Kazmadan beter!

ads ads ads ads
01/09/2014

ads

Ahmet Okan Ahmet Okan


Lev Troçki, Bolşevik devrimcilerin en önde gelenlerinden olan bir teorisyendi.

Lenin’in ölümünden sonra, Stalin’le arası iyice açılmış, bütün yetkileri elinden alınmış ve sürgün edilmişti.

Sadece kendisi değil, ailesi de Stalin’in hışmından çok çekmişti.



Henüz Sovyet topraklarında sürgünde iken, birçok ülke Toçki’yi kabul etmez.

Ona kapı açan Mustafa Kemal Atatürk olur.

İstanbul’a gelir ve Büyük Adada kalır.

Her gün balığa çıkar.

Bir yandan da kitaplarını yazmaya devam eder.

Daha sonra Fransa ve Norveç’e gider ama buralarda barınamaz.

Stalin peşindedir.

1937’de Meksika’ya yerleşir.

Stalinist olduğu sonradan öğrenilen bir İspanyalı, gazeteci kimliği ile Troçki’yle kontak kurar.

Fırsatı ele geçiren “casus”, Troçki’nin kafasına bir kazma indirerek onun ölümünde başarılı olur.

Stalin, yıllarca sonra rahat bir nefes alır.

Casus’un annesine Lenin Nişanı verilir.



Eski Sovyet tarihinde bu tür dramatik gerçek olaylar çoktur.

Aydınlar, sanatçılar birçok zorluklarla karşılaşmış, sürgünlere yollanmış, öldürülmüşlerdir.

Sosyalizmin en temel yönü olan insan değeri ve onuru ayaklar altına alınmıştır.



Troçki olayına benzer olaylar bizde olabilir miydi?

Kıbrıs gibi küçük, herkesin birbirini tanıdığı ülkelerde olmaması çok doğal.

Fakat, bize özgü yok etme mekanizmalarının olmadığını söylemek de çok zor.



Buradaki durum, ada insanın kendine özgü kültürel özelliklerinden kaynaklanır.

Bunun başında dedikodu, arkadan konuşma, beğenmeme, kıskançlık, çekememezlik gibi özellikler, her alana hakimdir.

Hiç kimsenin yetişmesine, önde gitmesine, bir yer edinmesine tahammül yok denecek kadar azdır.

Muhallebici diğer muhallebiciyi beğenmez, meyhaneci diğer meyhanecinin batmasını ister, siyasetçi diğerlerinin kuyusunu kazar, berber diğer berberin tıraşını eleştirir, akademisyenin burnu yere düşmez diğerlerini çekemez. Bir üniversite, diğer üniversitenin batmasına duacı…



Meslek hayatında, siyasi hayatta, ekonomik hayatta.

Hep böyle.

Bu durum, Troçki’nin kafasına kazmayı indirmekten beterdir.

İşimizi kazma ile değil, dil ile yaparız.

Kazma ile bir kere ölürsün,

Dile düştün mü, bin kere…

 

01/09/2014 13:34
Bu habere tepkiniz:
Habersiz kalmamak için Telegram kanalımıza katılın
ad
ad
TAGS: ahmet okan
MANŞETLER

HK Ahmet Okan

© 2024 Haber Kıbrıs Medya Danışmanlık ve Matbaacılık Ltd.