Ali Baturay: Anketteki Yüzde 62 hayatından memnuniyet: “Eh işte ölmeyecek kadar idare ediyoruz” demektir

Ali Baturay'ın kaleminden...

ads ads ads ads
20/02/2020
HK

ads
Ali Baturay: Anketteki Yüzde 62 hayatından memnuniyet: “Eh işte ölmeyecek  kadar idare ediyoruz” demektir

Eurobarometer’in araştırmasında Kıbrıslı Türklerin mutluluk oranı yüzde 62, Kıbrıslı Rumlarınki ise yüzde 89 çıktı ya, vatandaşlar soruyor bana “Bu iyi bir şey mi?” diye. “Neden, size iyi gibi mi geldi?” diye ben de karşı sorular soruyorum vatandaşlara. Kimisine göre Rumlarla karşılaştırdığımızda kötü ama sonuçta 62 geçer bir not olduğundan, geçer not aldığımız için de iyi…

   Benim anket değerlendirme uzmanlığım yok… 62 geçer not olsa bile çok yüksek bir rakam değil. Avrupa ülkeleri içinde Bulgaristan halkı yüzde 54, Yunanistan halkı ise yüzde 52 yaşamından memnun ve biz onlardan önce sondan üçüncü geliyorsak, bunu bir başarı olarak görmek mümkün değil.

  Avrupa ülkeleri içinde hayatından memnuniyet anketinde, Danimarka yüzde 97 ile birinci, Hollanda yüzde 96 ile ikinci, İrlanda yüzde 94 ile üçüncü gelmişken, Kıbrıslı Rumlar yüzde 89’ken, bizim yüzde 62 düşüktür tabii ki…

   Kıbrıslı Türklerin önceki yıl yüzde 60 olan yaşamından memnuniyet oranı yüzde 62’ye çıkmış… 2018’in ekonomik kriz yılı olduğunu düşünecek olursak, bir sonraki yılın yüzde 2’lik artış göstermesi normal.

   Genel olarak birçok kişi, Kıbrıslı Türklerin hayatından memnuniyet oranının daha düşük çıkması gerektiğini söylüyor. Evet okuldaki geçer not değerlendirmesi üzerinden bakan birçok kişi sanki de bir sınav oldu da notumuz “F” değil de, “D” geldi gibi davranıyor.

    Anketçiler öyle bir değerlendirme yapıyor mu bilmiyorum ama aslında öyle düşünecek olursak bile 60 ya da 62 yüksek bir not değil. Sınıfta kalma notunun bir tık üzeri. Yani karşılığı “D” olan bir nota iyi diyemeyiz. Yani sınırda geçtik demektir. Hatta üniversitede notlarınız hep “D” olursa ortalamanın altında kalır, bazı dersleri tekrar almak zorunda kalırsınız.

    Aslında Eurobarometer’in anketi üç aşağıya beş yukarıya bizi yansıtıyor. İdare ediyoruz yani, çok iyi değiliz, ölmeyecek kadar yaşıyoruz. Vasat bir yaşamımız var demektir. Elbette bakış açısına göre değişebilir, etrafımıza, ülkedeki sorunlara baktığımızda puanın daha düşük olması beklenebilir ama “eh işte, bir şekilde idare ediyoruz”un karşılığıdır bu not…

     2011- 2013 dönemini derin krizler altında geçiren Kıbrıslı Rumların, yeniden ayağa kalkıp 2019 yılında yaşamından memnuniyet anketinde yüzde 89’luk bir rakama ulaşması gerçekten başarıdır… Zaten iki topluma baktığımız zaman onların hayatının bizden daha rahat olduğunu görmek mümkün. Kıbrıslı Rumların devletinin dünya tarafından tanınır olması bile onlara artı, bizim yaşadığımız engeller, olumsuzluklar, tanınmamışlık da bize eksi olarak yansımaktadır.

     Kıbrıslı Türklerle, Kıbrıslı Rumları karşılaştırdığımızda bana yığınla gerekçe gösterilebilir, Avrupa Birliği avantajı söylenebilir, aldığı dış desteklerden falan bahsedilebilir. Bunların söyleneceğini biliyorum, mutlaka onların bizden fazla avantajı var ama Kuzey Kıbrıs’ı biraz daha iyi yönetebilsek, kaynakları daha iyi kullanabilsek, üretime daha fazla önem verebilsek, her alanda denetim yapmayı başarabilsek, kayıt dışılığı önleyebilsek, sosyal devlet olmayı başarabilsek, tanınmamışlığın ardına saklanıp toplum yararına olmayan olumsuz işlerle uğraşılmasına izin vermezsek, durumumuz daha iyi olabilirdi.

     Yapmadık, yapamadık… Tüketim toplumu dizaynı kuruldu, sonsuza kadar Türkiye’den para akacağı ve bizim de bununla idare edeceğimiz sanıldı. Gelinen noktada bunun böyle gidemeyeceği anlaşıldı. Kaldı ki yıllar boyu gelen paralar da doğru kullanılmadı, Kıbrıslı Türkler bu parayı alıyor diye de Türkiye’den her kafası kızan bizi aşağıladı, onurumuzu kırdı, kendimizi değersiz hissetmemize neden oldu. Sonuç olarak o parayı gönderen memnun değil, parayı alanın da onuru kırılmış, durumu da çok iyi noktaya gelmemiş…

    Yani notu düşük bulanlara da, yüksek bulanlara da diyeceğim o ki; Eurobarometer’in yüzde 62’si “Eh işte ölmeyecek kadar idare ediyoruz” demektir. Buna sevinilmez tabii ki üzülmek gerekir. Biraz da adalı hoşgörüsü ve rahatlığıyla “Eh işte idare ediyoruz” diyoruz ama hak ettiğimiz ölmeyecek kadar idare etmek değil, çok daha iyisidir. Zorla giden, vasat bir hayatı değil, çok daha iyisini hak ediyoruz. Tabii bunu ülkeyi yönetenlere ve “olumsuz sürer durumdan” faydalananlara anlatmak da çok zor maalesef…

20/02/2020 17:21
Bu habere tepkiniz:
Habersiz kalmamak için Telegram kanalımıza katılın
ad
ad
TAGS: Ali Baturay, haber, kıbrıs, kktc, Anketteki Yüzde 62 hayatından memnuniyet: “Eh işte ölmeyecek kadar idare ediyoruz” demektir
MANŞETLER

HK KIBRIS

© 2024 Haber Kıbrıs Medya Danışmanlık ve Matbaacılık Ltd.