100 yıl önce ilanla eş buldular! İstekleri kurşun yarası ve saz çalması

ads ads ads ads
17/09/2022

ads
100 yıl önce ilanla eş buldular! İstekleri kurşun yarası ve saz çalması

Evlenmek için uygun eş adayı bulabilmek adına gazete ve dergilere ilan verme yöntemine günümüzden 100 yıl önce, Osmanlı döneminde de başvuruldu. Hem kadınların hem de erkeklerin büyük beklentilerle verdiği bu ilanlarda yer alan birbirinden ilginç ifadeler ise bambaşka bir gerçeği gözler önüne serdi.

İki insanın hayatını birleştirip yeni bir hayata adım atmasına vesile olan evlilik kurumu tarihin her döneminde önemli bir role sahip oldu. Evlilik günümüzde sosyal ortamlarda kişilerin birbirini tanıyıp anlaşması üzerine şekillense de bundan 100 yıl önce durum biraz farklıydı. Özellikle II. Meşrutiyet dönemi ve Cumhuriyet'in ilk yıllarında uygun bir eş adayı bulmak için gazete ve dergilere ilan vermek çok işlevsel bir yöntem olarak kullanılıyordu.Evlenmek isteyenler gönüllerinden geçen eş adaydan bekledikleri özellikleri bu ilanlar vasıtasıyla duyuruyorlardı.Verilen ilanlarda yer alan ifadeler ise oldukça dikkat çekiciydi. Kimisi müstakbel 'zevc'inin bir saz çalmasını, kimisi ressam olmasına laf etmemesini, kimisi kadınlı erkekli sohbet ortamlarına çekinmeden eşlik edebilmesini, kimisi de çok güzel olmamasını istiyordu.

Peki bu ilanlar evlenmek için ne derecede önemliydi, pek çok kişi neden gazete ve dergilere ilan verdi? Akademisyen ve yazar Dr. Elif Mahir Metinsoy bu ilanları dönemin bir ihtiyacı olarak yorumlamak gerektiğini iletti. Osmanlı'da daha farklı bir sosyal yapı olduğunu unutmamak gerektiğini belirten Metinsoy, "II. Meşrutiyet'le birlikte kadınla erkeğin bir arada olduğu ortamlar gitgide arttı. Ancak görücü usulü evlilik bugüne oranla daha yaygındı. Dolayısıyla kadınla erkeğin birbirini göremediği bir ortamda spesifik olarak isteklerini dile getirmeleri, kendi arzu ettikleri eş profilini bulmaları da hiç kolay olmadı. Bu tür evlilik ilanlarının da bir tür ihtiyaçtan dolayı doğduğunu düşünüyorum" ifadelerini kullandı.

'SAVAŞTA KURŞUN YARASI ALMIŞ OLSUN'

İlanlarda dikkat çeken başka bir detay ise kadınların dil bilmesinin, resim ve müzikle ilgilenmesinin, iyi bir eğitim almasının istenen özellikler arasında olması. "Günümüzde olduğu gibi farklı görüşten, farklı düşünce ve inanıştan insanlar kendilerine daha uygun gördükleri eş adaylarını bulabilmek için daha farklı ayrıntıları ortaya koyuyorlar.Sadece dil bilmek değil bir musiki aleti çalabilmek, belli bir düzeyde gelir sahibi olmak, kaşının, saçının ve gözünün rengi, hangi aileye mensup olduğu, hangi işi yaptığı, ne kadar dindar ve ne kadar milliyetçi olduğu, Batı kültürüne yakınlığı gibi spesifik şeyleri mümkün olduğunca ilanlara yansıtmaya çalıştılar" yorumunda bulunan Metinsoy, insanların böyle detaylarla aradıkları kişiye ulaşmaya çalıştıklarını belirtti. Öyle ki eşlerinden dindar olmasını, savaşta kurşun yarası almış olmasını, daha vatansever biri olmasını bekleyenlerin verdiği ilanların da bulunduğuna dikkat çeken Metinsoy, bunların toplumun değil kişinin özelini yansıttığını vurguladı.

Elif Mahir Metinsoy ilanlarla birlikte Osmanlı'da yaygın olan görücü usulü evlilikten uzaklaşıldığını, bireylerin kendi ihtiyaçları doğrultusunda görerek, iletişim kurarak eşlerini seçtiğini ve bu ilanların da yeni oluşan aile düzeni için bir adım olduğunu ekledi.

'FRANSIZ DEĞİL ALMAN KADINI GİBİ OLMALI'

İlanlarda evlenmek isteyen erkeklerin bir bölümünün, iyi eğitim almış bir kadınla yuva kurma isteğinin yer aldığını ifade eden Dr. Elif Mahir Metinsoy, “Ancak eğitim aldıkları halde Batılı bir kadın gibi değil evlerinin idaresini bilen, iyi çocuk yetiştirebilecek, aile kurabilecek bir tipoloji yaratılmaya çalışıldı. Hatta benim üzerine çalışma yaptığım 'Türk Kadını' adlı dergide 'Batılı kadına özenilecekse de özenilecek kadın Fransız kadını değil de Alman kadını olmalıdır' diye bir ifade geçiyor. Çünkü Almanların daha çalışkan, ailesine düşkün ve çocuklarına bakan bir kadın tipi olduğuna dair birtakım düşünceler var" diye konuştu.

Cumhuriyet'in büyük travmalarla kurulduğuna vurgu yapan Dr. Metinsoy, çok fazla insanın dul kaldığına hatta birçok insanın canını, uzvunu, ailesini ve ekonomik gücünü yitirdiğine dikkat çekti. Bu sebeple toplumun bir toparlama içerisinde olduğunu, aile yapısının güçlendirilmek istendiğini, Medeni Kanun'da da amaçlananın bu olduğunu söyledi. "Birden fazla evlilik Osmanlı'da yasak olmamakla birlikte çok yaygın bir uygulama da değildi. Genel olarak buna gücü yetebilenler başvuruyordu. Dolayısıyla aslında pratikte çok büyük bir şey değişmiyor. Toplumun savaştan sonra Cumhuriyet ile birlikte toparlanma ihtiyacı çok fazla" şeklinde konuşan Metinsoy, ilan verenlerin sadece eğitimli okuryazar kesim olmadığının da altını çizdi.

Kaynak: Milliyet

17/09/2022 20:41
Bu habere tepkiniz:
Habersiz kalmamak için Telegram kanalımıza katılın
ad
ad
TAGS: 100 yıl önce ilanla eş buldular! İstekleri kurşun yarası ve saz çalması
MANŞETLER

HK TÜRKİYE

© 2024 Haber Kıbrıs Medya Danışmanlık ve Matbaacılık Ltd.