Çavuşoğlu: ‘Devlet Tiyatroları Bir Zümrenin Sözcüsü Değil’

ads ads ads ads
20/08/2019

ads
Çavuşoğlu: ‘Devlet Tiyatroları Bir Zümrenin Sözcüsü Değil’

 Milli Eğitim ve Kültür Bakanı Nazım Çavuşoğlu, Devlet Tiyatroları ile ilgili yaratılan krizin sanat özgürlüğüyle değil siyasi rantla, üç-beş oyla ilgili olduğunu söyledi.

Günlerdir kamuoyunda yer alan tartışmaları tiyatro oyununa benzeten Çavuşoğlu,  “Bunlar, toplumu germe, birbirine kırdırma, bu işlerden siyasi rant elde etmeye çalışanların oyunudur” dedi.

Nazım Çavuşoğlu, Devlet Tiyatroları’nın bir zümrenin sözcüsü, bir ideolojinin sesi, toplumun elit kesiminin başka kesimlere istediği gibi hakaret yağdıracağı bir yer olmadığını kaydetti.

Devlet Tiyatroları’nda sansür iddialarının maksatlı ve kurumları itibarsızlaştırmaya yönelik olduğunu ifade eden Çavuşoğlu, “Oyun edebi kurul tarafından sergilenmeye uygun bulunmadı, repertuvara alınmadı, ortada sansür de yasaklama da yok” dedi.

Nazım Çavuşoğlu, ortada bazı bölümleri değiştirilmiş veya yasaklanmış bir oyun olmadığını belirterek, “Ülke genelinde oynanması yasaklanmış bir oyun yok. Bize sunulan oyun kapılarını açan her sahnede oynanabilir” şeklinde konuştu.

Bazı üst makamların kendilerini sanatı 40 yıl geriye götürmekle suçladığını da belirten Çavuşoğlu, “Bu bizi derinden üzdü. Oysa bizzat kendileri, 40 yıl önceki tavırlar içerisine girip, konuyu sadece bir kişiden dinlemek yerine, çağdaş bir anlayışla bizlerden de bilgi almayı tercih etmiş olsalardı, hem Kıbrıs Türk halkı adına hem de sanat adına böylesi yanlış bir açıklama yapmış olmazlardı” dedi.

Milli Eğitim ve Kültür Bakanı Nazım Çavuşoğlu,  “Oyunu oynayacak sanatçıların önemli bölümü ve ülkedeki pek çok tiyatro sanatçısı içerik hakkında bilgi sahibi olduktan sonra oyunla ilgili haklı gerekçeler içeren kararın karşısında olmadığını şahsıma ifade etti” açıklamasında da bulundu.

Bakan Çavuşoğlu, bu öğleden sonra bakanlıkta Kıbrıs Türk Devlet Tiyatroları’yla ilgili basın toplantısı düzenledi. Toplantıya, Müsteşar Aytunç Şirket, Talim ve Terbiye Dairesi Müdürü Murat Aktuğ, Kıbrıs Türk Devlet Tiyatroları Müdürü Erdinç Akgür de katıldı.

“İNSANCA DURUŞUMUZU BOZMAYACAĞIZ”

Çavuşoğlu, Kıbrıs Türk Tiyatroları ile ilgili son günlerde kamuoyunda yer alan konularla ve projelerle ilgili düşüncelerini ilk kez paylaştığını söyledi.

William Shakespeare’in “Tiyatro insanı, insana, insanla, insanca anlatma sanatıdır” sözünden alıntı yapan Nazım Çavuşoğlu, bu tanımlamanın içindeki insanca sözünü ayrıca önemsediğini belirtti.

Nazım Çavuşoğlu, “İnsan olmak ve insanca davranmak fikri, şahsen benim de her zaman yaşam felsefesi olmuştur.  Sadece bu konuya ilgili değil, yaşamımdaki tüm konuları ele alışımda, her zaman insanca bir duruş ve insanca tavırlar vardır” dedi.

