Birilerinin de Artık Sosyal Adaleti, Eşitliği Sağlaması Gerekiyor
29/02/2024
Hüseyin Ekmekci
ÜLKE GENÇLERİ BU COĞRAFYADA DOĞDUĞU İÇİN LANET EDER KONUMA GELDİ… İNSAN KENDİ REFAHI İÇİN BAŞKASINA ZULMEDER Mİ? GENÇLERİN HAKKINI KİM KORUYACAK?
BİRİLERİNİN DE ARTIK SOSYAL ADALETİ, EŞİTLİĞİ SAĞLAMASI GEREKİYOR. CUMHURBAŞKANI VE BAŞBAKANIN ÖNCELİKLİ GÖREVİ BU OLMALI
Her kim ki adaletsizliğe uğrar, her kim ki adaleti sağlamakla yükümlü olmasına rağmen sessiz kalır, her kim ki hakkı olanı alamaz ve hakkının yendiğini hisseder, yani bu coğrafyada durmadan hak yeniyor ya… Birileri hak yerken, birilerinin de mağduru ve mazlum kurması gerekir
Bu ülkede hakkı yenen gençlerin hakkını kim koruyacak? Takke düştü, kel göründü. Adaletsizlik o kadar çok büyüdü ki, bu ülkenin gençleri, bu coğrafyada doğdukları için lanet eder konuma geldi. Her noktadan adaletsizlik fışkırıyor
Ve öyle bir rahatlık var ki, insan olan, zerre kadar adalet duygusu gelişen utanıyor. İktidarın etrafında toplananlar her türlü yolsuzluğu yapabileceklerini zannediyor. Herkesin hakkını yiyebileceklerini zannediyor. Herkese kendi refahları için zulmedebileceklerini sanıyor
Yazının başında dedim ya çok meşhurdur: dünyada adaletin simgesi konumundaki ender figürlerden biridir Hazreti Ömer. Halife Hazreti Ömer, görevini yerine getirirken, lider olanın aynı zamanda adaleti de sağlamakla yükümlü olduğunu yaşatarak öğretmiştir…
Vatan şairi Mehmet Akif Ersoy, bir şiirinde Hazreti Ömer’e ve onun aşıladığı adalet duygusuna şu dizelerde saygı duruşunda bulunmuştur: Fırat'ın kenarında bir kuzuyu bir kurt kapsa kuzunun hesabını Allah, Ömer'den sorar
Bizim ülkemizde, siyaseten lider olanlar, aynı zamanda adaletsizliği de yaratanlardır. Adam kayırma, torpil, yandaşa makam, akrabaya torpil hep siyasi liderliklerin önceliği olmuştur. Böyle bir ortamda adaletli olan kaybolmuş, Haklı olanlar bile hakkını aramaktan vazgeçmiştir
İstiyoruz ki polis bir suç bulsun, dava dosyalasın, savcılık polisin görüşüne katılsın, dava yargıcın önüne gitsin, adalet de yargıcın kararıyla sağlansın. Bizlere öğretilmiş çaresizlik tam da budur. Zannediyoruz ki adalet sadece mahkemenin kararıyla sağlanır
Oysa adalet dediğiniz şey, yaşamın her noktasında huzuru, güveni, eşitliği sağlayacak olan, aynı zamanda insani bir duygudur. Adalet duygusunu kaybetmiş siyasi liderler, toplumun birlik ve bütünlüğünü de ortadan kaldıran birer canavara dönüştüler
Bu ülkedeki gençlerin hakkını kim koruyacak? Anayasal kurumlar ne için vardır? Sandıktan çıkan güçlü liderler adaleti sağlamayacaksa, devlet ne için vardır? Böylesi bir tabloda herkesin kendini sorgulaması gerekir. Özellikle de siyasi liderlerin
Bu ülkede gençlerin hakkı yeniyor. Liyakat öldü. Adalet yok. Hak etmeyenler hak edenlerin amiri olmuştur. Yani ayaklar baş maalesef başlarda ayak pozisyonuna geçmiş durumda. Bu tabloyu yaratanlar, tam aksine adil davranması gerekenlerdir
Bu kadar rezilliğin ortasında halen daha bu ülkenin gençlerine zülm edilmesini seyretmek hiçbir siyasetçiye yakışmaz. Haksızlığın üzerine gitmesi gerekenler, tam aksine haksızlığı yaratan ve savunanlardır. Bu ülkenin gençleri, kimden medet umacak?
- Düğümü başsavcı çözecek
- Keşke bu krizden toplumun faydasına en geniş uzlaşı çıksa…
- İktidarda herkes bir hesap peşinde
- Ayıp üstüne ayıp, rezalet üstüne rezalet yaşandı durdu dün mecliste
- İyi bir yönetim adaletli ve liyakat sahibi kadrolarla olur
- İletim alt yapısı çöktü, üretim ise çağ dışı
- Türkiye Kıbrıs arası 70 kilometre, proje maliyeti 500 milyon dolar civarı…
- Kurultay bitti ama taşlar yerli yerine bir türlü oturmuyor
- Bir neslin ömrü, doğruları söyleyip, yanlış yapanları savunmakla geçti, yeter
- Hükümetin ihaleler üzerinden oyunları devam ediyor
- TÜM YAZILARI için tıklayınız