Denetimli Serbestlik Yasası hayal kırıklığı oldu

ads ads ads ads
20/01/2017

ads
Denetimli Serbestlik Yasası hayal kırıklığı oldu

2016 yılında yürürlüğe giren Denetimli Serbestlik Yasası’nın uygulanmasında ciddi sorunlar yaşanıyor Konu ile ilgili Havadis’e konuşan Avukat Ramadan Sanıvar çarpıcı açıklamalarda bulundu

Nadire BAHADİ-HAVAD,S

KKTC Meclisi tarafından 16 Mayıs 2016 tarihinde oybirliği ile kabul gören ve 27 Mayıs 2016 tarihinde yürürlüğe giren uyuşturucu madde kullanıcıları ve bağımlıları hakkında Denetimli Serbestlik Yasası’nın uygulanmasında ciddi sorunlar yaşanıyor. Konu ile ilgili Havadis’e konuşan Doğu Akdeniz Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Görevlisi Avukat Ramadan Sanıvar, yasanın uygulanışında altyapı eksikliklerine dikkat çekti. Sanıvar, yasanın etkin biçimde işleyebilmesi ve uygulamadaki sorunları engelleyebilmek için yasanın tekrardan gözden geçirilmesi gerektiğini açıkladı. Yasada değişiklikler yapılıp, ek maddeler getirilmesi gerektiğini ifade eden Sanıvar, “aksi halde yasa amacını yerine getiremeyecek, kullanıcı ve bağımlılar tedavi edilip topluma kazandırılamayacaktır” şeklinde konuştu.

Alt yapı eksik, uygulama aksıyor

Avukat Ramadan Sanıvar, kullanıcı ve bağımlıların tedavi edilerek ıslah edilip topluma kazandırılması amacıyla hazırlanmış olan Denetimli Serbestlik Yasası’nın doğru bir adım olmasına rağmen altyapısında eksikliklerinden dolayı hayal kırıklığı yaşattığını söyledi. Bağımlıların tedavi göreceği ayrı bir rehabilitasyon merkezi bulunmadığını ifade eden avukat Sanıvar, Barış Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’nin uyuşturucu tedavisinde yetersiz kaldığını belirtti. Sanıvar ayrıca tüm dünyada uygulanan ilaç ve tedavi yöntemlerinin de KKTC’de henüz bulunmadığına dikkat çekti. Hastanedeki psikiyatrist sayısının az olmasının da ciddi bir sorun olduğuna değinen Avukat Sanıvar, “bu hastanede ağır derecede bağımlı olan kişilerin yatılı tedavi görmesi de imkansızdır. Hastanenin yeterli donanıma sahip olmadığı ve binanın tedavi için elverişli olmadığı bir gerçektir” şeklinde konuştu. Devlet Kimya Labaratuvarı’nın deposunda çıkan yangın nedeniyle kullanıcı ve bağımlıların yasanın öngördüğü şekilde kan ve idrar testlerinin hala yapamadığını kaydeden Sanıvar, laboratuvarın tek olmasının da uygulamada aksaklıklara neden olduğunu kaydetti.

Av. Sanıvar: Belirlenen miktarlar hüsran

Avukat Ramadan Sanıvar’ın eleştirdiği bir diğer konu ise yasada belirtilen miktarlar oldu. Sanıvar, Yasa Koyucu’nun kenevir ile sentetik cannabinoidleri aynı kategoriye koyduğunu kaydederek her iki uyuşturucu türünün 12 grama kadar tasarrufta bulunması ile denetimli serbestlik seçeneğinin sunulabileceğini belirtti. MDMA, Extasy gibi uyuşturucu haplar ın yasada 35 adet olarak belirtilmesini de hüsran olarak değerlendiren Sanıvar, yasadan yararlanacak kişinin tasarrufundaki miktarın azami 125 mg’lık 35 adet tablet olması koşulunun çok fazla olduğunu söyledi. Yasada yer alan miktarların tekrardan değerlendirilmesi gerektiğini söyleyen Sanıvar, “özellikle sentetik cannabinoid için 12 gram oldukça fazla” dedi.

“İstisnai durumlar düşünülmedi”

Yasa’nın 6’ıncı maddesinde de sorunlar olduğunu söyleyen avukat Ramadan Sanıvar, yasanın istisnai durumlar düşünülmeksizin hazırlandığını kaydetti. Hayatında hiç uyuşturucu kullanmayan kişinin bir arkadaş ortamında teşvik ile cüzi miktarda uyuşturucu tasarruf ettiği sırada yakalanması ile Detimli Serbestlik Yasası’ndan yararlanabileceğini söyleyen Sanıvar, bu gibi durumlarda kişinin 1 yıllık rehabilitasyon, sürecine ihtiyacı olmadığını söyledi. Bu durumlarda çözümün sanığa para cezası verilmesi olduğunu belirten Sanıvar, “ancak Ceza Yasası’nda uyuşturucu suçundan mahkum olan kişiye verilebilecek en yüksek para cezasının 100 TL’dir. Caydırıcılığını kaybetmemesi adına kamu menfaatinin de dikkate alınarak yapılacak değişiklik ile para cezasının yükseltilerek istisnai durumların uygulanabilecek” dedi.

