Aşurenin malzemesini abartmayın çünkü...
19/09/2018
Türkiye Gıda ve Beslenme Derneği Başkanı Prof. Dr. Funda Elmacıoğlu, aşurenin ete yakın protein içerdiğini söyledi. Besleyici değeri çok yüksek olan aşurenin yapılırken malzemesinin abartıldığına dikkat çeken Prof.Dr. Funda Elmacıoğlu, "Aşureye ne kadar çok kuru meyve katarsanız o kadar çok amino asitlerin vücuda alınmasını engellersiniz. O yüzden nohut, fasulye, bakla, kuru incir, kayısı, üzüm, kuş üzümünü de katıp abartmaya gerek yok. Ayrıca, büyüme ve gelişme çağında olan gençlerin aşureyi ha
Uzmanından öneri: Aşurenin malzemesini abartmayın çünkü...
Türkiye Gıda ve Beslenme Derneği ve İstinye Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü Başkanı Prof.Dr. Funda Elmacıoğlu, Muharrem ayının ritüeli olarak kutlanan bolluk ve bereketi simgeleyen aşure gününe yönelik açıklamalarda bulundu.
Muharrem ayında tutulan orucun sona ermesiyle birlikte ikram edilmeye başlanan aşure, çevredeki insanlara dağıtılmaya başlanır. İslam'a göre Muharrem ayının onuncu günü Hz. Nuh, Büyük Tufan'dan sonra karaya ayak bastığında elinde kalan son malzemelerle bu tatlıyı yapmıştır. Belli bir tarifi olmayan aşure bölgelere göre farklılık gösteriyor.
'BAKLİYATLARI MUTLAKA BİR GECE ÖNCEDEN SUDA BEKLETİN'
Aşurenin amino asit zengini bir tatlı olduğunu belirten Prof.Dr. Funda Elmacıoğlu, "Bazı bölgelerde fasulye, nohut, bazılarında ise fasulye, nohut, bakla kullanılıyor. Mutlaka içerisine bir miktar buğday konulur, kuru meyveler de bölgelere değişiklik gösteriyor. Besleyici değeri çok yüksek, ete yakın protein içeriyor. Aşurenin içine katılan kuru baklagiller bir gece önceden mutlaka ıslatılmalıdır" diye konuştu.
'BUĞDAY KOYUNCA NİŞASTAYA GEREK YOK'
Aşurenin içerisinde buğday koyuluyorsa nişastaya gerek olmadığını söyleyen Prof. Dr. Elmacıoğlu, "Çünkü buğday nişastası bol bir tahıl ürünüdür. Vücudumuzda büyüme, gelişme, onarım için gerekli olan amino asitleri aşure ile bir anda alabiliyoruz. Dolayısıyla böyle bir tatlı geleneği dünyada başka hiçbir ülkede yok" dedi.