Sisli Geçmiş…

ads ads ads ads
10/03/2018

ads

Ahmet Okan Ahmet Okan


Hz. Ömer gerçekten Kıbrıs’a gelmiş miydi?

Onun adına Girne sahillerinde adı ile anılan bir “tekke” olmasına rağmen, bu konuda tatmin edici kanıtların olmadığı biliniyor.

Genel kabule göre, 6 İslam askerinin fetih için Kıbrıs’a geldiği ve komutanlarının adının da Ömer olduğudur…

1570 yılında Lefkoşa alınınca Lala Mustafa Paşa, vaktiyle Hz. Ömer’in Lefkoşa’ya geldiğini ve bir kilisenin sundurmasına sığındığını işitmiş.

Haşmet Muzaffer Gürkan, “Kıbrıs’ın Sisli Geçmişi” adlı kitabında konu ile ilgili şunları yazar:

“Bir İslam inancına göre Halife Ömer, Kıbrıs’a gelip Lefkoşa’da bir kilisenin sundurmasında barınmıştı.

Lefkoşa’nın fethinden sonra Lala Mustafa Paşa, Hz. Ömer’in ziyaret ettiği bu yerin kentin güney bölümündeki St. Augustus kilisesi olduğu kanısına varıp bu kiliseyi de hemen tamir ettirip camiye çevirir.

Söz konusu cami sonradan Ömerge (Ömeriyye) adıyla anılacaktır.”

İslam dünyasının Kıbrıs’a karşı ilgisinin 1570’lerden önce olduğu bir gerçekliktir.

Apostolos Andreas Manastırında İslam alemine ait türbelerin olduğu yolundaki söylentilerin sadece bir söylentiden ibaret olmadığı,

Bugün yaşı 80 civarında olan ve çocukluk yıllarında bu manastırın ilgili İslami bölümlerinde ezan sesleri eşliğinde namaz kılan insanların olduğuna tanığız.

Bu konuda canlı tanıkları ile yerinde yapılan haberler havada kalmış, özellikle Vakıflar İdaresi kılını bile oynanmamıştır…

Ne diyelim ki eline yetki geçiren ve Müslüman ayaklarına siyasi şov yapanların bu tür şeylerle ilgilerinin ciddiliği tartışmalıdır ve bunların siyasi irade eksikliğinden her dönem makamlarını korumaları hayret izlenmektedir…

Yukarıda sözünü ettiğimiz kitabın arka kapağında şu sözler yer alır:

“Düşünmesi ne tuhaftır. Kıbrıs uygarlığının ön safta yerini aldığı sıralarda İngiltere’de yaşayan kaba yabanilerin torunları aradan bunca yüzyıl geçtikten sonra denizlerin ötesinden gelip Kıbrıs’ı uzun uykusundan uyandırıp yeniden eski refahının birazını olsun kazandırmaya yardım ediyorlar.” (C.W.J. Orr)

Kıbrıs’ta yaşayan Hıristiyan ve Müslüman ahali İngilizler adaya gelene kadar dünyada gelişen siyasal ve ekonomik değişimlerden pek haberdar değillerdi.

O tarihe kadar ne bir basımevi vardı ne bir gazete.

Durum vahimdi.

Bıraksalar bir yüzyıl daha denize girmeyeceklerdi!

Müslümanlar kendi alışkınlıkları ile Hıristiyanlar da kendi dini alışkanlıkları ile yaşayıp gidiyorlardı ve o küçücük dünya onlara yeter görünüyordu.

Halbuki başka bir dünya vardı.

O dünyayı, İngiliz yönetimi içinde kavramaya başlayacaklar ve gerçekten de kıyafetlerine kadar büyük bir değişim içine gireceklerdi…

İşte o değişim nedeniyledir ki ada Türkleri zaman zaman “İngiliz piçi” aşağılamasından kurtulamayacaklardı!

Haşmet Gürkan’ın da dediği gibi Osmanlı döneminde bütün adayı Müslümanlaştırma (Türkleştirme) diye bir şey yoktu.

Yoktu Osmanlı’nın böyle bir derdi.

Olsaydı, herhalde 300 yıl kadar süren Osmanlı döneminde Kıbrıs başka türlü bir hal alacaktı…

O çaba şimdi var!

Ve ilginçtir,

O çaba, adanın nüfus çoğunluğu Müslüman olarak bilinen bir yarısında sürüp gidiyor!

Galiba,

Birçok defalar kurtulan birileri varsa,

O da adanın Hıristiyan ahalisidir!

10/03/2018 13:03
Bu habere tepkiniz:
Habersiz kalmamak için Telegram kanalımıza katılın
ad
ad
TAGS: Sisli Geçmiş…, Ahmet Okan
MANŞETLER

HK Ahmet Okan

© 2024 Haber Kıbrıs Medya Danışmanlık ve Matbaacılık Ltd.