Nazım Çavuşoğlu, edebiyat öğretmeni olduğunu da anımsatarak, tiyatroya bakışının ayrı bir eksende değerlendirilmesini istedi.

Devlet Tiyatroları üzerinden siyasi ve kişisel bazı kazanımlar elde etmek isteyenler olduğunu belirten Çavuşoğlu, bu konuda bilinçli şekilde kriz çıkarılmaya çalışıldığını söyledi, “Bu bizim bu insanca duruşumuzu bozmamıza asla gerekçe olmadı, olmayacak” dedi.

“SAHNELERDE DEĞİL SOSYAL MEDYADA VE BASINDA SERGİLEDİKLERİ BU MECAZİ TİYATRO…”

Ülkedeki tiyatroya, sanata, sanatçıya zarar vermemek için gelişmeleri soğukkanlılıkla takip etmeyi daha uygun bulduklarını belirten Çavuşoğlu, “Sansasyonel çıkışlardan uzak durduk.  Bu yapay krizi bilinçli çıkaranların, sanata bizden çok saygı duyduğunu iddia edenlerin de bu hassasiyeti göstermesini bekledik” şeklinde konuştu.

Karşısındakilerin kamuoyunu yanlış bilgilendirmeye ve olayı siyasete alet etmeye devam ettiğini kaydeden Nazım Çavuşoğlu, şöyle devam etti:

“Rant sağlama yolundan geri adım atmıyorlar. Devlet Tiyatroları’na, oradaki sanatçılarımıza, çalışanlarımıza ve görev yapan yetkililere ısrarla zarar vermeye, ‘biz yoksak siz de olamazsınız, tiyatro da olmaz’ şeklindeki anlayışlarına devam ediyorlar.”

“ORTADA SANSÜR DE YASAKLAMA DA YOK…”

Sahnede değil ama sosyal medyada ve basında figüranlarla birlikte mecazi bir tiyatro sahnelendiğini söyleyen Nazım Çavuşoğlu, bunun hükümete saldırı aracı olarak kullanıldığını belirtti.

Milli Eğitim ve Kültür Bakanı Nazım Çavuşoğlu, Devlet Tiyatroları’nda sansür iddialarının maksatlı ve kurumları itibarsızlaştırmaya yönelik olduğunu kaydederek, “Oyun edebi kurul tarafından sergilenmeye uygun bulunmadı, repertuvara alınmadı, ortada sansür de yasaklama da yok” dedi.

Bu konuda son günlerde bir kaşık suda fırtına koparıldığını, bu fırtınanın hükümete, bakanlığa, müdürlere ve şahsına yönelik hakaret kampanyasına dönüştürüldüğünü söyledi.

“SANSÜRÜN NE OLDUĞUNU BİLMEYEN BAZI KİŞİLERİN VE KESİMLERİN ‘SANSÜR VAR’ İDDİALARINI ŞİDDETLE REDDEDİYORUZ”

Oyunun edebi kurul tarafından Devlet Tiyatroları’nda sergilenmeye uygun bulunmadığını,  kurula değerlendirmeyle ilgili yetiyi yasaların verdiğini söyleyen Bakan Çavuşoğlu, “Sansürün ne olduğunu bilmeyen bazı kişilerin ve kesimlerin ‘sansür var’ iddialarını şiddetle reddediyoruz. Çünkü sansür denen şey, haber, yazı, kitap, film, resim, tiyatro oyunları gibi sanatsal eserlerin bazı bölümlerinin ya da tümünün yasaklanması olayıdır” dedi.

“OYUN KAPILARINI KENDİNE AÇAN HER SAHNEDE ÖZGÜRCE OYNANABİLİR”

Bakan Çavuşoğlu, ortada bazı bölümleri değiştirilmiş veya yasaklanmış bir oyun olmadığını belirterek, “Ülke genelinde oynanması yasaklanmış bir oyun hiç yoktur.  Sansür iddiaları tamamen mesnetsizdir. Maksatlıdır.  Ve kurumlarımızı itibarsızlaştırma çabasından başka bir şey değildir. Bize sergilenmek üzere sunulan oyun kapılarını kendine açan her sahnede özgürce oynanabilir ” şeklinde konuştu.

