Böyle havalar ve yalan

ads ads ads ads
11/03/2017

ads

Ahmet Okan Ahmet Okan


Aylardan Mart,

Dışarıda yağmur,

Kapı önlerinde gül damlası ve sardunyalar ıpıslak kuşların kanatları titrek,

Böyle zamanlardı Bedevi Pastanesinde camlar buğulu çaylar baharatlıydı hatırlarım,

Köşklü Çiftlikte YAK Kulübünün çardağı ahşaptandı yerine beton apartman dikilmezden önce,

Yel değirmenleri birbirine bakardı yıkılıp sökülmezden önce,

Bahçelerde narenciye ağaçları vardı sanırsınız memleket cennet,

Nereye gitsen nereye baksan her taraf mis kokmaktaydı…

Böyle zamanlardı haberler yine yalandı,

Yağmuru kısa sürecek güneş yine açacak,

Fakat vakit erken böyle mevsimlerde yağmurun tadını çıkarmak vardı…

Bir an dalıp gitmişim karşıda birkaç biber ağacı yapraklarında yağmur damlaları kristalleşmiş,

Bir Mart ayı havalar yağmura durduğunda ne düşünür insan bilemem herkese göre değişir,

Bir zamanlar bu eski Venedik şehrinde Musalla tabyası suya gömülürdü hisar altları ha keza,

Çocuktuk o hisar altlarında oynardık çamurlara bata çıka ayaklarımız ıpıslak,

Karşıda yazlık sinemalar henüz kapalı,

Gençlik pavyonları dolu,

Şeher tekmil yağmur altındaydı,

Kulaklarımızda kül rengi bulutların türküsü,

Kızlar boy aynalarında kaşlarını almakta nasıl olsa yağmur çok geçmez dinecekti,

Yollar, caddeler ve kaldırımlar yağmurla temizlenirdi,

Uzaktan gelen gök gürültüleri ahşap radyoların parazitli seslerine karışır ve bir an gelir yeşil ışığı sönerek sesler kesilir muhtemel lambaları yanardı,

Dülger atölyelerinde yerlere biriken tahta talaşlar ıslak ıslak kokardı ki mevsim aslında bahardı,

Fakat tahta ustası işini telaşsız yapardı…

Sabah vakti hava bir başkaydı güneş açmıştı evin pencerelerinde bahar doğrusu ölesin gelir,

Böyle zamanlarda “bir günde dört mevsim yaşanır” denmekte, ki kim bilir Karpaz kış altındadır Gemikonağı’nda sonbahar,

Diyeceğim bir ucunda bahar varsaydı bir ucunda kış,

Hatta bir sokağında güz, diğer sokağında ilkbahar.

Bu yazı baharla başladı kışla bitecek belli,

Aklım mevsimlere bölündü güneşle başladığım konu yağmurla yarım kaldı…

Böyle havalarda,

Güneşle çarşıya çıkanlar yağmurla evlerine dönerdi, bazen tersi de olurdu,

Arasta’da kısılan kadınların etekleri ile polislerin paçaları ıslaktı,

Son okul zili çaldığında bu şekilde sınıflarda sıkışıp kalmak vardı ki altmışlı yıllardı,

Böyle apansız yağmurlar neyi hatırlatır bilemem herkese göre değişir…

Ne yalan söyleyeyim haberler o zaman da yalandı,

Yalanla başlayan her şey yalanla biterdi,

Şimdi sadece haberler değil insanlar da yalan,

Yağmur yağdığında keşke yalanlar da temizlenseydi… 

11/03/2017 12:46
Bu habere tepkiniz:
Habersiz kalmamak için Telegram kanalımıza katılın
ad
ad
TAGS: eşref çetinel
MANŞETLER

HK Ahmet Okan

© 2024 Haber Kıbrıs Medya Danışmanlık ve Matbaacılık Ltd.