Çokkültürlü Eğitimin Neresindeyiz?

ads ads ads ads
21/05/2013
HK

ads
Çokkültürlü Eğitimin Neresindeyiz?

Fatma Galatyalı, Çokkültürlü Eğitimin Neresindeyiz? Başlıklı yazı yazdı. İşte Galatyalı’nın yazısı şöyle:

Kelimeyi söylerken bile çok basit gibi gelmiyor insana ‘çokkültürlülük’ kavramı. Çoğumuzun tek eşli, tek tanrılı, tek hayatlı dünyasında çok kültüre sahip olmayı benimsemek kolay değil. Nedir çokkültürlülük diye soracak olsak en basit tarifiyle birden çok kültürün bir arada yaşamasıdır, ya da farklı kültürlerin aynı ortamda hayat bulmasıdır denilebilir. Dünya, tekkültürcülük veya çokkültürcülük yaklaşımlarını tartışadursun, postmodern toplumlar artık çokkültürlü.

Bugün, globalleşmenin önemli getirileri olan hızlı ve kolay seyahat, sosyal medya ağları gibi etmenler tek bir kültürle yaşamayı ve onu korumak pahasına dünyadan kopmanın fiyatını hayli yüksek kılıyor. Birçok farklı kültürü barındıran, farklılıklara rağmen barış kültürünü yaşatmayı başaran toplumlar küreselleşmenin olumsuz etkilerini de en aza indirgeyen toplumlar oluyorlar. Bunu başarırken eğitim sistemini değişimin dışında tutmak, izlenecek en yanlış yol olurdu sanırım çünkü eğitim, sorunların çözümünün bir parçası olduğu kadar, çatışmaları doğuran bir etken de olabilir. Farklılıkları yok sayan, ayrımcılığı körükleyen homojen eğitim süreçleri artık çokkültürlü toplumların seçeneği olmamalıdır.

Adamızın kuzeyinde oluşturduğumuz üniversiteler habitatı bugün birçok farklı ülkeden gelen yabancı uyruklu öğrencileri barındırmaktadır. Bu kültürel çeşitlilik bizim gibi ada toplumlarının dünyaya açılması açısından önemli bir kazanım ama aynı zamanda da birlikte yaşamanın getirdiği sorunlara gebe. Bu sorunların çözümüne yönelik olarak sadece üniversitemizde uygulanan çokkültürlü eğitim dersi, öğrencilerin her şeyden önce bir dünya vatandaşı olarak yetişmelerini hedefler. Fırsat eşitliğini savunan, cinsiyet, ırk, dil, din farkı gözetmeden hoşgörü kültürünü yaymayı amaçlayan bir eğitim modelidir. Aynı zamanda eleştirel düşüncenin yeşermesi ve yaşamasını destekleyen yaklaşımları savunur. Çünkü değişik bakış açılarının ve farklılıkların farkında olmadan toplumda hoşgörüden bahsedemeyiz.

Yukarıda da bahsettiğim gibi, kuruluşundan beri Doğu Akdeniz Üniversitesi uluslararası öğrencileri barındırma özelliğiyle ‘çokkültürlü ortam’ ünvanını hakeden bir kurumdur. Fakat, bu ortamı yaşanabilir kılmak için gereklerini yapabiliyor muyuz onu da biz eğitimcilerin sorgulaması gerekiyor. Öğrencilerimizin eğitim gördükleri kurumu ve ülkeyi benimseyip kendilerini buraya ait hissetmeleri, ileride bu kültüre ve bu ülkeye dost bireyler kazanmamız açısından önemlidir. Bu bağlamda, hem Türkçe hem de İngilizce olarak verilen çokkültürlü eğitim dersi bir nebze de olsa öğrencilerimizin bir yandan kendi kültürlerine daha dikkatli bakmalarını sağlamayı ve diğer yandan da başka kültürlere karşı olan farkındalıklarını geliştirmeye çalışmaktadır. Aramızda birçok etnik gruba dahil olan, değişik ırklara ve dinlere mensup öğrenciler varken onları yok sayarak eğitim programları hazırlayamayız. Ya da ortak dil İngilizce’den yoksun aktiviteler, eğlenceler ya da etkinlikler düzenleyerek onları bize, bizi onlara dahil edemeyiz. Çokkültürlü eğitim sadece tek dersle sınırlanamayacak kadar hayatın içinde. Ve kampüsteki yaşamın da merkezinde. Gidilecek çok yolumuz varken bu yolu yürüyecek, yürütecek potansiyellerimizi harekete geçirmek ve çoğaltmakla başlayarak çokkültürlülüğün zengin mozaiğinin bir parçası olabiliriz..

Fatma Galatyalı, Öğretim Görevlisi

DAÜ Yabancı Diller ve İngilizce Hazırlık Okulu

21/05/2013 15:04
Bu habere tepkiniz:
Habersiz kalmamak için Telegram kanalımıza katılın
ad
ad
TAGS: Fatma Galatyalı, Çokkültürlü, eğitim, haber, kıbrıs
MANŞETLER

HK YAŞAM

© 2024 Haber Kıbrıs Medya Danışmanlık ve Matbaacılık Ltd.