“SANAT ESERİNİN SAHİBİNDEN BAĞIMSIZ ŞEKİLDE KAMUOYUYLA PAYLAŞILMASI ETİK DEĞİL…DİLERSE KENDİSİ PAYLAŞABİLİR”

Kurulun hangi kriterlere göre oyunu uygun bulmadığı sorusunu detaylı şekilde yanıtlayabilmek için oyunun içeriğini kamuoyu ile paylaşmaları gerektiğini dile getiren Eğitim Bakanı, kendilerine okumaları için iletilen oyunun bir sahibi olduğunu anımsattı.

Çavuşoğlu, “Biz bir sanat eserini, eserin sahibinden bağımsız bir şekilde kamuoyu ile paylaşmayı etik açıdan uygun bulmuyoruz.  Ama dilerse oyun sahibi bir örneği de bizde bulunan oyunu ve içeriğini kamuoyu ile paylaşabilir” dedi.

Çavuşoğlu, edebi kurulun hangi noktalarda edebi uygunsuzluklar bulduğunu kamuoyuna paylaşmak gibi yasal bir zorunluluğu olmadığını da vurguladı.

“BİZDEN ÖNCEKİ HÜKÜMET DÖNEMİNDE DE UYGUN BULUNMAYAN BİR ÇOCUK OYUNU VARDI… İÇERİĞİ KAMUOYUYLA PAYLAŞILMADI”

Milli Eğitim ve Kültür Bakanı Nazım Çavuşoğlu, bundan önce de pek çok oyunun içeriğinin uygun bulunmadığını da anımsatarak, “Bizden önceki hükümet döneminde de uygun bulunmayan bir çocuk oyununun içeriği kamuoyu ile paylaşılmadı, biz de kimseyi rencide etmemek adına bunu paylaşmayı uygun bulmadık” dedi.

“OYUN CİDDİ SIKINTILAR BARINDIRIYOR…”

Kurul üyelerinden sanatçılardan, uzmanlardan görüş aldığını da ifade eden Çavuşoğlu, “İlle de konu ile ilgili olarak çok kısa da olsa bir yorum yapmam gerekiyorsa, aldığım görüşler üzerine şunları söyleyebilirim ki; oyun sanatsal, edebi, gerekse betimlemeler noktasında ciddi sıkıntılar barındırıyor” dedi.

Çavuşoğlu, oyundaki bazı ifadelerin ülkede yaşayan bazı kesimleri, cinsiyet odaklı bazı yaklaşımların da özellikle kadınları rahatsız edebilecek şekilde olduğunu, kendisine bunun iletildiğini söyledi.

Tiyatronun bütünleştirici, iyileştirici, eleştiren ve geliştiren misyonunu önemsediklerini belirten Milli Eğitim ve Kültür Bakanı Nazım Çavuşoğlu şunları ekledi:

“Tiyatro bütünleştirmeli ama ayrıştırmamalıdır. Tiyatro iyileştirmeli. Tiyatro her daim eleştirmeli ancak ötekileştirmemeli, kutuplaştırmamalı ve hiçbir kesime hiciv yollu dahi olsa hakaret etmeyi, o kesimleri aşağılamayı bir misyon saymamalıdır.  Tiyatro geliştirmeli, edebi bir değeri olmalı, insanlara ve insanlığa bir şeyler katmalı. Her şeyden önemlisi, tiyatro oyunu tiyatroya bir değer  katmalıdır. Bizler özgür bir şekilde sanat eserlerinin üretilmesine, sergilenmesine hiçbir zaman engel olmadık olmayız. Ama tiyatro bazı kimselere ya da bazı kimselerin egolarına değil topluma hizmet etmelidir.”

