Kenetlenelim da gorkmayın
13/08/2016
Hüseyin Ekmekci
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’den olsa olsa, Birleşik Kıbrıs için bir federasyonun kurucu devleti olur.
Ötesi olmaz…
Laiklik düşmanı bir halk topluluğu olmaz…
Demokrasi düşmanı bir halk topluluğu olmaz…
Lakin…
Türkiye’deki her gelişmenin ardından, burayı “benzeştirme” gayretleri gözlerden kaçmıyor.
Çözüm gecikebilir.
Hiç olmayabilir.
Çözümden ümit de kesilebilir.
Kıbrıs Türkü’nün yolu, batıdır…
Ortadoğunun karanlığına gömülemez.
Laiklik…
Demokrasi…
İnsan Hakları…
Rehberdir.
Bundan da geri adım atılamaz…
Yaranma çabaları
Neden mi böyle bir giriş yaptım?
Son 48 saatte çok önemli gelişmeler yaşadık.
Kendi adıma, hayatım boyunca unutamayacağım bir 48 saat yaşadım.
Yemin ediyorum, “saçma- salak bir iftira yalnız mücadele ederim” diye düşünürken.
Bir de baktım ki, konu aslında ben değilim.
Bana…
Havadis’e…
Başaran Düzgün’e…
Cenk Diler’e…
“FETÖCÜ”…
Denebilir.
Biz de kendimizi savunuruz.
Ama konu, biz ya da kurumsal kimliğimiz değil.
“Bize saldırdılar” diye feveran edersem…
Bu toplumun dinamik yapısına…
Demokrasi anlayışına da haksızlık ederim.
Çünkü bugün ben…
Dün…?
Yarın?
Bitmez.
Bitmeyecek.
Kıbrıslı Türklerin “yazılı olmayan kuralları” var.
Didişiriz…
Tepişiriz…
Ama ne zaman nerede birbirimizi savunacağımızı da iyi biliriz.
Gördüm ki aslında…
Bana değil…
Başaran Düzgün’e değil…
Havadis’e değil…
Cenk Diler’e de değil…
Bize sahip çıktı Kıbrıs Türkü…
Konu Ozan Ceyhun da değil.
Sistemli bir saldırının “maşasıdır”, parçasıdır Ozan Ceyhun…
Ama, saldırı Ozan Ceyhun’dan çok daha büyüktür.
Tıpkı, bu sistemli saldırının “bana olan kısmından çok daha büyük olduğu gibi…
Sevinenler…
Ozan Ceyhun ile birlikte, ona destek verenlerin sayısı da dikkatimi çekti.
Eleştirenler oldu…
“O da bize iftira attıydı” diyenler…
Elbette, meslek hayatım boyunca kırdığım insan sayısı çoktur…
Zaten…
“Gazeteciyim” diye insanlar beni sevsin diye bir çabam olmadı.
“İnsanım” diye sevsin istedim insanlar beni…
Kırılanları da anlıyorum.
Ne yapsınlar?
Ama ben ne yapsaydım?
Eleştirmeseydim…
Yazmasaydım…
Görmeseydim…
Ne kıymeti vardı o zaman gazeteci olmamın?
O empatiyi de yaptım…
Sevinenlere kızmadım, cevap vermedim…
YAZININ DEVAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ
- Bize emanet çocuklar bir bir ölüyor, ağır yaralanıyor…
- Cihan bize emanetti kaldırımda yürürken öldü… Büşra ağır yaralı…
- Siyasetin zibidileri kendini çok önemsemesin, hesabını vereceksiniz
- Ülkeyi yönetenler her şeyi biliyor, susuyor…
- Siyasetteki çıkar ilişkileri nedeniyle çürük elmaların temizlenmesi mümkün değildir
- Polisin En Mahrem Soruşturmaları Dedikodu Yoluyla Yayılıyor
- Kamu kaynakları har vurulup harman savruluyor…
- Liyakati öldürenler sadakati ödüllendiriyor...
- Sayıştay Hesap Sormak İçin Ne Bekleniyor?
- Silkeledikçe Düşüyor…
- TÜM YAZILARI için tıklayınız