BU GİRDAPTAN ÇIKMANIN TEK YOLU KAYNAK YARATMAK, DOĞRU KULLANMAK. PARA YOK, KAYNAK VERİMSİZ BİR SİSTEMİ BESLEMEYE HARCANIYOR

1 MİLYAR 650 MİLYON TL AYLIK MAAŞ, 900 MİLYON TL YILLIK EK MESAİ ÖDEYEN DEVLET, 20 MİLYON TL ÖDEYEREK SIFIRDAN BİR OKUL YAPAMIYOR

Aklımızda o fotoğraflar, çocuklarımızın yaşadığı o anlar, dilimizde küfür… Sövdük, hükümeti aşağıladık, düzene isyan ettik, kurulan devletin aslında böyle bir zamanda çocuklarımıza yetmediğini gördük. Oldu mu? Rahatladık mı? Sonuç? Gene çadır…

Esas sorunumuz, organizasyon yapacak lider, kaynak yaratacak bir devlet yok. Bunu anladığımız gün, sıfırdan ve yeniden başlayabiliriz. Böyle bir ortamda herkesin tek anlaması gereken şey, bana göre yaşadıklarımızın “sonuç” olmasıdır. Nasıl bu noktaya geldik?

Herkes kendine bu soruyu sormalı… Bu girdaptan çıkmanın tek bir yolu var. Kaynak yaratmak, doğru kullanmak. Çünkü PARAMIZ YOK. Para olmadığı için de askerin çadırına, üniversitenin boş odasına, hayırseverin yapacağı okula muhtaç bir halde devlet…

Bakınız; bu devlet her ay 1 milyar 650 milyon TL maaş ödüyor. İçerisinde cumhurbaşkanının, bakanın, vekilin, şoförün, odacının da parası var. Tekmili birden. Sıfırdan bir okul yap, en kral okul, 50- 70 milyon TL arası… Böl, topla, çarp, çıkar… Durumunu daha iyi anla

Geçtiğimiz yıl; 450 milyon TL ek mesai ödedi devlet. Bu yıl 900 milyon TL öngörü var, 1 milyar TL’yi aşabilir, sadece ek mesai. Bizim ülkemizde ek mesai nedir? Sisteme elleyemediğiniz için, sistemi ayakta tutmak adına verilen fazladan para…

1 milyar RTL, kaç iyi okul eder… 1 yılda… Ve 10 yıllardır devam eden bu çark, kaç okul eder bir düşündünüz mü? Yüzleşmekten korkmamamız gerekiyor. Alıştık basmakalıp, slogan söylemlere… Bu parayı, sistemden beslenen herkes bölüşüyor, işin özeti, budur…

Popülizm maalesef ststaükonun en büyük silahı… “Gara Mersedesliler” dersin mesela… “İzaz ikramı kessss” diye bağırırsın, “O koltuklar” diye devam edersin, tamamdır. Sistemin düzelmesi ve topyekün ayağa kalkmak için önerin nedir?

Şimdi, şu an iktidar farklı olsa, ne değişirdi memlekette? Bu soruyu da kendimize sormamız gerekmektedir. Siyasetin bize dayattığı kısır kavgalardan bıktık. CTP de, bu statükonun kendisine farklı işlemediğini anladığı gün hepimiz için yeni bir başlangıç olacak

Bizim ihtiyacımız olan değişim. Yeni bir bakış açısı. Verimlilik üzerinden bir kamu yapısı. Halka hizmet üzerinden bir devlet yapısı… Statükodan faydalanıp, statükoya sıkı sıkıya sarılanların hiçbirimize verecek bir Osmanlı sikkesi faydası yoktur

Mesela, okullardaki verimsiz öğretmenlerin, torpille işe alınan hademelerin, okul taşımacılık sektörüne dağıtılan partizanca rüşvetler kaç okul eder? Bunu hiç düşündünüz mü? Bu alandaki statükoyu değiştirmeyi hiç denediniz mi?

Kamudaki verimsizlik, torpille alınan işçiler, taş üstüne taş koymayan memurlar, boşa ödenen ek mesailer, danışılmayan okkalı maaşlı danışmanlar kaç okul eder? Hiç bunu kendinize sordunuz mu? Değiştirmek için tek bir siyasi iktidar kılını kıpırdattı mı?

Siyasetçiyi sandıkta al aşağı edersin, gider de, kamudaki statüko için önerin nedir kardeşim? Makus talihin nasıl değişecek? Bu utanç aslında hepimizin. Sisteme ellemeyen, sistemden faydalanan, sisteme sahip çıkan herkesin. Ama en çok da değiştirmek için kılını kıpırdatmayan siyasi yapının

Kendi devletimizi kurduk ama, belli ki birileri semirsin diye. Toplumsal kalkınma, güçlü alt yapı, kendi ayakları üzerinde durma, koca bir hikaye, sonuç; ÇADIR… YORUMLARINIZI BEKLİYORUM. GÜNAYDIN