“DEVLET TİYATROLARI BİR ZÜMRENİN SÖZCÜSÜ DEĞİL”

Devlet Tiyatroları’nın bir zümrenin sözcüsü, bir ideolojinin sesi, toplumun elit kesiminin başka kesimlere istediği gibi hakaret yağdıracağı bir yer olmadığını kaydeden Milli Eğitim ve Kültür Bakanı Nazım Çavuşoğlu, şunu ekledi:

“Devlet Tiyatroları sahnesi, evrensel sanat anlayışı ile halkın ortak hassasiyetlerini ahlaki çerçevede harmanlayan ve bunlara saygı gösteren bir anlayışla,  her türlü zorlu koşula rağmen, emekle, sebatla, sahnede yuttukları toz ve sahneye akıttıkları terle ülke sanatını yaşatmaya yeminli sanatçıların ve insanların sahnesidir.

Ülkedeki tüm tiyatro sanatçılarını bir kenara koyarak, ülke tiyatro sanatının bir kişi veya grup üzerinden değerlendirilmesi, Hamlet’in de dediği gibi ‘Olmak ya da olmamak’ gibi, bütün meselenin bu kişi veya zümreye bağlanması, bizlerden de önce bu ülkedeki tiyatroculara yapılan bir hakarettir.

Sadece ülkemizde değil, dünyada da bugün halkın karşısına çıkarılan tüm medya uygulamaları ve sanat unsurları belli denetimlerden geçmekte ve kamu yararı görülmeyen noktalarda gerekli girişimler ve değerlendirmeler yapılmaktadır.  Filmlerde sigara ve benzeri zararlı maddelerin kullanımı özendirici olmasın diye bazı görüntüler kapatılmaktadır. Yollarda sokaklarda panolarda alkol reklamı yapılamamaktadır. Dilediği kadar sanatsal bir içeriği olsun, madde kullanımını özendiren unsurlar denetimden geçmektedir. Toplumların örf adet ve geleneklerine, dünya görüşlerine, inançlarına, cinsel tercihlerine, cinsiyetlerine, kişi hak ve özgürlüklerine saldırı niteliği taşıyan içerikler de kamu yararı açısında ele alınmakta ve değerlendirilmektedir.

En büyük özgürlük düşünce özgürlüğüdür. Düşündüklerini özgürce ifade etme özgürlüğüdür. Ancak düşünce ve ifade özgürlüğü karşınızdakilere, hakaret etme, onları aşağılama, rahatsız etme özgürlüğü şeklinde yorumlanmamalıdır. Devletimiz, bu ülkede yaşayan tüm insanların, düşünce ve ifade özgürlüklerine, o düşünceler başka düşüncelere saygı duyduğu müddetçe ve o ifadeler başkalarının kişilik haklarına saldırı içermediği müddetçe, saygı duyan, bu özgürlüğü her kesime tanıyan bir devlettir.  Ortada duran gerçekler, sosyal medyada yazılanlar ve çizilenler, gazetelerde yer alan yazılar bunun en somut göstergeleridir. O yüzden bu ülkede Anayasamızca en temel haklardan biri olan düşünce ve ifade özgürlüğünün sansürlendiğini söylemek abestle iştigalden başka bir şey değildir. Maksatlıdır. Ve iftiradır.”

“TİYATROLARIMIZDA HİÇBİR DENETİM MEKANİZMASI OLMASAYDI…”

Milli Eğitim ve Kültür Bakanı Nazım Çavuşoğlu şöyle devam etti:

“Tiyatrolarımızda hiçbir denetim mekanizması olmamış olsa idi ve keyif almak için gitmiş olduğunuz bir oyunda üstelik devlet sahnesinde, Atatürk'e akla hayale gelmeyecek hakaretler yöneltildiğini duysaydınız neler hissederdiniz. Ya da aynı şekilde bir oyunda cinsel tercihlerinden dolayı insanların aşağılandığını görseydiniz ne hissederdiniz. Denetimsiz bir ortamda sahneden uyuşturucunun alenen çocuklarınızın önünde özendirildiğini görseydiniz ne hissederdiniz.

