SÖZ SİZDE” programında bu hafta ekonomi tartışıldı. Erçin Şahmaran’ın hazırladığı ve Cuma akşamları ADA TV de yayınlanan programa bu hafta, GİAD ( Genç İşadamları Derneği) Başkanı Ceyhun Tunalı, Asbaşkanlar Cemal Gülercan ve Uğur Ergün katıldı.

GİAD Başkanı Ceyhun Tunalı “İstikrarsızlık en önemli sorun”

“Yatırımı ve yatırımcıyı yavaşlatan, durduran en önemli madde istikrarsızlıktır. Ülkemizde bu yıl yapacağınız yatırımı planlarken, hükümetler yasalar yaparken, hükümetin değişmesi ile yeni gelen hükümet farklı planlamalar yaparsa, her şey sil baştan olur. Bu durum yatırımcıyı olumsuz etkiler. Yeni bir hükümet kuruldu, daha geniş tabanlı, daha istikrarlı olabilecek. Elbette umutluyuz, beklentilerimiz var. Hem kamu, hem de özel sektörde yapılması gereken çok iş var. Biz GİAD olarak bunları sık sık gündeme getirip, anlatmaya çalışıyoruz.”

“Rekabet etmek için güçlenmeliyiz”

“Kamuda en önemli sorun ikinci iştir. Bu bizi de olumsuz etkiliyor. Özel sektörde kaçak varsa ki var, biz bunu nasıl çözebiliriz? Biz konuşmaya, bu yolda çalışmaya hazırız. Ne gerekirse yapalım. Önce bir araya gelmeyi başaralım. Çünkü bu şekilde gitmeyecek. Çözüm olsa da, olmasa da rekabet etmek için güçlenmeliyiz. Bu hepimiz için geçerli, hepimiz etkileneceğiz. Özelleştirmeler doğru ve etik şekilde yapılırsa, denetlenirse, devlet otoritesi etkili olursa, özel sektör zaten belirli sınırlar içinde çalışabilecek.”

“Hellim konusu bir fırsat”

“Özel sektörün güçlenmesi için yapılabilecek olanlar var. Belli standartlara gelmemiz lazım. Pek çok işletmemiz uluslar arası standartlara ulaşmıştır. Hellim konusunda çok olumlu bir ortam var. Bunu iyi kullanmalıyız. Rekabet edebilmeliyiz, bu ülkemiz için çok iyi bir fırsattır. Neden güneyden daha iyi olmayalım, rekabet etmeyelim. Bu olabilir, hellim her aşamasında standartlara ulaştırabilelim. Böyle bir rekabete hazırlanmak için geç bile kaldık. Şuan ne kamumuz ne de özel sektörümüz hazır değil, bu bir gerçek. Özel sektör kendini yavaşta olsa yeniliyor. Kamu da bu da yok. Burada devlet ortaya çıkacak. Üreticisini destekleyecek. Çok şey yapılabilir. Ekonomik anlamda iş insanı güçlendirilebilir. Güçlü ekonomi demek, güçlü ülke demektir.”

GİAD Asbaşkanı Cemal Gülercan “Piyasa kilitlendi”

“Ülke ekonomisi çok karmaşık bir durumda. Ben aldığım eğitimi, kuzey Kıbrıs’a uygulamaya kalksam, aile şirketini çoktan batırmıştım. Her şeyi üretime dayamalıyız. Birçok sektörde tıkanmalar var. Her yerde aynı iş kolundan birden fazla işletme var. Kontrolsüz bir büyüme ve suni bir zenginlik yaşandı yıllarca. Bunun olumsuzluğunu şimdi yaşıyoruz. Zamanla ve artarak bir bozulma yaşanıyor. Piyasa kilitlenmiş durumda, nakit akışı yok, uzun vadeli çeklerle çalışıyoruz. Altı, yedi ay sonrası tüketiliyor.”

“Çok bölündük”

“İlk önce kendi aramızda birlikteliği sağlamalıyız. Sağcısı, solcusu, sendikacısı, özel sektörü, kamu sektörü çok bölündük. Bir kelime söyleseniz, mutlaka karşınıza birileri çıkacak. Batmış durumdayız. Önce bunu kabullenmeliyiz. Bu sorun herkes için geçerli, herkesle aynı masada buluşalım, sorunun adını koyalım ve çözelim.”

“Güneye ayda 10 milyon Euro gidiyor”

“Sınır kapıları açıldığı bölgeye bir canlılık getirir. Tabi ki başka açılardan da faydalar sağlar. Ekonomik olarak bakarsak, bilinçsiz bir tüketicimiz var. Ayda 10 milyon Euro güneye kayıyor. Bu bizi ve ülke ekonomisini olumsuz etkiliyor. Güney daha ucuz sanılıyor. Fakat Euro ne kadar biliyoruz. Bazı ürünler karşılaştırılıyor. Kuzeydeki fiyatı ve güneydeki fiyatı. Oysa kalite ve üretim yeri farkı da var. Belli ülkelerdeki üretim standartları ve damak tadı da önemlidir. İnsanlarımız üretim yerine de dikkat etsin, bu da bir kalite göstergesidir.”

GİAD Asbaşkanı Uğur Ergün “Yasaları uygulayanla, uygulamayan arasında fark yok”

“Çok kısa aralıklarla siyasi seçimler yaşıyoruz. Bu bizi olumsuz etkiliyor. Kayıt dışı ekonomi çok büyük bir açıktır. Kamuda çalışır gibi görünen ve esasen özel sektörde çalışan çok sayıda insan var. Bu ciddi ve haksız bir rekabet oluşturur. Denetimsizlikte önemli bir eksikliktir. İş sağlığı örneğin, denetim etkin değil. Yasaları uygulayanlarla, uygulamayanlar arasında bir fark oluşmuyor. Mevcut yasaların uygulanması bile birçok sorunu çözer. Kurallara uymamak ilerde gündeme gelecek bir çözümde bizi çok zorlayacak. Yabancı yatırımcı ile istenilen standartlarla gelmezsek rekabet edemeyeceğiz.”

“Özelleştirmeye karşı değiliz”

“Özelleştirmeye tepki gösterirken, söz konusu kurumlara yüzlerce istihdam yapılmasına ses çıkarılmıyor. Elli kişinin çalışabileceği yere yüzlerce insan alınması ekonomik akılla bağdaşır mı? Özelleştirmeye karşı değiliz. Dünyanın pek çok yerinde çok güzel örnekler var. Özelleştirilen yerlerde çalışanların işsiz kalacağı söylemi var. Devlet denetleme mekanizmasını çalıştırırsa, özel de üzerine düşeni yapar. Eşit, adil ve herkese aynı seviye de kontrol yapılmalı.”

“Ülkeye işadamı çekmenin yolları aranmalı”

“Yabancı yatırımcının ülkeye gelmesi, yatırım iklimi ile ilgilidir. Buraya güvenmesi gerek, bu ülkede ekonomik ve siyasi belirsizlik var. Güvenlik koşulları pek de dikkate alınmıyor. İstikrara, güvene, yargıya güvenmesi gerek yabancı yatırımcının. Ülkeye işadamı çekmenin yolları aranmalı. Yurt dışında etkin katılım ve tanıtım yapılması gerek. Uğraş ve zahmet gerekiyor, bunlar yapılsa gerisi kendiliğinden gelir.”