.

Bu yıl turizm gelirleri 750 milyon dolar seviyelerinde beklenmektedir. Bu miktar bir paranın ülke ekonomisine yapmış olduğu katkıyı uzun uzun anlatmaya gerek yoktur. 750 milyon dolar gibi bir para, başka bir ülkeden uçaklarla ülkemize turistler tarafından getiriliyor. Böylelikle de bu para ülke ekonomimizde harcanıyor.  Düşünebilir misiniz ki, ülkemize giren 750 milyon dolarlık paranın yarattığı istihdam ne kadar büyük bir rakamdır. Bizim turizm gelirlerini daha yukarılara çıkarmamız gerekmektedir. Ülkemizin turizm potansiyeli o kadar büyüktür ki, turizm gelirlerini MİLYAR dolar ile telaffuz etmemiz için daha ileri politikalar geliştireceğiz.

 

Soru: Ulaşımda yaşanan sorunları ve fiyat artışlarını nasıl değerlendiriyorsunuz, bu sorunların aşılması için ne yapılabilir?

 

Ulaşımda fiyat artışlarının nedenlerine çok iyi bakmak gerekir diye düşünüyorum. Öncelikle yerli ve daha sonra yabancı otel yatırımcılarını ülkemize yatırıma çekebilmek için ulaşımdaki fiyatların dengede tutulması şarttır. Uygulanan uçak teşvikleri ülkemize Charter sefer yapmayı cazip hale getirmiştir.  Dünyadaki turizm hareketlerine baktığınız zaman da ülkelere turistler Charter seferler ile taşınabilmektedir. Tarifeli seferlere de ihtiyaç vardır. Fakat Tarifeli seferlerin arkasında yatan zihniyet, turistin bir ülkeye ulaşmak için gitmeye çalıştığı yoğun dönemlerde yüksek uçak fiyatı uygulayarak daha fazla kar elde etmektir. Charter seferler ise turistin daha fazla geldiği bu yoğun dönemlerdeki ve de tarifeli seferlerin pahalı olduğu dönemlerde, sefer sayılarını artırarak maksimum turist taşımayı olanaklı kılmaktadır. Dolayısıyla, Charter seferlerden vaz geçmeye çalışan bir turizm destinasyonu, uçak maliyetlerinin artmasına neden olur.  Bu da tabii turist sayılarını ve gelirlerinin büyük kısmını kaybetmesine neden olur. Tarifeli Seferlerin yanında, muhakkak Charter seferlere uygulanan teşvikler devam ettirilecek ve böylelikle yoğun dönemde uçak fiyatlarının artırılması engellenecektir.  Özellikle tarifeli seferleri artırarak devam eden Hava yolu şirketlerine de özel teşvikler uygulanması yapılması gerekmektedir.

 

Soru:  Turizm konusu gündeme geldiğinde kumarhaneler konusu tartışmalara neden oluyor. Bu konuya bakışınız?

 

Turizm birçok sektörü içerisine alan ve diğer sektörler ile bağlantılı bir sektördür. Ülkemizde kumarhaneler de bir sektör haline gelmiştir. Kumarhanelerin ülke ekonomisine sağladığı bir değerin olduğunu inkâr edemeyiz. Dünyanın hemen hemen her yerinde böyle bir sektörün varlığını görmekteyiz. Ülkemizde kumarhane sektörü daha fazla oteller içerisinde yer alan ve turiste hizmet etmek için var olan bir eğlence aracıdır. Diğer ülkelerde o ülkenin kendi vatandaşları da kumarhaneye girebilirken, bizde durum böyle değildir. Ülkemiz bir kumar turizmi haline dönüşmeye başladığı konusundaki eleştirileri ben de izliyorum. Kumarhanesi olan oteller ve olmayan oteller ayrımı da hiç beğenmediğim ve benimsemediğim bir tanımlamadır. Kumarhaneler ülke turizmine katkı sağlarken, ülke turizminin de kumarhane politikası üzerinde oluştuğu algısının ortadan kalkması için her türlü çalışmanın yapılması gerekiyor. Ülkemizin çok zengin tarihi ve kültürel değerleri mevcuttur. Ülke turizm politikamız oluşturulurken partimizin manifestosuna bakarsanız, bu konuda çok detaylı bilgiler bulabilirsiniz. 

Soru:  Turizm birçok yan sektörü doğrudan etkileyen ve katkı sağlayan bir sektör. Sizce okullarda turizm ile ilgili bir program uygulamaya konulmalı mı?

KKTC’de turizm olgusunun diğer Akdeniz’deki ada ülkeleri seviyesine çıkarmak tüm ülkedeki kesimlerin ortak hedefi olması gerektiğine inanıyorum. Turizmin ülke ekonomimizin kanayan yarasını durduracak tek ilaç olduğunu anlamak gerekir. Tanınmamışlığın etkilerinden kötü giden ekonomimize daha başka bir ilaç da yoktur. Bu ‘Turizm İlacı’ dünyada var olan tüm ada veya kıta ekonomilerinin düzeltilmesinde kullanılan tek ilaçtır. Dolayısıyla, tüm orta ve lise okullarımızda ‘turizmin ekonomik, sosyal, kültürel ve çevresel’ etkilerini öğretecek derslerin verilmesi çok önem arz etmektedir diye düşünüyorum. Olumsuzlukların içerisinde karamsarlığa düşmenin kimseye bir faydası yoktur. Birbirimizi kötülemek veya kritize etmektense, birlik içerisinde ekonomimizi düze çıkarmak için çalışalım diyorum. Turizm, birlik ve takım ruhu ile çalışılırsa ekonominin ilacı olabilir. Ülkemizde herkes birbirini kucaklasın ve bağrına bassın… Kuzey Kıbrıs doğası ve tarihi ile çok zengin bir ada ülkesidir. Bu zenginlikleri tüm dünyaya tanıtabilirsek, adamız turist akınına uğrayacaktır.

04/01/2018 12:02
Bu habere tepkiniz:
Habersiz kalmamak için Telegram kanalımıza katılın
ad
ad
TAGS: Resmiye Canaltay
MANŞETLER

HK EKONOMİ

© 2024 Haber Kıbrıs Medya Danışmanlık ve Matbaacılık Ltd.