Bu örnekleri tiyatrodan çıkararak hayatın her alanına taşımamız mümkündür. Aramızda hız tutkunları var. Bundan son derece keyif duyanlar da var. Ancak herkese açık yollarda hız limitlerimiz de var. Aslında pek çok denetim, kendinize de başka birilerine de zarar vermeyin diye var. Şimdi birilerinin, ben hızlı gitmek istiyorum, bu benim özgürlüğüm, bunu elimden alamazsınız demesini normal karşılar mıydınız. Bunu o bahsedilen özgürlüklerden görebilirmiyiz.

İşte tam da bu noktada devreye, akıl, evrensel kriterler, yasalar ve yönetmelikler giriyor. Yani bizi bir arada, ortak bir alanda mutlu ve huzurlu bir şekilde yaşatmanın evrensel kriterleri.”

“DENETİM HER ZAMAN VARDIR”

Sanatın hangi kurumlar üzerinden denetleneceğinin ayrı bir tartışma konusu olduğunu ifade eden Çavuşoğlu,  “Oturulur üzerine düşünülür. Varsa eksiği gözden geçirilir, ele alınır değiştirilir veya geliştirilir. Ancak bir denetim her zaman var olur” dedi.

Devlet tiyatrolarına yıl boyunca sahnelenmek üzere pek çok oyun geldiğini, tiyatronun oyun sergileme kapasitesi belli olduğunu söyleyen Nazım Çavuşoğlu, “Kurulların, bu oyunlar arasından seçimler yapması aynı zamanda bir zorunluluktur. Bugüne kadar sunulmuş ve sergilenememiş onlarca oyun  var. Elbette bu oyunların her birinin pek çok farklı sergilenmeme gerekçeleri söz konusu. Ancak kamuoyu sanki ilk kez böyle bir seçim yapılmış gibi yanlış bilgilendiriliyor. Repertuar ne ilk ne de son kez oluşturulacak”  şeklinde konuştu.

Bir araya geldikleri pek çok tiyatrocunun edebi kurulun kararın doğruluğunu kendilerine teyit ettiğini de söyleyen Bakan Çavuşoğlu,  “Tek tek isimlerini sayacak değilim ancak özellikle oyunu oynayacak sanatçıların çok önemli bir bölümü ve ülkemizin önde gelen pek çok tiyatro sanatçısı oyunun içeriği hakkında bilgi sahibi olduktan sonra oyunla ilgili verilmiş kararın karşısında olmadıklarını ve kararın haklı gerekçeler içerdiğini şahsıma defalarca ifade etti” dedi.

“BAZI ÜST MAKAMLAR BİZİ SANATI 40 YIL GERİYE GÖTÜRMEKLE SUÇLAMIŞLARDIR”

“Bazı üst makamlar bizi sanatı 40 yıl geriye götürmekle suçlamışlardır” diyen Çavuşoğlu, şöyle devam etti:

“Bu bizi derinden üzmüştür. Oysa bizzat kendileri, 40 yıl önceki tavırlar içerisine girip, konuyu sadece bir kişiden dinlemek yerine, çağdaş bir anlayışla bizlerden de bilgi almayı tercih etmiş olsalardı, hem Kıbrıs Türk halkı adına hem de sanat adına böylesi yanlış bir açıklama yapmış olmazlardı.”

Bazı kesimlerin kendilerine küfürlü sıfatlar taktığını, yakıştırma yaptığını kaydeden Çavuşoğlu, “Biz her zaman olduğu gibi, kimseyi sıfatlandırmadan, sanatı ve sanatçılarımızı ayakta alkışlamaya devam edeceğiz” dedi.

