Bundan sonraki Covid-19 aşı programlarında aynı sorunlar yaşanmamalı

ads ads ads ads
23/01/2021

ads

Ali Baturay Ali Baturay


   Covid-19 aşı programının birincisini çokça şikayetle geride bıraktık. Şikayet çok ama ülkeyi yönetenleri dinlediğimiz zaman, özellikle de Sağlık Bakanını, sanki her şey tamammış gibi gelen tepkileri haksız ve aşırı buluyorlar. Halbuki kabul etmeleri gerekir ki iyi bir planlama yapamadılar.

   Ortada bir plan program olmadığı, her şeyin doğaçlama ve günübirlik yapıldığı çok belliydi. Mart 2020’den beridir deneme yanılma yöntemiyle çalışan hükümet ve Sağlık Bakanlığı, Covid-19 aşı çalışmalarını da aynı yöntemle yaptı.

    Bir plan program olmadığı aslında dijital başvurular için 4 gün içinde üç kez değişiklik yapmalarından belliydi; arka arkaya önce bir e-mail, ardından da iki site adresi verildi. Bu bile ne kadar hazırlıksız olduklarını gösteriyordu.

     Ülkede istatistik tutulmadığı, rakamlarla ilgili net bir şey söylenemediği için tabii ki planlama da yapılamıyor. Sağlık Bakanlığı’nın devlet hastaneleri ile özel hastanelerde/ sağlık merkezlerinde toplam kaç doktor, kaç hemşire, kaç diğer sağlık çalışanı olduğunu bildiğini sanmıyorum. Yani şimdi bakan karşınızda olsa ve “sayı nedir?” deseniz cevap verebilecek durumda değil.

    Peki ülkemizde 65 yaş üstü kaç vatandaşımız olduğunu biliyorlar mı? Mesela 60 aralığında, 70 aralığında, 80 aralığında kaç vatandaşımız var? 80 ve üstü kaç vatandaşımız olduğu biliniyor mu? Hayır bunların hiçbiri bilinmiyor. Bilinmediği için de rastgele planlar yapılıyor.

    “65 yaş üstü” diye bir açıklama yapılıp, insanları aşıya çağırdılar ama 60’lı yaşlarla, 80’li yaşlar ve üstü arasında “evden çıkmak”, “yolculuk yapmak”, “kuyrukta beklemek”, “ayakta durmak” açısından büyük farklar olduğunu gözden kaçırdılar. Hastanelere çağrılıp da kuyruklarda bekletilen insanlar için aşı tam bir işkenceye dönüştü.

     Üstelik bu insanlar aylardır kendilerini izole ediyor, koruyordu, onları tıkış tıkış/ çok sıkışık alanlara koydular, aşılamaya çalışırken riske attılar. Günlerdir 80 yaş ve üzeri vatandaşlarımızla ilgili şikayetler geliyor, bu insanlarla ilgili empati yapılamadı.

     Dahası iyi bir planlama olmadığı için onlarca insan, hastanelere geldi ve onlara “aşı bitti, evinize gidin” denildi. Böyle olmaz, şifa için gelenlere çile çektirmek doğru değildir ama yıllardır bu ülke insanına ne zaman çile çektirmediler ki aşılamada çektirmeyecekler?

     Zihniyet şu; bize; “Ne şikayet ediyorsunuz, öyle ya da böyle işte 10 bin insan aşılandı” diyorlar. Bu ülkede bu zihniyet sürdükçe hiçbir şeyi halledemeyiz, çünkü her türlü eziyeti normalleştiriyoruz.

    80 yaş ve üstüne öncelik tanıyıp, sağlık çalışanlarından hemen sonra onlar alınmalıydı, hatta onların bir şekilde ayağına gidilmeliydi, bu karmaşa içinde bu insanlara eziyet yaşatılmamalıydı ama bırakın 80 yaş ve üzerini, 30’lu, 40’lı, 50’li yaşlardakiler araya girdi, aşı oldu, sağlık çalışanlarının da 65 yaş üstünün de önüne geçtiler. Planın, programın, denetimin, tedbirin olmadığı, torpilin bol olduğu yerde ne olmasını bekliyordunuz ki?

    Tabii biz şikayet edeceğimize Sağlık Bakanı Ali Pilli şikayet ediyor ve aşılama işlemlerindeki yığılmaların, randevu sisteminin doğru uygulamamasından kaynaklandığını söylüyor. Bakan “Randevu sistemi doğru uygulanamadı” diyor ama burada da suçlunun kendileri olduğunu kabul etmiyor, suçu vatandaşta buluyor. Pilli, “Öğleden sonra randevu veriyoruz, adam sabah 08.00’de geliyor. ‘Neden geldin?’ diyoruz, ‘erken erken yapayım gideyim’ diyor. Olacak iş değil” diyor.

     Halbuki randevu sisteminin çalışmaması ya da çalışamaması, vatandaşın değil bakanlığın suçudur. Demek ki randevu saatinden önce ya da sonra gelenlere kesimlikle aşı yapılmayacağını iyi duyuramadınız. Demek ki bu ülke insanı “randevu” diye bir şeyin bu ülkede olamayacağını düşünüyor. Yıllardır sabahın köründen hastaneye akın edip numara almaya alıştırılmış insanların böyle davranması normaldir de Sağlık Bakanının böyle olacağını düşünememesi anormaldir.

   Ali Pilli, vatandaşların aşıya hücum etmesine sitem ederken, “Yığılmaların nedeni ‘aşı bitecek’ telaşıydı” diyor. E tamam, ha şunu bileydiniz… İşte Sayın Pilli, tam da vatandaşın endişe ettiği şey olmadı mı? Vatandaşın korktuğu başına geldi ve aşı olmaya gelen insanlara “aşı bitti” denildi. Onca eziyetten sonra bu insanlar aşı olmadan evine gönderildi. Aslında bu ülke insanı başına ne geleceğini biliyor da siz ne yapacağınızı bilemiyorsunuz.

    Şimdi aşılamanın ilk etabında bu kadar sorun yaşamışken ve sizler tecrübe edinmişken, sakın ola bundan sonraki programlamada aynı hatalar, aynı eziyetler yaşanmasın. Bütün yaşananları bu ülke insanı birebir tekrar yaşamasın. Bir yerlerden katkı alınacaksa alınsın ve iyi bir programlama yapılsın.

   Ali Pilli, haftaya Türkiye’den ve Avrupa Birliği’nden yeniden aşı geleceğini açıkladı. Umarım gerekli dersler alınmıştır, umarım “deneme yanılma” usulünü atlatmışlardır da bu aşılama işi bir düzene girer, kimseye haksızlık da eziyet de yapılmaz.

   Ha fikrimi sorarsanız, kusura bakmayın, ben yine benzer şeyler yaşanacağını düşünüyorum, halen bir plan ve program olduğunu sanmıyorum. Bakan randevu sisteminin çalışamamasının kabahatini kendinde değil de vatandaşta buluyorsa, yeni etap aşılamada da benzer şeyler yaşanmayacağını düşünemiyor insan. Umarım yanılan ben olurum…

  

23/01/2021 19:15
Bu habere tepkiniz:
Habersiz kalmamak için Telegram kanalımıza katılın
ad
ad
TAGS: ali baturay, haber, kıbrıs, kktc, yorum, yazı, kıbrıs haberleri
MANŞETLER

HK Ali Baturay

© 2024 Haber Kıbrıs Medya Danışmanlık ve Matbaacılık Ltd.