Bir kentin halkının kendi kendini cezalandırmasına acı bir örnek

ads ads ads ads
07/08/2021

ads

Ali Baturay Ali Baturay


Hatırlar mısınız bilmiyorum ama belediye başkanlarının seçildiği 2018’deki son yerel seçimlerin sonuçları biraz da şaşkınlıkla karşılanmıştı.

   Hatta gazetelerde haber bile olmuştu, köşe yazarları değinmişti ortaya çıkan sonuçlara.

   Peki neydi şaşırtan bazı kesimleri? Ne olacak, resmen başarısız, tartışılan bazı belediye başkanları yeni dönemde yine seçilmişti.

   Başarısız olanlar da vasat olanlar da yeniden başkan olmuştu.

   2018’deki seçimlerde çok az değişiklik olmuş, neredeyse tüm başkanlar yeniden kazanmıştı.

   Hayret bir şey değil mi? Evet hayret edenler de olmuştu, “KKTC halleri” deyip normal karşılayanlar da…

    Peki neden böyle olmuştu? Mevcut başkanların karşılarına çıkarılan adaylar yeterince güçlü değil miydi?

   “Güçlü ne demek?” diye sorabilirsiniz? Yani toplum tarafından kabul gören, fazlaca sevilen ya da “popüler” de diyebilirsiniz…

   Belki bazı bölgelerde birkaç parti tarafından desteklendiği için rakiplerinin önüne geçmiş olabilir mi bazı başkanlar başarısız olsa da?

   Kim bilir belki de “gelen daha kötü olur mu?” diyerek vasatla idare etmeyi tercih etmiştir bazı kentlerde halkımız…

   Belki de bazı bölgelerde, genel seçimlerde olduğu gibi “seçim rüşvetleri” etkili olmuştur…

   Hepsinden de biraz olabilir ama başarısızı seçip kendi kendini cezalandırma, gerçekten de araştırılması gereken bir durumdur.

   Maalesef seçimlerde “kötüyü seçenler”, o kötüyü seçmeyen kesimi de yakıyor…

   Mesela çok başarısız olan UBP-DP-YDP koalisyonunda yer alan partilere hiç oy vermeyen vatandaşlar, verenlerle birlikte kötü yönetimden nasibini alıyor.

    Milletvekili seçtiğimiz genel seçimlerde vatandaşların çoğunluğu takım tutar gibi gidip kendi partisine oy veriyor, böyle yapmak da hata ama bunu bir yere kadar anlayabiliyorum, bu konuda ülkemiz muhafazakarlaşmış durumda ama yerel yönetimlerde bunu anlayamıyorum.

   Sen o kentte yaşıyorsun ve belediye başkanın başarısız, hizmetlerden memnun değilsin, neden kendi kendini cezalandırma pahasına gidip ona oy veriyorsun ki?

   Değil partilim, iki gözümün biri olsa ben kentimde başarısız olan belediye başkanına gidip de oy vermem, herkesin de böyle yapması gerekir.

   Başarısızlığı kanıtlanmış kişiler ve partilere göz göre göre gidip oy vermeyin, oy verip de ondan sonra ah- vah çekmeyin.

    Konuyu Mağusa Belediyesi’ne getirecektim… Mağusa Belediye Başkanı, geçen dönem başarısız bir tablo ortaya koymuştu, kendinden önceki başkanı aratmıştı…

    Ne belediyenin mali yapısında, ne kentin temizliğinde, ne çevre düzenlemesinde, ne diğer beledi hizmetlerde, ne istihdamda daha iyiydi… Tümünde de eskisinden daha kötü bir belediye vardı Mağusa’da…

     Personelini ödemekte de piyasaya ödemelerde de zorlanan, sürekli borçlanarak ekonomik akıldan yoksun bir şekilde belediyenin ve kentin geleceğini riske atan, gözü kapalı partizanca istihdamlar yapan bir belediyeye dönüşmüştü Mağusa…

    Disiplin kelimesini pek sevmem ama Mağusa’nın yeni başkanıyla kentte adeta disiplin kaybolmuştu, sanki bir şeyler değil, çok şeyler ters gidiyordu…

    Mağusa Belediyesi’nin ekonomik akılla yönetilmediği, Sayıştay raporlarına bile yansımıştı.

