1+1 daire 35, 2+1 daire 50 bin sterlin, kim nasıl barınacak?
22/09/2022









Hüseyin Ekmekci
Son dönemlerde peşi sıra yaşanan olaylar, istikrarsızlık, sürekli hükümet değişimi, kurumlardaki istikrarsızlık, ülke yönetiminde iki ileri bir geri atılan adımlar geleceğe dair umutları da yok edip götürüyor. İnsanın üzülmemesi elde değil
Özellikle ekonomik yıkım, artık daha da iyi hissediliyor. Türkiye medyasındaki saçma sapan değerlendirmelerle ekonomiyi iyi gösterme çabaları, burada sökmüyor. Türk Lirası hızla değer kaybederken, KKTC halkı da daha da fakirleşiyor
Türkiye’de piyasayı TL üzerinden dengeleme çabaları, burada aynı etkiyi vermiyor. Türkiye’de alınan tedbirlerle bir nebze olsa da, en azından beslenme ve barınmada bir denge sağlanabildi. Bizim ülkemizde her şey sterlin üzerinden fiyatlanıyor
Elbette, kamu çalışanı bir nebze olsa da enflasyona karşı korunuyor. Ancak, eskiden bir kamu emeklisi, emeklilik tazminatı ile 2 daire alıp, çocuklarına veriyordu, şimdi? Kısacası, memleket 8- 10 zenginden ibaret değil. Bunların tamamı ciddi sorunlar
Kamu, maalesef halka doğru hizmet veremiyor. Devlet, her alanda vergi, ödemeyene de ciddi cezalar öngörürken, kendi veznelerinde bir istikrar sağlayamaması akıl alabilir gibi değil. Düşünün, elinizde para, devletin kapısında muhatap bulamıyorsunuz
Kamuda düzen kalmadı. Sil baştan, her şeyin yeniden dizayn edilmesi gerekiyor. Okullarda hademe var, iş yaptıramıyorsunuz, kapılarda bekçi var, iş yaptıramıyorsunuz, cezaevi var, taşınamıyorsunuz, yol var, çukurunu dolduramıyorsunuz…
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, BM Genel Kurulu’nda KKTC için tanınma çağrısı yaptı. Elbette yeni bir evre ve önemli bir çağrı. Peki, bu tanıma çağrısına karşılık, bizim “tanınma” isteğimiz var mı? Hazır mıyız?
UBP Milletvekili Resmiye Canaltay, bu konuda net ve kısa konuştu: Sayın Erdoğan’ın çağrısı yerinde ve gurur verici. Peki bizim tanınma gaylemiz var mı? Biz tanınmak için ne yapıyoruz? Biz tanınmak için ülkemize sahip çıkıyor muyuz? Her şeyden önce siyasette ve kamu yönetiminde istikrarı sağlamak gerek
Hükümet, attığı adımlarla sorun çözmek, adım adım ilerlemek zorundayız. Atılan ya da cesaret edilemediği için atılamayan adımlar nedeniyle ülkeyi ikide birde kaosa sürüklemenin anlamı yoktur. Hükümet, kararlı adım atacak, insanı ise sürüklenmeyecek
Emirnamenin kaldırılması noktasında hükümet, iş dünyasını yüz üstü bıraktı. Herkesin planı, borçlanması, istihdamı ve elbette ürettiğinin karşılığında yeni yatırım planları bellidir. O bölgede artık geri dönüş yoktur, yapılması gereken sorunsuz bir alt yapıya kavuşmayı sağlamak…
Bölgeye dünyanın 150 ülkesinden alıcılar gelmekte, yılın belli dönemi mal sahipleri, gerisinde kiracılar 12 ay tatil yapmakta, ülkeye de ciddi anlamda fayda sağlamaktadır. Hükümet, bölgeyle alakası olmayanları değil, bölgede kök salanları dinlemek zorundadır. Gerisi çevre ve alt yapı ile alakalıdır
Elbette bu yapılaşmanın bir doyum noktası vardır. Nihayetinde İmar Planı bunun içindir. Emirname ile, yasaklarla ekonomiyi şekillendirmek olası değildir. Hükümet, ekonomik aklı, çevresel yatırımlar ve mühendislik bilimi ile harmanlamak zorundadır
- Bir Anne Karanlıkta Pamuk Yakmak İsterken Çocuklarını Yaktı...
- Toplumun her noktasını yeniden inşa etmek gerekiyor
- Ahınan vahınan geçen günler değil ömrümüzdür
- Köşe başlarını tutanlar bu memleketi sevmiyor
- Yapayalnızız; ihale takipçilerinin umurunda bile değiliz
- Hükümet seyrediyor; çare düşünen var mı?
- “İki eliminan yaptım” gururu tarih oluyor
- Kamu Düzeni Çöktü, Hiç Bir Alanda Kaliteli Hizmet Alamıyoruz
- Hangi vicdanla halkın arasına karışacaklar, çok merak ediyorum
- Belediyeye ödediğimiz vergiler asgari ücrete endekslendi
- TÜM YAZILARI için tıklayınız