Seçim ve Refarandum Sonuçlarının On Altı Soruda Analizi
02/07/2014
Bülent Dizdarlı
Referandum ve seçim sona erdi. Şimdi analiz yapıp sonuç çıkarma zamanı. Bendeniz kendi analizimi on altı soru ve cevap olarak yaptım:
1-Bu kez de golü sayılmayan Arif Salih Kırdağ ne yapmalıdır ?
“Top yuvarlaktır, elimizden geleni yaptık ama olmadı. Önümüzdeki maçlara bakacağız” deyip, bir sonraki seçimlere hazırlanmalıdır.
2-Referandum sonuçlarını değerlendiren Parti liderleri , nasıl bir benzeşen açıklamalar yaptılar?
“Okito mokatsu olihamma gulu gulu “ diye eveleyip gevelediler.
3-.Şeffaf sandıklar hakkında düşüncemi sorar mısınız?
Yani oyu attım. Atar atmaz sandık içinde açıldı. Herkes kullandığım oyu gördü. Tamam demokrasi şeffaflık demek ama bu kadarı sanki biraz fazlaydı. Siz ne dersiniz?
4-Karpaz da CTP’nin nerdeyse silme gitmesi nasıl değerlendirilir?
“Maymun gözünü açtı. TC kökenlilerin oyları artık çantada keklik değil” şeklinde düşünüle bilinir
5-Peki , beş büyük şehirde CTP’nin kaybetmesine ne demeli? Gerçekten ittifaklar mı sebep oldu buna?
“Herkes pek ala biliyor ki ittifaklar o kalelerin yıkılmasına kolay kolay neden olamazdı. Ama gel gör ki, parti içerisinde oluşan Truva Atları, bu kez genel seçimdekinin tersine kolda çalışarak bu yenilgiyi hazırladı.”
6-LefkoşA’da Harmancı nasıl kazandı ?
Harmancı , geçici Sibel Siber Hükümeti döneminin , başbakanından sonra en popüler bakanıydı. İnsanlar biraz da o dönemde hükümete duydukları sempati ile sandığa giderken Harman’cıya yöneldiler. Bunun üstüne TDP+ BKP+ BARAKA ‘nın yarattığı sinerji halk içinde dalga dalga yayıldı. Bir de günahı söyleyenlerin boynuna “madem öyle işte böyle” diyen Sertoğlu yandaşlarının katalizör etkisi de olunca kaybetmek olasılık dışı oldu.
7-LefkoşA’da başlayan solun toparlanma hareketine nasıl bakmak lazım ?
“ CTP bu solun dışında kaldıkça güçlenemez diyenler de var ama, neticede bir ivme olduğu kesin. Giderek güçlenen YKP ninde bu çatı altına katılma ihtimali arttıkça yığınların hangi tarafa yöneleceği belli olmaz. İnsanlar devamlı CTP ve UBP arasında seçim yapmaktan bıktı. Yeni arayışlara yönelmeye ihtiyaç duyabilirler. Unutmamak gerek ki 1985 öncesine kadar meclisteki sol tablo, bu günün tam tersiydi. Tekrar o günlere dönülebilinir.”
8-Gazi MaĞusa’da ki seçimde “ en başarılı başkan ünvanlı “ sayın Kayalp nasıl kaybetti?
Arter’de şüphesiz iyi bir adaydı. Ama tek başına bu zafere yetmezdi. UBP ve DP güç birliğini “İki partinin Hamisi” bizzat kontrol etti. Esas Adam Arter’i arkasından itelerken, CTP içinde rövanşa soyunanlar Kayalp’ı takozladı. Bunu zaten dünya alem duydu, duymayan da benim yazım çıkana kadar duyacaktır ama yazmazsam olmazdı .
9-Referandum sonrasında Meclisin durumu ne olur?
Meclisin itibar kaybettiği , kredisini büyük ölçüde yitirdiği kesindir. Ancak meclis hızlı ve seri çalışarak bu açığını kapatabilir. Aksi hallerde kişisel çıkarların ve showların peşinde koşmaya devam ederlerse bir önceki meclis gibi erkenden sıfırı tüketir. Bence vekillerimizin hala bir şansı vardır. Açıkçası ben, hiçbirinin hemen istifa etmeleri gerektiğini düşünmüyorum . Önemli olan burada yapılan hatayı tecrübeye , tecrübeyi de başarıya dönüştürmeleridir.
10-Başbakanın ne yapması gerekir?