Prosedürler ağır aksak ilerliyor

Avukat Ramadan Sanıvar, denetimli serbestlik sürecindeki kişinin, ikamet yerine en yakın polis müdürlüğüne her hafta ispatı vücutta bulunmak için imza atması gerektiğini kaydetti. Buna rağmen bununla görevli birim tarafından dosyanın geç hazırlanması yükümlülüğün yerine getirilemesini engellediğini belirtti. Özellikle içsel yazışmalar, formalite işlemler nedeniyle dosyanın çok geç tanzim edildiğini belirten Sanıvar, prosedürün hızlandırılması gerektiğini ifade etti.

Yasa “eğitim” diyor, uygulayan yok

Avukat Sanıvar, yasanın yürürlükte olmasına rağmen eğitim işleri ile görevli bakanlık tarafından onaylanmış herhangi bir kamu kurumunda denetimli serbestlik sürecindeki hiçbir kişiye uyuşturucu madde bağımlılığı konusunda henüz eğitim verilmeye başlanmadığını açıkladı.

Yasada yer alması nedeni ile herhangi bir kamu kurumundan eğitim alamayan kişinin maddi külfeti kendisi karşılayarak özel kurumdan eğitim alması gerektiğini ifade eden Sanıvar, “yoksul kimseler, özellikle öğrenciler bu koşulu maalesef yerine getiremiyor” dedi.

“İş yükü fazla, memur yetersiz”

Yasada Sosyal Hizmet Dairesi Müdürü’nün görevlendireceği kıdemli sosyal hizmet memurunun denetimli serbestlik sürecindeki kişilerin özel durumları ile ilgili rapor hazırlaması gerektirdiğini ifade eden Sanıvar, Lefkoşa, Girne ve Gazimağusa’da görev yapan toplam 3 kıdemli memurun bulunduğunu söyledi. Güzelyurt ve Lefke kazalarındaki denetimli serbestlik sürecinde olan kişilerden Lefkoşa’nın sorumlu olduğunu ifade eden Sanıvar, bölgelerde tek olan kıdemli memurlar için iş yükünün fazla olduğuna dikkat çekti. “Yasa da yer alan bu madde de ‘Sosyal hizmetler dairesi müdürünün görevlendireceği kıdemli veya herhangi bir memur’ şeklinde bir değişiklik yapılması gerektiğini söyleyen Sanıvar, kıdemli memur sayısının artırılması ile de bu sorununun giderilebileceğini ifade etti.

Sanıvar: Kurulun çalışma usulü de gözden geçirilmeli

Avukat Ramadan Sanıvar, yasa gereği denetimli serbestlik kurulunun denetimli serbestlik sürecinde olan kişiyi yükümlülükleri konusunda bilgilendirmesi gerektiğini söyledi. Toplantının ayda 1 defa olması yönündeki düzenlemenin eleştiri konusu olduğunu ifade eden Sanıvar, toplantının her ayın sonunda yapılması yönünde üretilen kararın ayın başında denetimli serbestlikten yararlanan kişinin 28 gün yükümlülüklerini bilmemesine yol açtığını söyledi. Sanıvar bu nedenle süreçte yer alan kan, idrar testlerinin, doktor tedavisinin, ispatı vücutların yapılamadığını söyleyerek, Denetimli Serbestlik Kurulu toplantılarının her hafta yapılması konusunda zorunluluk getirilmesi halinde kişilerin yükümlülüklerine bir an evvel başlayabileceğine dikkat çekti.

Yasada bazı soruların cevabı muamma

Avukat Ramadan Sanıvar, Denetimli Serbestlik Yasası’ndan yararlananlar için, bazı soruların yanıtsız olduğunu söyledi. Gerek Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi gerekse KKTC Anayasası’nda “Seyahat özgürlüğünün” açıkça düzenlenmiş temel hak ve özgürlükler başlığı tahtında güvence altına alındığını kaydeden Sanıvar, denetimli serbestlik süreci içinde yurtdışına çıkış ve pasaport iadesi konularının muamma olduğunu söyledi. Sanıvar, “Yurt dışı ve pasaport iadesi konusunda yetki kime aittir? Kimin onayı gereklidir? Ne yapılmalıdır? kimse bilmiyor dedi. 

20/01/2017 13:48
Bu habere tepkiniz:
Habersiz kalmamak için Telegram kanalımıza katılın
ad
ad
TAGS: Denetimli Serbestlik Yasası
MANŞETLER

HK KIBRIS

© 2024 Haber Kıbrıs Medya Danışmanlık ve Matbaacılık Ltd.