Girne’yi Anlatabilmek

ads ads ads ads
09/10/2017

ads

Ahmet Okan Ahmet Okan


“Girne’deki evimiz tahayyül edilebilecek en küçük tuhaf konuttur.

Tek kattı ve bir dörtgen şeklinde inşa edilmişti.

 Ortasında içi portakal, limon, ayva ve dut ağaçları dolu bir avlusu vardı.

Damı düzdü ve çamurla kaplıydı ve ilkbaharda mükemmel bir bahçeye dönüşürdü, çünkü kuşların ve rüzgarın getirdiği tohumlardan büyüyen çeşitli çiçekler açardı üzerinde. Girne’deki tüm damlar ilkbaharda yemyeşildir. Bu damların birinden baktığınızda Girne havada uçan bir bahçeymiş gibi görünür”

Bir zamanlar Girne bu şekilde tarif edilmiş.

Baharları damları yemyeşil, çiçeklenmiş ve tekmil damların bu şekilde olduğunu düşlemek bile zor.

Ama böyleymiş işte Girne.

Uçan bir bahçe gibiymiş.

Bunlar düş değil gerçek…

“Evimizin arkası denize bakardı ve oturma odamız denize çakılmış direklerin üzerine yapılmıştı. Öyle ki pencerelerden baktığımda aşağıda kayaların arasında balıkların yüzdüğünü görebilirdim.”

Direkleri denize çakılı bir ev.

Evde otururken, pencereye uzanmak ve balıkların yüzdüğünü görebilmek.

Elinizi uzatsanız tutacakmışsınız gibi.

Pulları yakamoz gibi parlayan balıkları.

Üstelik, denizüstünde köpük.

Köpüklerinden bir avuç alabilmek…

Girne üzerine şimdi ne yazılabilir?

Uçan bahçe denebilir mi?

Evlerin direkleri denize çakılı denebilir mi?

Dağlara tırmanan güzelim beton binalar dense…

O sitelere üstten bakılınca uçan bir halıya benzer dense…

İnandırıcı, çekici, büyüleyici olur mu?

Ya deniz kıyıları?

Hangi ev direklerin üzerinde?

Hangi proje, hangi siyaset buna müsait?

Ne demeli?

Denize inen beton yığını devasa otellerden yükselen arabesk şarkılarla birlikte kumarhane gürültüleri mest ediyor insanıdense…

Olur mu?

Hangi gezgin, hangi yazar güncesini kirletebilir?

O kesilen limon ve zeytin ağaçları,

O yok olan patikalar,

Çam ağaçları,

Papatyalar,

Yok olan tekmil çayır çimen,

İnsanın içovasını da beraberinde kurutuyor!

Halbuki o yeşil türkü içinde dolanmak,

Bir ağacın gölgesine oturmak,

Arılar çiçeklerde, siz bir ağacın altında,

Yaslanıp kalmak,

Kulaklarınızda rüzgarın ve denizin şarkısı,

Siz denize yürüseniz, deniz size yürüse,

Dağların yamaçlarında yürüseniz, dağlar size yürüse…

Alıntı yaptığımız bölümler Bn. Scott-Stevenson’a ait.

1870’lerde adaya geldiğinde hayran kalmış buralara.

Girne’deki anılarını bir kitapta toplamış.

Stevenson’ın Girne’ye olan tutkusu birçok İngiliz’i de etkilemiş, buraya yerleşmelerine neden olmuş…

Girne güzelliğini 20 yıl öncesine kadar korumuştu.

Olanlar o yıllardan sonra oldu…

Şimdi neresinden baksan,

Hangi tepeye çıkıp göz atsan…

Ne deyim!

Günümüzdeki Girne anlatılsa,

Gelecek olanların kaçmalarına neden olur herhalde.

Zaten içindekiler nereye kaçacağını düşünmekte…

09/10/2017 11:58
Bu habere tepkiniz:
Habersiz kalmamak için Telegram kanalımıza katılın
ad
ad
TAGS: ahmet okan
MANŞETLER

HK Ahmet Okan

© 2024 Haber Kıbrıs Medya Danışmanlık ve Matbaacılık Ltd.