Dengeyi Kocias bozdu, Anastasiadis cesaret göstermedi

ads ads ads ads
26/07/2017

ads

Hüseyin Ekmekci Hüseyin Ekmekci


Masada Türkiye de dahil…

Tarafların “ileri gittiği noktaya” baktığınız zaman…

Çözüme çok yakın olduğu görülüyor.

Annan Planı’ndan da daha yakın…

Neden?

Çünkü, bu kez Güney’de DİSİ ile birlikte, “evet demeye hazır” bir de AKEL vardı…

AKEL, Anastasadis’in “federasyona, ortaklık devletine” hazır olmadığını düşünüyor.

Tıpkı Eide gibi…

Temel sorun ise, Yunanistan’ın masaya gönderdiği Kocias’in söylemi…

Kocias, taaa Mont Pelerin’den başladı, “Sıfır asker, sıfır garanti” demeye…

Bu söylem, Güneyde slogan oldu…

Yunanistan’da etkili oldu, Çipras etkilendi.

Anastasiadis, bu söylem altında ezildi.

Crans Montana’ya giderken, “Rus etkisi” altındaki Kocias’ın Türkiye’yi “sokmaya çalıştığı” kalıp, süreci bitirdi.

Bunu tersine çeviremedi, çevirecek cesareti de göstermedi.

Türkiye’nin geldiği nokta, Rum toplumuna anlatılmadı.

1960’dan da daha iyi bir garanti sistemi yakalanabilirdi…

Düşünün…

15 Temmuz 1974’de “Rum faşistler bir kadına tecavüz etti… 20 Temmuz’da da Türkiye geldi, o kızı korumasına aldı… Türk filmlerindeki gibi, aşk yaşadı…”

 Bu benzetmeyi yapan Rum arkadaş ekliyor ki:

“Elimizdeki kadın bu. Ama Anastasiadis- Akıncı halen bakire arıyor…”

 Özür dilerim fazla cinsiyetçi oldu ama…

Durum budur…

Rum tarafında bu gerçeği kabul eden insan sayısı bir hayli fazla…

Çok şey değişti…

Herkesin üzerinden geçtiği bir “1960 Cumhuriyeti” yeniden kurulacak…

20 Temmuz’da başlamayan, 15 Temmuz 1974’un sonuç olarak ortaya çıktığı bir süreç var.

Zaten tarumar olmuş bir Kıbrıs Cumhuriyeti vardı…

Şimdi bunun üzerinden hiçbir şey olmamış gibi bir “1960 Cumhuriyeti” bekleyenler yanılıyor.

Yeni bir ortaklık, yeni bir yapı gerekiyor…

Bu yeni ortaklık ve yeni yapı da ancak “yeni bir anlayışla” mümkün.

Her şeyden önce, “Kurulacak yeni yapının Kıbrıs Cumhuriyeti olmayacağı” gerçeği var…

Geldik “zurnanın zırt” dediği yere…

Taraflar, “Federasyon tezine” bağlı mı değil mi?

11 Şubat 2004 belgesine bağlı mı değil mi?

Eide sordu…

Akıncı, “BM parametreleri ortadadır, 11 Şubat belgesine bağlıyız” dedi.

Anastasiadis’in cevabı ne oldu?

Akıncı kadar net bir cevap vermediği kesin…

“Elde var 1”

Bilinen şu ki…

Crans Montana’da çöken süreç, “ciddi kazanımlarla” sonlandı.

Türkiye’nin geldiği nokta…

Bir kere daha Türkiye’nin bulunabileceği bir nokta mı emin değilim…

Maalesef Anastadsiadis, “Kıbrıs sorununu bitirmeye giden bir lider” gibi orada değildi.

Ama öyle bir noktada çöktü ki süreç, “yeniden başlarsa…”

Oldukça ileri bir nokta olacak.

Masaya kim oturursa otursun, “çözüme yakın” lider olacak…

Çözüme tarafların en yakın olduğu anda sürecin çöktüğünü unutmayalım...

Neden?

Çünkü sorun çözmeye giden bir Anastasiadis ve beraberinde bir lider cesareti yoktu…

Kocias’ın “sıfır asker sıfır garanti” sloganına esir olmuş bir süreç…

Bunun altına ezilmiş bir lider…

Akıncı “seçime malzeme olmayacak…”

En çok merak edilen konulardan birisi de, “Rum tarafındaki seçimlerden önce görüşme masası kurulur mu?”

Elbette kurulmayacak.

Yukarıda da yazdım.

Kurulursa iyi bir erden kurulacak.

Ancak, tüm süreci “güneyde Şubat 2018’de yapılacak seçimine” endeksleyen Anastasiadis’e karşı, Akıncı masada olma niyetinde değil.

“Anastasiadis, Kıbrıs sorununda ilerleme sağlamayacaksa, Güneyde neden oy isteyecek?” diye sorular sıkça sorulmaya başlandı.

Bu “Eylül- Ekim” söylemleri de bunun eseri…

Ancak, Türk tarafının kısa sürede masaya oturma niyeti yok, bunu anlıyoruz.

Bana kalsa, “hemen kurulsun” derim de…

Crans Montana’da kaçan balık büyük oldu…

520 numaralı polis…

Daha önce Ledra Palace sınır kapısındaydı…

 Şimdi Kermiya’da…

Nöbette olduğu her gün, kuyruk kuzeye kadar uzuyor…

Neden?

Çünkü çok hassas…

Görevde olduğu andan itibaren Kıbrıslı Rumlar hızla geçiyor…

Kıbrıslı Türklere yönelik sıkı kontrol var…

Sebep?

Ne faydası var?

Numarası 520…

Çok sayıda Kıbrıslı Türk, aleyhinde şikayetçi de oldu…

Öğrenciler…

Aileler…

Gezmek için gidenler…

Kermiya Kapısı’nda, 520 numaralı polis…

Herkes illallah ediyor.

Son kavga dün yaşandı…

“Kıbrıslı Türkler de bizim vatandaşlarımıza zorluk çıkarıyor…”

Gerekçesi bu…

Bu zihniyetle, iki toplumun buluşma noktasında görev mi yapılır?

Umarım, gereği yapılır…

26/07/2017 15:36
Bu habere tepkiniz:
Habersiz kalmamak için Telegram kanalımıza katılın
ad
ad
TAGS: hüseyin ekmekçi
MANŞETLER

HK Hüseyin Ekmekci

© 2024 Haber Kıbrıs Medya Danışmanlık ve Matbaacılık Ltd.