Öyle bir girdabın içerisindeyiz ki, bu acemiler mangası ile Kıb- Tek’in ayağa kalkması mümkün değil. Kıb- Tek ayağa kalkmazsa, bu ülke üreticisini dizlerinin üzerine kalkması ise mucize. Bırakın ülke üreticisinin ayağa kalkmasını, dizlerinin üzerinde dahi duramaz, şu an herkes yüzünguyu yatır

Kıb- Tek yönetimi baştan aşağı acemiler mangası. Bir bakın yönetime. Kendi işlerini dahi ancak götürmüş, zar zor ayakta kalmış esnaf, yönetici, siyasetçi. Siz bu halkın kanını emen bir sistemi, bu acemiler mangasına emanet ederek zaten bu halka en büyük kötülüğü yaptınız

Kıb- Tek’in yıllık mali devinimi 8 milyar TL civarında. KKTC devleti, koskoca KKTC devleti 12 Milyar TL. Devlet ek bütçe ile, yoluna devam edebilir ama, 8 milyar TL bir bütçenin yönetimi ehil ellere teslim edilmek durumunda. Başbakan kolları buradan sıvamalı

Kıb- Tek ciddi yatırımlarla üretim maliyetlerini aşağıya çekebilir. Devamı krizdir. Düşünün sadece Rum tarafından alınan elektriğin fazladan maliyeti bu halka 3 milyon Eoru, ama Kıb- Tek’e maliyeti de kw saat başına 7 TL, vergilerle 9 TL. Kıb- Tek güneyden 9 TL’ye mal ettiği elektriği, vatandaşa kaça satacak?

Matematik bilimi, Kıb- Tek’te çöktü. E bunu devamında, ekonomi bilimi çöktü… E zaten mühendislik bilimi de çöktü. Ne kaldı geriye… Kıb- Tek gibi enerjiyi düzenleyen bir kurum, mutemetlik yapamaz. Al halktan, dağıt ihaleciye ve personele, olmadı borçlan. Rezalet gerçekten.

Ve şimdi yeni bir kriz daha. Yakıt yeniden bitiyor. Kıb- Tek’te kalan yakıt yarın, bilemedin Cuma günü bitecek. Cuma gün adada olması beklenen yeni sevkiyat gecikiyor. Yanlış duymadınız. Elden ihaleyle beklenen gemi gecikecek.

Elden ihale yöntemi ile 60 bin ton yakıt alımı yapıldı ya… İçkale mi ne… Şimdi o yakıt yüklü gem, “sanki sabotaj” gibi… Adaya vaktinde gelemiyor. Cuma gün gelmesi gereken gemi, bütün planlama ve stratejinin aksine gecikiyor. Kim, neden sabote ediyor bu işleri anlamak mümkün değil

İşin esnaf boyutuna bakmak lazım. Bu yüksek faturalarla, hiçbir işletme ayakta kalamaz. Bugün kapanmayan da bu gidişle yarın kapanacak. Bu kısır döngüden bu halkı bilim kurtarır, bilimsellik kurtarır, yönetim becerisi kurtarır.

Ötesi, birileri ihalelerle semirirken, toplum batar. UBP’li siyasetçiler, nerede duruyor, neden bu olan biteni seyrediyor anlamak mümkün değil. UBP Genel Başkanı, “oh gelsin” der, bakan olamayanlar başarısızlık bekler, anlamadım. E toplum ne hale geldi görmezsiniz?

Bakınız… Yerel yönetimlere bir bakın. Sadece Lefkoşa’da maaşlar 9 milyon TL arttı. Mağusa’da 6 milyon TL, Girne’de 5 milyon TL, Güzelyurt’ta 4 milyon TL, İskele’de 3 milyon TL “sadece maaş artışı…” Bu para da esnafa, vatandaşa vergi yüküyle çıkacak

Küçük bir berber dükkanı, klima olmadan çalışmaz. Al sana 5 bin TL elektrik faturası. Bu kadar basit. Sanayi bölgesinde 10 bin ödeyen 15 bin oldu, otellerde 400 bin ödeyen, 650 bin TL oldu. Bu halk bunun altından kalkamaz. Ama siyasilerin umursuzluğu ve ihale takipçiliğine ne kadar daha katlanır?

KKTC devleti aynen şu duruma düştü…:

Amman amman elinden

Yandım gahbe zülmünden

Ben eker ben biçerim

Paşa alır elimden, Aga alır elimden

Hamza Irkad’ın derlediği, Sol Anahtarı ve Bandista’nın yeniden seslendirdiği “DOLAMA- GAVUR İMAM İSYANI” anonim bir Kıbrıs Türküsü. Osmanlı’ya vergi vermekte zorlanan ada halkının direniş türküsüydü. Döndük mü yüzyıllar öncesine?

(https://www.youtube.com/watch?v=tV08u_tN_Ro)