Bunu da unuturuz... Makhir bizi affetmez…

ads ads ads ads
17/12/2018

ads

Hüseyin Ekmekci Hüseyin Ekmekci


Makhir İsmailov…

Ya da okuldaki, arkadaşlarının hitap şekliyle, “Mahir İsmail…”

13 yaşında….

4 yıl önce Gürcistan’dan, anne babası ile, valizine umutlarını da koyarak gelmiş adaya…

Geleceği düşleyerek…

Gürcistan’da bıraktıkları sefil yaşamı, “bir nebze unuttursun” diye…

İlkokul 3’üncü sınıfta gelmiş…

4’te 5 derken…

Geri dönmüşler Gürcistan’a…

9 ay kalmışlar Gürcistan’da…

Sonra geri gelmişler…

Kıbrıs bir umut olmuş…

Ve kuzeyi…

Gelir gelmez, bir ağıla yerleştirmişler…

  • Bu inek… Bu keçi… İnek burada yatacak… Keçi burada… Siz de burada…

Denilerek…

Böyle başlamış ikinci Kıbrıs macerası…

Makhir…

Okula gidiyordu aynı zamanda.

Dersleri de iyi değildi…

Zira dil problemi…

Bizde eğitim sistemi de böyle…

Mevcutla uğraşmıyor, ekstrası ile mi uğraşacak…

İlgi de böyle…

Velhasıl…

Ser- sefil bir yaşam…

Anne- baba sabahtan akşama ineklerle…

İki kişi çalışıyor…

Tek maaşa…

İlkokulda bir kız kardeş…

Makhir de “üç kuruşa” belki hurdacıya satacak bir “mermi kovanı” bulur diye gittiği atış alanında, 12 saat sonra cansız bedeni bulunuyor…

Ve Makhir İsmailov artık yok…

Bu sabah…

Bir uçağa bindi aile…

İstanbul’a…

Oradan da Tiflis’e…

Oradan da kara yolculuğu ile “burası bize dar” dedikleri, binbir umutla terkettikleri evlerine, köylerine…

İsmailov ailesi, sersefil ve perişan bir şekilde dönüyor Gürcistan’a…

Umutlarını bir bavula, “gururlarını” da bir tabuta sığdırarak…

Makhir de, “umutlarını ve hayallerini” parçalanan yüreğiyle birlikte sonsuzluğa saklayarak…

Kaç Makhir var?

 Bizim ayıbımız da budur…

Tartışıp duralım şimdi…

  • Asker suçlu…

  • Aile suçlu

  • İşveren suçlu

  • Sistem suçlu…

Makhir’i geri getirir mi?

Annenin kanayan yüreğine merhem olur mu?

Babanın “keşke”lerini unutturur mu?

Daha da acısı…

“Bizi yeniden insan yapar mı?” bu soruların cevabı…

Emin değilim.

Onlarca mandrada…

Sanayi bölgelerinde…

“Üç kuruşa muhtaç olduğu” için anne babalar…

Makhirler aç…

Makhirler susuz…

Makhirler çıplak…

Makhirler üşüyor…

Makhirler sefil…

Ve Makhirler, üç kuruş hurda parasına canlarından oluyor.

Ne yapacağız?

Ve onlarca- yüzlerce Makhir, bu ülkede yaşıyor.

Tacize uğrayarak…

Şiddet görerek…

Sefalete mahkum…

Makhir’i bir tabuta koydu anne baba…

Gözyaşları içerisinde Gürcistan’a döndü…

Biz ne yapacağız?

Halen bir çocuk koruma programımız yok…

Süslü süslü “atanmışların” demeçleri…

Türlü türlü seçilmişlerin vaazı…

Makhirler ölmeye devam ediyor.

Edecek…

Taciz de…

Sefalet de devam edecek…

Uyuşturucu batağı, fakir- zengin ayırmadan ailelerin çocuklarını batağa çekmeye devam edecek.

Bu ayıpla yaşamaya devam edeceğiz biz de…

Makhir ve Makhirler de sefil hayatlarına…

Başımızı sokacak bir evimiz var ya…

Elektriği suyu da var…

Etrafımızda gelişen her şeyden habersiz…

Kibirle yaşamaya devam edeceğiz, hiçbir şey olmamış gibi…

“Zaten Kıbrıslı değildi” gibi saçma bir gerekçede teselli bularak

Ateş düştüğü yeri yakmaya devam edecek…

Çocuklarımızı unuttuk, kimliğinin bir önemi yok, geldiği yerin de…

Gençlerimizi de unuttuk…

Gündemimiz de mis gibi:

Türkiye paramızı versin…

Vicdanım sızlıyor…

Sorumluların da hesap vermeyeceğini bilerek…



Asker bari gereğini yapsın…


Siyaset hesap sormayacak ama…

Acıyı dindirir mi bilmem…

Asker kendi içinde hesabını sorsun…

Başçavuş mu, teğmen mi, binbaşı mı?

Hangi sorumsuz eksik mühimmatla döndüyse bölüğe…

“Hiçbir şey olmamış gibi” devam etmesin hayatına…

Çocuklar atış alanına giremesin…

Hatta Mevlevi’de atış alanı tamamen kapatılsın…

“Mahir İsmail Çocuk Oyun Alanı” olsun…

Belki…

17/12/2018 11:42
Bu habere tepkiniz:
Habersiz kalmamak için Telegram kanalımıza katılın
ad
ad
TAGS: hüseyin ekmekçi
MANŞETLER

HK Hüseyin Ekmekci

© 2024 Haber Kıbrıs Medya Danışmanlık ve Matbaacılık Ltd.