Bu ülkede kamuda çalışan önemli bir kesime maaşı yetmiyor
07/03/2023









Hüseyin Ekmekci
BU ÜLKEDE KAMUDA ÇALIŞAN ÖNEMLİ BİR KESİME MAAŞI YETMİYOR. YOLSUZLUK VE RÜŞVET KAMUNUN HER KADEMESİNE İŞLEMİŞ DURUMDA, HEPİMİZİ KEMİRMEKTEDİR
SİYASET BIRAKINIZ “KUZEY KIBRIS’TA YOLSUZLUK ALGISI” RAPORUNU, SAYIŞTAY VE POLİS DENETİMLERİNİ DİKKATE ALSA, ÜLKE DÜZELECEK. OYSA YOLSUZLUĞU YARATANLAR, YOLSUZLUKLA MÜCADELE EDEMEZ; ACI ÖZETİ BUDUR
Yolsuzluk adeta kamuya yuva yapmıştır. Ehliyet alımından tapu devrine, belediye veznesinden meclis harcamalarına kadar, her alanda ortaya çıkan onlarca Sayıştay raporu ve polis denetimi de bunu kanıtlar niteliktedir. Bu konudaki tespitim şudur: KİMSEYE MAAŞI YETMİYOR
Kamuda çalışan ve “ikinci iş” yaparak vergi vermeyenler de bir nevi bu yolsuzluğun “ufak da olsa” parçasıdır. Yolsuzluktan tek anladığımız, “rüşvet alarak işini yapan” olmamalı. Kamudan maaş alıp işini yapmayan, ikbalini özel işlerde görenler de bu yolsuzluğun bir parçasıdır
Ancak, “para alarak iş bitirme”, yani rüşvet öyle bir noktaya gelmiştir ki, uzunca bir süre bu ülkede “bakanlar” iş takipçisi, özel kalemleri ise, “çantacısı” olarak muamele görmüştür. Siyaseti bırakıp, büyük servet sahibi olarak hayatına devam edenler, halen yüzümüze gülerek bakmaktadır
İki değerli akademisyen, Ömer Gökçekuş ve Sertaç Sonan, yıllardır peşi sıra “Kuzey Kıbrıs’ta Yolsuzluk Algısı” raporu ile, gerçeği yüzümüze vurmaktadır. Öyle ki, ne kamu çalışanı ne de iş dünyası yolsuzlukla ilgili bildiklerini gizlememektedir.
“Parasını ödemezseniz işiniz olmaz. Parayı öde, hafta sonu tapu evine gelsin” ifşaatı, bizzat Müteahhitler Birliği Başkanı Cafer Gürcafer tarafından yapılmıştır. Bugün, mahkemelerde, kamu malını satan eski müsteşar yargılanmakta, Sayıştay Raporları polis denetimi beklemektedir
İşte bu nedenle, dünyanın bir çok çağdaş ülkesinde uygulanan yöntemle hazırlanan bu rapor son derece önemlidir. KKTC kamu kaynaklarının özele aktarılması ve kamuda rüşvetle alınması da sorulan sorular arasındadır. Rapor, bunu da net olarak ortaya koymakta
KKTC’nin buradaki puanı 36. Yunanistan’da 50, sabahtan akşama kadar eleştirdiğimiz Türkiye’de ise 43… Yani, “kamu kaynaklarını peşkeş ve rüşvet almada” algı sıralamamız, Yunanistan’ın ve Türkiye’nin çok gerisinde. Burnumuza kadar batmışız anlayacağınız
Araştırmadaki bir başka ölçüm de, “kamudaki yetkililerin işlerini dürüst bir şekilde yapmalarını sağlamak için oluşturulan mekanizma” ile ilgili. Orada da sınıfta kalıyoruz. KKTC ortalaması (skorumuz) burada 21 olarak ölçülüyor. Kamu yöneticilerinin utanması gerekiyor
Peki, yakın coğrafyamızda bu nasıl bir skorda? Güney Kıbrıs’ta bu skor 35, Malta’nın 53, Yunanistan’ın skoru ise 62’dir. AB ülkelerinin skorlarının ortalaması 63 iken, Türkiye’nin skoruysa 26’dır. Maalesef, algı kamu yöneticilerinin kamu kaynaklarını korumadığı yönündedir
Danimarka, Finlandiya ve Yeni Zelanda yolsuzluk algısının en düşük olduğu ülkeler. Bu ülkelerin skorları sırasıyla 90, 87 ve 87. Yolsuzluğun en yoğun olduğu ülkeler ise 13, 13 ve 12 skorlarıyla iç savaşın hüküm sürdüğü Güney Sudan, Suriye ve Somali olmuştur. Bir yık iyiyiz, hale bak
Rapordan aktarıyorum; bu kısmı iyi okuyun, iş dünyasına soruluyor, “nerede rüşvet veriyorsunuz”, cevaplar ise şöyle, aynen rapordan aktarıyorum: Katılımcılara göre ‘rüşvet ya da el altından fazladan ödeme yapmanın’ en yaygın olduğu üç işlem şu şekilde sıralanmıştır:
Katılımcıların %66’sı ‘kamu ihaleleri ve izin/lisans işlemlerinde’ rüşvetin çok yaygın olduğunu düşünmektedir; bunu ‘teşvikler’ (%63) ve ‘kamuya ait arazi ve binaların tahsisi ve kiralanmasında’ (%61) takip etmektedir.
Rüşvetin en az olduğu alanlar: Katılımcıların sadece %28’si ‘yargı kararlarını etkilemek için’ rüşvetin ya da el altından ödeme yapmanın yaygın olduğunu söylemiştir. ‘Devletten elektrik, su ve telefon gibi hizmetleri alırken’ rüşvet verildiğini ya da ya da el altından ödeme yapıldığını söyleyenlerin oranı %27
Fazla uzatmaya da gerek yok. Malumun ilanı bu rapor. 2018’de, 2019’da, 2020’de, 2021’de dikkate alınmadı gibi, bu rapor da ülkeyi yönetenler tarafından dikkate alınmayacak. Sayıştay ve Polis denetimlerini dikkate almamayı alışkanlık haline getiren siyasi yapı, iki akademisyene mi bakacak?
- Var olan kaynak eğer birileri çalmasaydı hepimize yeterdi
- Sorunlar ülkeyi boğmaya devam ediyor
- Birileri sürekli kendi ideolojisini dayatıyor
- Türkiye’de Erdoğan 20 yılda 18’inci seçim zaferini ilan etti
- Dipteyiz, farkında değiliz
- Ortaokul ve liselerimiz adeta mülteci kampına döndü
- Esas öğretmen onurunu yerle bir eden bu ortamın kendisidir
- Sahipsiz bir memleket...
- Memleketin her tarafı talan ediliyor...
- Sorun toplumsaldır, geleceğimizi ilgilendiriyor
- TÜM YAZILARI için tıklayınız