    Böyle bir başkan nasıl olur da seçimde yeniden kazanabiliyordu? Elbette onun karşısındaki partilerin de kendini sorgulaması gerekir ama esas Mağusa halkı kendi kendini sorgulamalıdır.

    Mağusa Belediyesi “mali yetersizlikleriyle” bugünlerde yine gündemde…

    Maaşlar geç ödeniyor, ek mesailer ödenemiyor/ geç ödeniyor, emekli olanlar tazminatlarını alamıyor…

    Belediyeden emekli olan 9 kişi bir yıla yakın bir süredir kıdem tazminatlarını alamıyor.

    Maddi manevi mağdur olduğunu söyleyen bu kişilerden bazıları yargıya da başvurmuş durumda.

    Emekli olan kişiler, durumlarını anlatmak için belediyeye gidiyor ama başkanı dahi göremiyormuş…

     Belediye maddi olarak kötü duruma düşünce, kente hizmet anlamında da yetersiz kalıyor. Gerçi mali durumu bu kadar kötü olmadan da bu başkanla Mağusa geçmişini aramaya başlamıştı…

    Bir zamanlar örnek gösterilen, başka kentlerde yaşayanların gıpta ettiği, birçok belediyenin örek aldığı Mağusa Belediyesi’nin düştüğü duruma bakar mısınız? Tam bir iflas hali…

    Mağusa’yı her yazdığımda bazı kişiler bana mesaj yazıp ya da arayıp, “Müstahaktır bu kent insanına, bile bile yeniden seçtiler aynı başkanı. Daha beter olalım” diyorlar…

   Öyle de olmasın tabii. Daha beter olmasın… Mesela çocukluğu, gençliği, orta eğitimden üniversiteye kadar eğitim yılları bu kentte geçen birisi olarak ben Mağusa’nın durumuna üzülüyorum ve beter olmasını istemiyorum ama Mağusalının neden başarısız başkanda ısrar ettiğini anlamıyorum…

    Gelecek yıl yerel seçimler var… Göreceğiz bakalım vatandaşlar başarıya mı oy veriyor, yoksa başka şeyler mi etkili oluyor? Mağusalı üçüncü kez aynı başkanı seçer mi?

     Belediyelerle ilgili değişiklik yasa tasarısında belediye başkanlarının hataları, ihmalleri, istismarları için hapis de dahil çok ağır şartlar var. Mevcut belediye başkanları buna şiddetle itiraz etti, “Milletvekilleri iktidara gelip de bakanlık yaparken kendileri için uygun görmedikleri ağır şartları neden belediye başkanları için istiyor” dediler.

     Evet, o değişiklik yasa tasarısında şartlar çok ağır ama şimdiki durum da “çok keyfi”, “yapanın yanına kalır modeli”, “istismara çok açık” ve mutlaka bir bedelinin olması gerekir.

     Bir özel şirkette çalışan müdür, şirketi batırırsa orada tutarlar mı onu, hesabını da sormazlar mı? Peki tıkır tıkır işleyen bir belediyeyi batıranın cezasının olmaması doğru mudur?  

   

07/08/2021 22:37
Bu habere tepkiniz:
Habersiz kalmamak için Telegram kanalımıza katılın
ad
ad
TAGS: ali baturay, haber, kıbrıs, kktc, yorum, yazı, kıbrıs haberleri
MANŞETLER

HK Ali Baturay

© 2024 Haber Kıbrıs Medya Danışmanlık ve Matbaacılık Ltd.