Gâvurlar ve Bello Turko’lar

ads ads ads ads
30/09/2014

ads

Ahmet Okan Ahmet Okan


Maalesef!

Dilimizde dolanır.

Özellikle de muhabbet esnasında.

“Gâvur” deriz.



Bu sözcük Osmanlı döneminde Farsçadan gelmiş.

“Gebr” sözcüğü “gâvur”a dönüşmüş.

Zamanında gayrı Müslimler için kullanılan bu söz, 1856 yılında Islahat Fermanında (Hatt-ı Humayun) yer alan bir hükümle yasaklanmış.



Islahat Fermanının etkisi Kıbrıs’ta ne kadar görüldü bilinmez.

Çetin Altan o dönemi anlatırken sokakta tellalların,

-Bundan böyle gâvura gâvur demek yoktur ha, şeklinde çığırtkanlık yaptıklarını söyler.



Kıbrıs’ta karşılıklı olarak iki ahali birbirlerine yakıştırmalarda bulunmuşlardır.

Rumların Türklere “Bello Turko” dediği gibi.



Dil, taşıyıcıdır.

Sözel kültürün aracıdır.

Dilde yer eden sözcükler kolayına sökülüp atılamaz.

Unutulanlar da olur, unutulmayanlar da.

Burada, iki ahali kedi aralarında muhabbet ederken, hâlâ birbirlerinin adlarını bu yakıştırmalarla telaffuz ederler.

Biri diğerine gâvur, diğeri de Bello Turko der.

Hoş değil ama gerçek bu.



Türkiye’de de durum böyledir.

“Gayrı Müslim” lere halk arasında hâlâ gâvur dendiği bilinmektedir.



Henüz İngiliz adaya gelmezden önce, burada görevli İngiliz konsolosluğu ferman hükümlerine rağmen Türk’ün Rum’a gâvur dediğinin fakındadır.

Islahat Fermanına rağmen bu hakaretamiz sözcüğün kullanılması İngiliz raporlarına girer.

Konsolosluğun yazdığı bir raporda şöyle denir:

Hatt-ı Humayun’un öngördüğü çeşitli yenilikleri şöyle bir bakışla belirtmek isterim ki, Müslüman olmayan mezhep mensuplarına hakaret edilen ifadeler kullanılmasının ağır cezalar gerektirdiği yolundaki korkutma maddesi hükümsüz kalmaktadır.  Bu tür bir suçtan dolayı bir Müslüman’ın cezalandırıldığını kimse duymuş değildir. Ne var ki eskiye göre şimdilerde böylesi davranışlar çok azalmıştır.



Gâvur sözcüğü kastediliyor.



Zaten, şimdi de herhangi birinin ne o tarafta ne bu tarafta gâvur  ya da Bello Turko dediği için cezalandırıldığı görülmemiştir.



Şunu da belirtelim.

Sözcüklerin anlamları evrim geçirebilir; olduğundan başka anlamlar içerebilir.

Bir Rum’a, sanki Rum olduğunu ifade etmek için “Gâvur” denildiğini iddia edersek, ne kadar aşırı bir saptamada bulunuruz bilemem.

Sıradan bir konuşmada, “git gavurdan al” denir mesela.

Bir kimlik tanımlaması gibi!

Belki, BelloTurko da kimlik tanımlamasına dönüşmüştür!

Ama, neticede sözcüklerin çirkinliği ortada.



İki ahali arasındaki husumet bazen sözcüklerde gizlidir.

Her iki taraf,  bunlarda bile birbirinden özür dilemiş değildir.



Bu durum, çözüm arayışlarını ilgilendirmiyor!..

Ama çözümü “gâvur” lar ve Bello Turko’lar bulacak!..

30/09/2014 12:12
Bu habere tepkiniz:
Habersiz kalmamak için Telegram kanalımıza katılın
ad
ad
TAGS: ahmet okan
MANŞETLER

HK Ahmet Okan

© 2024 Haber Kıbrıs Medya Danışmanlık ve Matbaacılık Ltd.