Başbakan Faiz Sucuoğlu, hızla güven tesis etmek ve bu halka gelecekle ilgili umut vermek zorundadır. Kabine içerisindeki uyumu sağlamak, halkın Rafah seviyesini, ülkenin demokrasisini yukarıya çekecek adımlar atmak boynunun borcudur. İhtiyacımız olan budur

Sürekli olarak, Başbakanı “yalancı” çıkaracak, bir ileri, iki geri adım atar pozisyona sokacak durumlar yaşıyoruz. Elektrik zammı, belediyeler reformu, içkiye uygulanan fon son bir haftada buna örnek gösterebileceğimiz gelişmeler oldu. Soru; “Bu ülkeyi kim yönetiyor?”

Elektrikte indirim yaşanmadı. Yaşanmadığı gibi, ortaya 5 Mayıs 2022 tarihi atıldığı için tahsilat durdu. Veznelere para akmıyor. AKSA’nın alacağı 1 milyar TL’yi geçti. Teknecik için her yakıt gemisi en az 7 milyon dolar. Diğer ihtiyaçlara hiç girmiyorum bile.

İçkide uygulanan fon, başbakanın “azalacak” demesine rağmen aynen devam ediyor. Bu konuda da hükümet içerisinde bir uzlaşı yok. Bakanlar Kurulu onayı ile uygulanan fon, halkın tepkisi ile Başbakana geri adım attırdı ama maliye yeni oranları açıklamadı, zamlı tüketiliyor

Belediyelerle ilgili reform ise, UBP’yi resmen böldü. Bir tarafta mecliste neredeyse dayak yiyecek duruma sokulan UBP milletvekilleri, diğer tarafta belediyesini kapattırmak istemeyen başkanlar. UBP ile UBP karşı karşıya geliyor, bu sürecin de lideri yok

En son örnek Serdarlı. Hafta sonu Serdarlı’da yapılan eylemde UBP

Mağusa İlçe Başkanı da yürüdü. Kafalar hayli karışık belli ki. Aynı ilçe başkanı, Serdarlı’nın bağlanacağı Geçitkale’ye de talip. Dedim ya, genel merkez başka, belediye başkanları başka, ilçe başkanları başka, vekiller başka…

Aslında yukarıda verdiğim üç örnek ülkenin özetidir. Kararsızlık. Adım atamama. Yönetmesi gerekenlerin iradesizliği. UBP’de ölen parti içi disiplin ve devam eden lider boşluğu. Bunlar bir araya gelince, UBP iktidar olsa da erk sahibi olamıyor, kötü tablo ortadan kalkmıyor

Yakın geçmişe bir bakalım; doğrudur demiyorum ama örnek veriyorum. Bir maliye bakanı, hayat pahalılığı vermedi, 6 aya öteledi, emeklileri maaşlarından vergi kesti. Ercan’ı özelleştirdi, Başbakan da arkasında durdu. sonuç: o isim Ersin Tatar’dı ve geldi Cumhurbaşkanı oldu

Yani, siz eldeki imkanlara göre doğruları yapacaksanız. Anayasadan ayrılmayacaksınız. Bu zor günlerden halkı düzlüğe çıkaracaksınız, gerisine sandıkta halk karar verecek. Herşeyden önce bu hükümetin karar vermesi gereken belli: Kriz hükümeti mi? İcraat hükümeti mi? Her ikisi mi?

Faiz Sucuoğlu Başbakan olduğunda, eldeki imkanları bilmiyor muydu? Kamunun kaynağını, gelirini, giderini? Bakan yaptıklarının liyakatını, yeteceğini? Eğer, sadece dengeler üzerinden yürümeye çalışırsanız, o denge bir yerde bozulur, kafa üstü yere çakılırsınız

Başbakanla, Maliye Bakanı arasında adı konmamış bir kavga var, devam ediyor. Ülke için zaman kaybı. Birlikte çalışıp- çalışmamaya karar verecekler. Başbakan indirim açıklayacak ama yürürlüğe girmeyecek? Var mı böyle bir dünya? Ya bakan gidecek, ya hükümet…

Bunu ben demiyorum ama, her ortamda Başbakan söylüyor. Cuma gününden beridir UBP kulislerinde kaynayan kazan bu. Sonuç? Memleket gene yangın yeri. Her şey ateş pahası, vatandaş alım gücünün düştüğünün farkında, işletmeler çaresiz, sabah akşam maliyet hesabı yapıyor

Ülkede UBP dışında bir hükümet alternatifi yok, UBP olmadan da hükümet kurulamıyor. 24 milletvekili ile UBP alternatifsiz. Başbakan bu gücü halkın faydasına kullanmak zorundadır, zira resmen kurtuluş savaşı veriyoruz. Üstelik ekonomik olarak da yapayalnız bırakıldık

Ekonomik Protokol gündemde. İçerisinde hayat pahalılığın kaldırılmasına spor koordinasyon ofisinin açılması gibi, geçmişte ciddi sokak eylemlerine sahne olan maddeler de var. Zor bir dönem bizi bekliyor. Altından kalkamayacağımız bir ekonomik kriz devam ediyor