“ALDIĞIMIZ KARARDAN RAHATSIZ OLMAYIN, BİZE GÜVENİN”

Hükümetin uyum içerisinde, farklılıklara saygı göstererek uyumlu şekilde çalıştığını söyleyen Çavuşoğlu, “Ortak kararlar üretip bu kararların arkasında ortak bir irade ile durmaktayız.  Hükümetimizin almış olduğumuz kararın arkasında saygı ile durduğunu da herkes bilmelidir. Dolayısıyla almış olduğumuz kararlardan rahatsız olunmamalı ve bize güvenmeye devam edilmelidir diye düşünüyorum” şeklinde konuştu.

“TİYATROLARIN SORUNLARININ GÜNDEME GELMESİNİ ÖNEMSİYORUZ”

Tiyatro konusundaki krizin suni ve siyasi bir manipülasyon olarak niteleyen Eğitim Bakanı, olaya iyi tarafından baktıklarını, tiyatroların sorunlarının gündeme gelmesini önemsediklerini söyledi.

Dün tiyatrocularla bir araya gelerek sorunları ele aldıklarını belirten Çavuşoğlu, “Onların da görüşleri doğrultusunda gerekli adımları atma kararlılığındayız. Tiyatro binasının inşası noktasında gerekli iradeye sahibiz ve bunu hayata geçirmekte hükümetimizin ortak iradesi söz konusudur. Tiyatro çalışanlarımızın yıllardır çözülemeyen özlük hakları ile ilgili konularda gerekli yasa çalışmalarını kısa sürede tamamlanması ve konunun çözülmesi için gerekli adımları atıyoruz” açıklamasında bulundu.

Tiyatrolarda yıllardır devam eden kadro eksikliklerinin giderilmesi noktasında da gerekli çalışmaları hızlandırma kararı aldıklarını duyuran Nazım Çavuşoğlu, “Tiyatro oyunlarını değerlendirecek kurulların şeffaf şekilde görev yapabilecek yapıya kavuşturulması önümüzdeki günlerde görüşeceğimiz konuların başında geliyor” dedi.

“BU, ÜÇ OY BEŞ OY DAHA NASIL KAZANIRIZ OYUNUNDAN BAŞKA BİR ŞEY DEĞİL”

Çavuşoğlu, sözlerini şöyle tamamladı:

“Bilinçli, maksatlı ve siyasi çıkarlar gözetilerek yaratılan kriz ortamı bizlere aslında mecaz anlamda ülkemizde oynanmaya çalışan tiyatro oyununu ve o oyunun figüranlarını da gösterme fırsatı tanımıştır. Herkes müsterih olsun. Bu ve benzer oyunlar ülkemizde toplumu gererek, birbirine kırdırarak bu işlerden siyasi rant elde etmeye çalışanların oyunudur. Günlerdir sergilenen bu oyun sanatın özgür kılınması adına sergilenen bir oyun değil, bu işten nasıl fayda sağlarız, üç oy beş oy daha nasıl kazanırız oyunundan başka bir şey değildir. Biz ülkemizde sergilenen bu ve benzeri mecaz anlamdaki oyunların değil, gerçek sanatsal çalışmaların ve tiyatro oyunlarının yani sahnelerimizde sergilenecek gerçek oyunların arkasında durmaya devam edeceğiz. Gerçek sanatın ve gerçek sanatçıların, özgür bir şekilde üretecekleri eserleri ayakta alkışlamaya devam edeceğiz.

William Shakespeare, ‘Dünya, büyük bir tiyatro sahnesi gibidir. Herkes bu sahnede rolünü oynar, rolü bitince de bu sahneyi terk eder…’ der. Bizler de bu sahnedeki rolümüzü oynamaya devam ettiğimiz sürece, ülkemize, halkımıza en iyi şekilde hizmet etmeye devam edeceğiz.”

20/08/2019 20:29
Bu habere tepkiniz:
Habersiz kalmamak için Telegram kanalımıza katılın
ad
ad
TAGS: Nazım Çavuşoğlu, Devlet Tiyatroları, oyun, sansür, haber, kıbrıs
MANŞETLER

HK KIBRIS

© 2024 Haber Kıbrıs Medya Danışmanlık ve Matbaacılık Ltd.