NEDİR AMA BU YENİ DEVLET KURMA İSTEĞİ? HANGİ ALANDA BİZİ İLERİYE GÖTÜRECEK? DEVLET BAŞKANI KİM OLACAK? ERSİN BEY Mİ; TAHSİN BEY Mİ?

BİLİM, DEMOKRASİ, İNSAN HAKLARI, ÇAĞDAŞLAŞMA, KENDİ AYAKLARI ÜZERİNDE DURMA TARTIŞMASI YOKSA; GERİSİ BOŞ HAMASETTEN FAZLASI DEĞİL…

Dünya yangın yeri, memleket ise cehennem. Acılarımız büyük, yönetme yeteneğimiz yok; icraat desen ara ki bulasın. Resmen dip noktasındayız ama itibardan da tasarruf etmiyoruz. Kamu kaynakları har vurup harman savruluyor, tam bir mirasyedi hovardası

Kamu yapısı topluma hizmet vermiyor. Var olan yasalar uygulanmıyor, anayasa bile delik- deşik ediliyor. Çürüyen sadece binalarımız değil, koskoca bir mücadele ile geldiğimiz bu noktada, geleceğimiz de, ruhumuz da, inancımız da resmen çürüyor

Okullarımız her açıdan sorunlar yumağı. Öğrenci profili hızla değişiyor. Öğretmen arkadaşların okuttuğu KKTC vatandaşı sayısı yüzde 30’lara geriledi. Verilen emeğin yarısı boşa gidiyor, ülkeye akademik bir geri dönüşü yok. Resmen kontrolsüz bir şekilde çoğalıyoruz

Akıl yok, mantık kalmadı, politika yok, vicdan kalmadı… Sağlık ve eğitimde ciddi bir kaos var, hem kaynak yok, hem varolan kaynaklar doğru kullanılamıyor. Kamu maliyesi kevgire döndü, maaş ödeme dışında bir fonksiyonu kalmadı. Bu anlamda da dipteyiz

Neden yazıyorum bunları? Ülkeyi yönetenlerin makamlarının da gereği olarak, ciddi sorumlulukları var. Hem vatandaşa karşı, hem tarihe karşı. Bizde, sorumluluk ve yönetme dışında her şey var. En çok da şimdi. Kaos var, ama kavganın şekli farklı

Dün de parlamentoda kavga vardı. Muhalefet ve iktidar arasında. Birinci konu KKTC’de kurulan ve topluma da güven veren yapı denetimi konusu. İkincisi ise KKTC’nin isminin değişip değişmeyeceği. Birinci konu önemli, sabaha kadar devam edebilir, ya ikincisi?

Nerden çıktı bu KKTC isminin değişmesi mevzusu. Kıbrıs Türk Devleti ismi, Annan Planı’nda da yer alıyordu. O dönem “hayır” cephesinin iki meşalesi, şimdi Cumhurbaşkanı ve Dışişleri Bakanı. Adeta isim değiştirmek için yarışıyorlar. Neden? KKTC’nin suyu çıktı? Hani şaka olsun diye kurulmamıştı?

Oysa hizmet kalitesinde, yönetim anlayışında, demokrasi geleneğimizin gelişmesinde, kamunun daha iyi hizmet vermesinde, vatandaşın huzurunda ve elbette refahında yarışmak daha doğru değil mi? İsmi değişse ne olacak? Böyle hizmet verecekse, adının önemi yok

Yapı denetimi konusunda ise, adeta bu ülkenin bilim insanları, mimarları, mühendisleri dövülmek isteniyor. Kurulu bir sistemi, geliştirmek yerine, onu yok etmek için adımlar atıldı. Deprem nedeniyle şimdi geri çekildi hükmet. Ama bunu düşünmüş olmaları dahi can acıtıcı…

Velhasıl, ne kadar boş şey varsa, onunla zaman kaybediliyor. Bu ülkenin hızla bilim üreten, alt yapısı güçlü, nüfus akışını kontrol edecek, hizmet kalitesini artıracak, ayakları üzerinde duracak, daha çok üretecek, demokrasiye daha çok sahip çıkacak bir yapıya evrilmesi lazım, ötesi boş hamasi tartışma.