Müzakerelerde yapılması gereken
25/01/2017
Mete Tümerkan
Kıbrıs konusunda Mont Pelerin’de gerçekleştirilen teknik komite toplantısında planlanan her ne ise o yapıldı.
Orada Türkiye, Yunanistan, İngiltere, Kıbrıs Türk ve Rum tarafları oturup güvenlik kaygıları ile ilgili soruları yanıtlayacaklardı, kaygıların giderilmesi ile ilgili enstrümanların ne olacağını belirleyeceklerdi.
Gündemlerinde pazarlık yapılması, ortaya ortak bir liste ya da pozisyon çıkarılması yoktu.
Mont Pelerin’de herhangi bir pazarlık ya da tartışma yaşanmadı.
Taraflar bir birine karşı büyük anlayış ve hoşgörü ile yaklaştı.
Özetle, tarafların resmi teknik pozisyonlarının kayıt altına alınması için Mont Pelerin’e gidildi.
Ve bu başarı ile yapıldı.
Gelinen aşamada şimdi önemli olan siyasi seviyede güvenlik ve garantilerle ilgili ortak bir anlayışın ortaya çıkarılmasıdır. Ve bu arada bu anlayış ortaya çıkartılırken diğer taraftan geriye kalan, üzerinde bugüne kadar uzlaşma sağlanamayan hususularda da uzlaşma sağlanmasıdır.
Eğer şimdi birileri çıkar ve “Önce taraflar arasında bugüne kadar üzerinde yakınlaşma-uzlaşma sağlanamayan konuları ortadan kaldıralım ve ondan sonra güvenlik ve garantiler meselesine oturup bakarız” derse bu bir hayaldir ve böyle bir anlayış içerisinde Kıbrıs konusunda ilerleme sağlanabilmesi mümkün olmaz.
Çünkü gelinen aşamada hem Türk tarafı hem de Rum tarafı en önemli başlık olarak nitelendirdikleri güvenlik ve garantiler konusunda ortaya nasıl bir sonuç çıkacağını görmeden, bu konunun nasıl şekilleneceği belli olmadan, diğer uzlaşma sağlanamayan konularda ellerini açma niyetinde değildirler.
Ya da biri çıkıp tam tersi bir yaklaşım ortaya koyar ve “Önce güvenlik ve garantileri bitirelim, daha sonra bugüne kadar üzerinde uzlaşma sağlanamamış konulara bakalım” derse de bu da mümkün değil.
Çünkü güvenlik ve garantiler meselesi halledilirse, bu konunun müzakere masasındaki ağırlığı kaybolduktan sonra taraflar ayrıntıda boğulacağı için diğer konularda bir ilerleme sağlanması ve ortaya bütünlüklü bir çözüm modeli çıkarılması mümkün olmaz. Diğer konularda yakınlaşma sağlanması için gerekli olan motivasyon kaybedilmiş olur.
Gelinen aşamada yapılması gereken Annan Planı sürecinde olduğu gibi Burgenstock modeli bir görüşme maratonunun gerçekleşmesinin sağlanmasıdır.
Farklı masalarda paralel görüşmelerin yapılacağı bir ortam yaratılmasıdır. Bu çerçevede bir taraftan ilgili tüm taraflar arasında güvenlik ve garantiler konuşulurken, paralel bir şekilde başka masalarda Kıbrıs Türk ve Rum taraflarının üzerinde o ana kadar uzlaşma sağlanamayan konuların tartışılmasıdır.
Yani tüm konuların paralel görüşmelerde top yekün ele alınması ve bu çerçevede top yekün al-ver’e girilmesidir.
Bu, müzakere sürecinde motivasyon ve ivme kaybedilmeden, hemen yapılmalıdır.
Gelinen aşamada sürecin başarısı için yapılması gereken budur.
- Guterres mandasını iade etmeli
- Mete Tümerkan yazdı: Haber Kıbrıs 13 yaşında
- Mete Tümerkan: Siyaset adrese teslim işler yapmaktan vazgeçmeli
- Anastasiades’in Maraş rahatsızlığı
- Haber Kıbrıs büyümeye devam edecek
- Bir de böyle deneyelim
- Rahat uyu babam
- Diplomasi’nin yeniden kurgulanması ve Antalya forumu
- Guterres’e Rum engeli
- Eşitlik müzakere konusu değil
- TÜM YAZILARI için tıklayınız