ŞİMDİ DE DENİZ LİMANLARI İÇİN ADRESE TESLİM BİR İHALE HAZIRLANIYOR. İHALE ŞARTNAMESİ SIR GİBİ SAKLANIYOR. KAŞLA GÖZ ARASINDA DENİZ LİMANLARI DA ELDEN ÇIKARILIYOR

YERLİ 23 ŞİRKET BİR ARAYA GELDİ, ÖZELLEŞTİRMEYE TALİP. DİKKATE ALAN YOK, RANDEVU VEREN YOK. HÜKÜMET SİZCE NE YAPMAYA ÇALIŞIYOR? BU HÜKÜMETİN GÖREVİ ADRESE TESLİM İHALELER Mİ?

Gazimağusa ve Girne Limanlarındaki “Liman Elleçleme” denilen, gerçekte limandaki yük indirme ve bindirme hizmetlerini yürütmek amacıyla yeni bir şirket kuruldu. Her iki limandaki elleçleme işlemlerine talip. Her iki limanda da bu alanda ciddi bir eksiklik var

Salamis Port Shipping Ltd. isimli Şirketin en önemli özelliği, yıllardır bu alanda rakip olan çok sayıda iş insanını bir araya getirmesi. Denizcilik alanında faaliyet gösteren tüm gemi acente şirketleri aynı amaç için bir araya geldiler. Tamamı yerli sermeye, tamamı yerli iş insanı…

Peki neden? Yıllardır bu alanda faaliyet gösteren liman işçileri şirketi Ekim 2024 ve faaliyetlerini sonlandırıyor. Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı göreve geldiği günden beridir bu şirketin fesih edilmesi için büyük bir çaba ortaya koyuyor. Çeşitli gerekçelerle…

Kıbrıs Türk denizciliğindeki şirket sayısı 23. Bu 23 şirketin 18’i KKTC bayrağı ile faaliyetlerini yürütüyor. Yani bayrak taşıyıcı… Uzun bir süredir KKTC bayrağı ile faaliyetlerini yürüten şirketlere uygulanan teşvik yine Sayın Arıklı döneminde ortadan kaldırıldı.

Bir süre önce Mısırlı bir iş insanı, Güney’e silah satan, sigara kaçakçılığıyla da nam salmıştı… Mağusa Limanı’nda elleçleme işlemlerine talip olmuştu. O dönemde yine siyasetten birileri Liman İşçileri Şirketi’nin devri için büyük bir çaba harcıyordu. Bu felaket örgütlü bir çaba ile engellendi

Şimdi de Türkiye’den birileri hem Mağusa hem Girne limanlarının indirme-bindirme işçilik hizmetlerine talip. İsmi sır gibi saklanıyor, ancak ekipleri limanlarda ve bürokrasi içerisinde resmen cirit atıyor. Her iki limana da talip, özelleştirme sonrası devralmak istiyor

Şu anda perde gerisinde adrese teslim bir ihale üzerinde çalışıldığından endişe ediliyor. Maliye Bakanı iki ay içerisinde özelleştirme olacağından bahsediyor. İki ayda ihale sözleşmesi mi hazırlanır? İhale süreci mi tamamlanır? Ancak da adrese teslim bir ihale iki ayda tamamlanır

Ercan Devlet Havaalanı’nda yaşadığımız acı bir tecrübe var. Ercan‘ı devrettik, gelirleriyle Ercan tamamlandı. Alelacele hazırlanan sözleşme nedeniyle de tüm ülke esir edildi. Benzer bir tehlike şimdi deniz limanları içinde geçerli. Alelacele devredilecek, sonrası meçhul

Deniz limanlarındaki esas gelir, elleçleme işlerinden. Hem Mağusa hem Girne‘deki yıllık hacim 10 milyon doları civarı. Bunun 2.5-3 milyon doları kar olarak öngörülüyor. Yani, bir özelleştirme için son derece düşük bir kar oranı. Peki bunun için Kıbrıslı Türklerin huzurunu bozmaya değer mi??

Şu anda Mağusa Limanı’nda elleçleme işlemleri için yeterli vinç hizmetleri var. Özel sektör de bu alana yatırım yapmış. Fiyatlar da Liman Başkanlığı tarafından denetleniyor. Maliyetler artmıyor. Özel sektör de vinç kiralama yöntemi ile kendisine limanda yer bulmuş

Tek açık, konteyner indirme işlemlerinde yaşanmaktaydı. ARKAS devasa bir Türkiye şirketi. Getirdiği vinç ile, bu alandaki eksiği de ortadan kaldırdı. Yaklaşık 30 civarında özel şirket, gelen gemilere kiralama yöntemi ile hizmet sağlıyor

Liman işçiliği ile yeni bir limanı bir birine karıştırmayalım. Bir grup, Mağusa’da yük limanının başka bölgeye taşınması, bölgenin büyük bir marina alanına döndürülmesini istiyor. O, uzak proje olarak duruyor. Şu anda yük işlemleri üzerinden bir sıkıntı yaşanıyor

İnsan ister istemez kendine soruyor. KKTC’nin çağdaş ve uluslararası normlara uygun bir limana kavuşması için uğraşması gerekenler, neden yıllık 2- 3 milyon dolar karı olan bir iş hacmini özelleştirmenin peşine düşer? Neden bu ülkenin uluslararası iş yapan işinsanlarını dışlar?

Hükümet yine ateşi tuttu, yanmak üzere. “Maunacılıktan” başlayan, yüzyıllardır bu limanlarda ekmek yiyen, gemicilik sektörünü geliştiren Kıbrıslı Türkler Mağusa Limanı’ndan dışlanıyor. Şimdi bunun arifesindeyiz. Hükümetin bu ısrarı ile ilgili bir tahmini olan var mı?

Bitmeyen insan kaçakçılığı ve uyuşturucu kaçakçılığı, adaya kolayca silah sokulması gibi stratejik konulara hiç girmeyeceğim. Ekonomik olarak Kıbrıslı Türkleri bitirme anlamı taşıyan bu adımın parçası olanlar, umarım bu kısa zaman diliminde bir kez daha kendilerini sorgularlar...