BİR DEVLET KENDİ KANSER HASTASINA DÜZENLİ İLAÇ SAĞLAYAMIYORSA… NEDEN VAR? NE YAPALIM BİZ SİZİN ŞATAFATLI, DERİN LAFLARINIZI? SÖYLEMLERİNİZ SİZE KALSIN, BİZE İLAÇ LAZIM

KANSER TEDAVİSİ VE SONRASINDA KULLANILAN İLAÇLARA PARANIZ OLSA DA ULAŞMANIZ MÜMKÜN DEĞİL. Bu ülkede kanser önleyici çalışma yok, ilaç yok… Ne yapalım? Ölelim bir bir?

Feriha Çağa’yı kaybettik, dün sabaha karşı. Kıpır kıpır, sosyal, arkadaşlarının canı gibi sevdiği bir kız. Anne babasının, kardeşinin, eşinin, yavrusunun gözü gibi sevdiği, hastanede bir an olsun yanından ayırılmadığı kıymetlisi. Adını bile yazmak istemediğim o hastalık tekrarladı, bu kez mücadele sonuç vermedi

Bazen gücünüz yetmez. Bazen gücünüz de paranız da yetmez. Dünya adil bir yer değil. Annem, biz küçükken, “Allah sıralı ölüm versin” derdi, anlamazdık. Her ölüm acı gelirdi. “Allah’ım evlat acısı vermesin” cümlesi ile, ne demek istediğini şimdi daha iyi anlıyoruz

Feriha’yı yıllardır tanırım. İyi bir insan, dost canlısı, arkadaşları ile yan yana geldi mi, o mekanda kahkahadan oturmanız mümkün değildi. Cesaretli bir de. Tuttuğunu koparan, ayakları yere sağlam basan. Belki de bu nedenle Avukatlık mesleğini seçmişti

Daha sık konuşmamız ise, hastalığından sonra başladı. Kahretsin, lanet olası biz düzen işte. Feriha ile sık sık yaptığımız telefon görüşmeleri, ya da yüz yüze sohbetlerde konu hep aynıydı, biliyor musunuz? “Abi, gene ilaç yok, tedavim sekteye uğruyor…”

Bir keresinde, yurt dışından bulup getirmişti. Onun hikayesini dinlemiştim. Kısa bir süre önce, konu yine aynıydı. Hastalığı ile mücadele eden genç bir insan, yıllardır “ilaç var mı yok mu” ile geçirdi her evresini. Hep stres, hep belirsizlik

Selda İçer aradı, üç gün önce. “Abim kanser tedavisi görüyor. Az önce doktoru kendisine, bağışıklık sistemini güçlendiren ilaç kullanmadığı için, tedavisinin cevap vermediğini söyledi…” dedi. Yani? Yanisi şu aslında: Tedavi sonrası bağışıklık sistemini güçlendiren ilaçlar kullanılmazsa, ölüm yakın

Uzun bir süredir, bu ülkede kanser hastaları büyük bir stres yaşıyor. Aileleri ile birlikte. Tedavi ile mi uğraşsınlar, ilaç peşinde mi koşsunlar, canlarına mı yansınlar? Gerçekten insanın aklı, bu ülkede olup bitenleri anlamakta zorlanıyor

Ne oluyor biliyor musunuz? Hasta ilaca ulaşamıyor. Devletin ecza deposu, “napalım bizde yok, bakana gidin” diye gönderiyor insanları…  Bakanlık kapısında insanlar ilaca ulaşmak için akla karayı seçiyor. Bulan şanslı, bulmayan aramaya devam ediyor

Kanser tedavisinde ve kanser tedavisi sonrasında kullanılan ilaçlar, öyle parayla, reçeteyle falan ulaşacağınız ilaçlar da değil. Bir kere çok pahalı. Ama paranızla da ilaca ulaşmanız mümkün değil. Devlet kontrolünde alınıp, verilmesi gereken ilaçlar…

Dedim ya… Bazen ne gücünüz ne de paranız yetmez. Peki ne işe yarar devlet? Ne işe yarar ülkeyi yönetenler? Düşünsenize yahu,  kanser tedavisi görüyorsunuz ama sonrasında bağışıklık sisteminizi güçlendirecek ilaçlara ulaşmanız mümkün değil… Tedavi kadar hayati ilaçlar oysa…

Bu sorun yeni bakan Hakan Dinçyürek ile başlamadı… Öyle görünüyor ki, sorun Hakan bey döneminde de devam edecek. En son 400 milyon TL’lik bir ilaç ihalesi için adım atılmıştı. Belli ki, ülkemizdeki kanser vakalarının çokluğu nedeniyle bu stok da eridi, gitti

Her kanser hastası ve ailesi, aynı sorunları yaşıyor. En acısı da döne döne aynı konuların gündeme gelmesi. Doktorlar aynı açıklamaları yapıyor, dernekler aynı açıklamaları yapıyor. Bu kısır döndü, hükümetler değişse de aynen devam ediyor

Hoşça kal Feriha. Biliyorum ki, senin hastalığın süresince yaşadığın bu sorun, senden sonra da devam edecek. Yaşadığın stresi, çaresizliği, paniği hiç unutmayacağım. Umarım bu ülkede hem kanser vakaları azalır, hem de hastalar defa defa ilaçsız kalmaz… Umarım…