Başbakanın bir an önce kendinden önceki selefinin yapmadığını yapması, etrafındaki danışmanlarını değişmesi gerekmektedir. Aksi halde seçim konuşmasında olduğu gibi zafer kazandığı iddiasına gerçekten inanmışsa, ilk seçimde sandıkta kandilerinin de kalma ihtimalinin yüksek olduğunu şimdiden belirteyim. Unutulmamalıdır ki LefkoşA seçmeni bu konuda deneyimlidir. Gidişatı durdurmanın tek yolu hükümetini bir an evvel icraatlar hükümeti haline döndürmektir. Başbakan bu yönde çaba koymalı gerekirse kabinede revizyona gitmelidir.
Başbakan ikinci olarak partisinin iç hesaplaşmasının önünü açmalıdır. Parti içindeki iki gruptan bir tanesi tasfiye olmadan bu kavganın bitmeyeceği kesindir. O zaman bu duello vakit geçirilmeden yapılmalıdır. Sürenin uzaması hem hükümeti hem de partiyi olumsuz etkileyecektir.
11- Arter ve Güngördü gerçekten bağımsızlar mı?
Her iki adayın da DP ve UBP oyları yanısıra bağımsız oldukları için ,mevcut başkanlara tepki oyu olan seçmenlerin oyu ile de seçildiği kesindir. Bu cihetten en azından 5-6 ay kadar bağımsız kalmalarının bu kişilere vefa borcu gereği olduğunu düşünüyorum. Ama yarın bir partiye geçseler ; kimsenin onları ayıplayacağını da düşünmüyorum.
12- Ulusal Birlik Partisi ne yapmalıdır?
Seçim de ciddi kayıplar yaşayan bu parti kendi içinde çalıştaylar düzenleyerek hızla yeni siyaset üretmeli, mantıklı muhalefet yaparken, kadrolarını şimdiden ilk seçimlere hazırlamalıdır.
13- CTP,UBP hatta TDP ‘nin neler yapması gerektiğini söylediniz? Peki DP ne yapmalı sizce?
Onu bir tek Serdar Kardeşim bilir...
14- Hükümet bozulur mu?
Sanmam. İktidarın iki partisi de zora girdi. İş üretip prestij kazanmak isteyeceklerdir. Muhalefetin de toparlanmaya ihtiyacı var. Kısacası alternatif yok . O cihetten bir süre daha devam edecekler.
15- Meclis, Cumhurbaşkanlığı seçimine kadar yeni bir anayasa değişikliği hazırlayıp referanduma sunar mı?
Bunu da hiç sanmam. Bu düşüncede olmamın iki ana unsuru var. Birincisi mecliste halktan “evet” oyu alacak değişikliği sağlayacak konsensus aslında yoktur. İkincisi de bir kez halk tarafından ters yüz edilen meclisin ikinci kez prestijini ayaklar altına sürebilme cesareti olacağını düşünmüyorum.
16- Bundan böyle yerel seçimlerde bağımsız adaylar ön planda olur mu?
Bu mümkün olsa da , aslında , en azından büyük şehirlerde herhangi bir siyasi partinin veya gücün desteğini almaksızın bağımsız aday olunduğunda zafere ulaşmanın mümkün olmayacağı da aşikardır. Ama küçük yerleşim yerleri için geçerli bir tespit olabilir...
VE ŞİİR...
Bu hafta sizlere sevgili Bedia Balses’in “saçlarında başlar” isimli şiirini takdim ediyorum. Değerli şairimizin en kısa zamanda bu kıymetli şiirlerini bir kitapta toplamasını diliyorum.
saçlarından başlar bir kadın kırılmaya
saçlarından başlar kurumaya
öfkeleri, beklentileri, gelmeyen günleri
makasla kısaltmaya
saçlarından başlar
bahar kokulu, telaşlı kadınlar
saçlarından başlar
saklanmaya, bağlanmaya, bükülmeye
Ve kim ne derse desin
saçından başlar bir kadın
dökülmeye
herşeyi bırakıp bir yana
diklenmeye, renklenmeye, büyümeye
yeni biri olmak için değişmeye
saçlarından başlar...
ANLAYAMADIKLARIM
Kıbrıs’ta halkların ciddi bir bunalımı söz konusu. Her iki tarafta cinayetler başta olmak üzere her türlü kriminal suçlar aldı başını gidiyor. Anlayamıyorum, iki tarafın yöneticileri çözümsüzlüğün bu olayları tetiklediğini farkında değiller mi?