Che, deniz ve dolama dolamayı

ads ads ads ads
01/10/2014

ads

Ahmet Okan Ahmet Okan


Her şey bir macerayla başlamıştı.

Bisikletine atlayıp diyar diyar gezerken, Fidel’le tanıştı.

Önce sıhhiyeci olarak görev yaptı, sonra eline silah aldı.

Artık gerillaydı.

Arkadaşları ona “ahbap”, “birader”, “hey” anlamına gelen Che diye sesleniyorlardı.

Adı öyle kaldı.

Ernesto Che Guevara.

Bir yazarın dediği gibi, onun hayatı sanata dönüşmüştü.



82 kişi ile Küba’ya çıktıklarında yerli halk onları çok sevmişti.

Kübalılar tarafından Barbudos’lar, yani sakallılar diye bilindiler.



Devrimi sakallılar, bıyıklılar yapmıştı…



Ernesto, 9 Ekim 1967’de öldürülürken, Ankara ve İstanbul kaynıyordu.

Kıbrıs yüzünden.

Orada da sakallılar ve bıyıklılar hortlamıştı!

Deniz Gezmiş’in sarkık kaytan bıyıkları, yerini kirli sakala bırakırken, 22 Kasım 1967’de bir Kıbrıs mitingi oluyordu.

Gençlik Amerikan emperyalizminin dayatmalarına karşıydı.

Mustafa Kemal’in sadece kalpaklı resimlerini taşıyorlardı.

O mitingde, Deniz Gezmiş ile Aşık İhsani Amerikan bayrağını yakmış ve göz altına alınmışlardı.



Ancak bir virüs kol gezmekteydi.

Gençlik hareketlerinin içine sızan asker ve MİT karışıklık çıkarmak niyetindeydiler.

Kimi gençlik gurupları da askerle iç içeydiler.

Ne var ki, sol ideolojik yapılanmayı beceremeyen kesimler, birbiri ile uğraşmaktan da kendilerini alamıyordu.

Kimisi Sovyetlere karşıydı, kimisi yanlısıydı.

Kimisi devrimin kırsaldan, kimisi şehirden başlamasını savunuyor ve bölünmeler yaşanıyordu.

(O dönemler burada şeher’den başlamıştı doğrusu!)

Sadece gizli eller ortalığı karıştırmıyor, bir de sol içinde casuslar, hainler aranıyordu.



Çetin Altan TİP’liydi.

Önceleri AP’de (Adalet Partisi) siyaset saflarında yer alan ünlü ozan Aşık İhsani de daha sonra TİP’li olmuştu.

Anlatıldığına göre, bir gün Çetin Altan, Aşık İhsani’ye hışımla saldırır ve yazdığı şiirleri ve sözleri nereden aldığını sorar; onu Sovyet ajanı olmakla suçlar.

Olay o kadar ilerler ki, post bıyıklı, gür sakallı İhsani bir yabancı bilim adamının kontrolünden geçirilir ve yazıların onun tarafından yazıldığı doğrulanmış olur.



Türkiye’de sol o gün bugündür bir yere varamadı.

Hem kendi içlerinde, hem darbelerle paramparça oldu.

Kalanlar kendi nostaljisine gömüldü.

Bıyıklarını sakallarını da kestiler.

Meydan boşaldı; sıra imamlara geldi.

Sözde “Yeni Türkiye”yi yaratanlar çember sakallılar, badem bıyıklılar oldu.



Che’nin cesedi helikopterde sallanırken vücudu hâlâ sıcaktı.

Yağlı urgan Deniz’in boynundayken vücudu 27 dakika türkü söyledi.

...

Bize gelince…

Türkü yoktu ki söylensin!..

“Dolama dolama”yla devrim mi olurdu? 

01/10/2014 14:19
Bu habere tepkiniz:
Habersiz kalmamak için Telegram kanalımıza katılın
ad
ad
TAGS: ahmet okan
MANŞETLER

HK Ahmet Okan

© 2024 Haber Kıbrıs Medya Danışmanlık ve Matbaacılık Ltd.