Siyasetçiler, seçmene duymak istediğini söylüyor da, kimse hangi projeyi hangi kaynakla yapacağını söylemiyor. Hayat Pahalılığı sistemine dokunmadan kamu bütçesini düzeltmek mümkün mü? Mali disiplin ve kamusal reformlar olmadan, bu ülke düzlüğe çıkmaz, çıkmayacak

Maliye Bakanlığı, sadece kamu maaşı ödemek için 2021 yılında 1 milyar TL borçlandı. Faizi ile bu parayı yine biz ödeyeceğiz. 2022 yılı bütçesi meclisten geçti, sadece maaş ödemeleri için eksik olan kaynak 2 milyar TL civarı. Maaş artısı yüzde 37.6

Sadece, Aralık ayında 13’üncü maaş ve emekli maaşları ödemesi için borçlanılan kaynak 250 milyon TL. Sigorta emeklilerinin 13’üncü maaşları 2022 yılında borçla ödendi. Anlatmaya çalıştığım nettir. Bu maaşı ödeyebilecek tek bir KKTC siyasi partisi yoktur

Maaş ödemeden, yol, mali disiplin, baraj, yatırım falan hikaye. İnanmayın. Bir kulağınızdan girsin, diğerinden çıksın. Peki, soru şu: Türkiye maaş ödemesi için size para verir mi? Seçim için 1 ay belki… O da “AK Parti’ye yakın bir hükümetse… O kadar. 11 ayın sultanı ise, borçlanarak maaş ödeyendir

Kamuda, elinizi nereye atsanız elde kalıyor. Yazılım programlarının yıllık ücretleri ödenmediği için bir çok alanda sistem çöktü. Yaşananların suçlusu kamu çalışanları değildir. Liyakat öldü, her şey seçime endekslendi. Müdür, odacıdan emir alır noktaya geldi, partizanlık bizi bitirdi…

Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu’nda sona geldik. Deniz bitti, karaya oturdu. Bu ay da ya maaş öder, ya ödeyemez. Sonrası, radikal adımlar. Hem de öyle radikal adımlar ki, hepimizin canı yanı yanacak, hepimizin. Bugün başa- baş dengesi için ihtiyaç duyulan zam yüzde 300

Yüzde 300 zam ne demek, hayal eden var mı? Bu daha başa baş noktası. Sterlin 9 TL iken, Euro 6 TL, Dolar 5 TL iken en son zam yapılmış. Şimdi bakın dövizin fiyatına, hayal edin gelecek olan zammı. Ne gün? Bence 24 Ocak, sen de ki 1 Şubat…

Ve düşünün, bu başa baş noktası dediğim nokta var ya… İçinde yatırım yok. Yeni istihdam yok. Daha kaliteli yakıt alımı yok. Sadece, var olan yakıt gibi yakıt alma, maaş ödeme, standart alımları yapma, banka borçlarını ödeme, AKSA’ya ödeme yapma. Ötesi, aman anam…

Peki nasıl bu noktaya geldik? Neden şimdi hane halkı elektriksiz kalıyor? Neden AKSA yeterli açığı kapatamıyor? Neden Rum’dan elektrik alarak açığı kapatamıyoruz? Neden açığı kapatmak için bölge bölge elektrik kesintisi yapılıyor?

Bunların tamamı, ehil olmayan kişilerin şu anda Kıb- Tek’i yönetmesi. Zamanında ihalelerin tamamlanamaması… Kaliteli yakıt alınmaması, var olan jeneratörlerin de bozulması… Gerekli yatırımın yapılamaması. Daha sayayım mı?

Olacak olan şu; elektrik kesintileri havalar soğudukça devam edecek. Ocak ayı sonuna kadar delirdikçe delireceğiz. UBP de aylardır, Kıb- Tek’te atılması gereken adımları, seçim var diye geciktirdi. Sonuç? Rum tarafından alınan elektrik de yetmiyor, borç büyüyor, kalite düşüyor…

Bugün sayın Erhan Arıklı stüdyo konuğumuz olacak. Elbette, onu da soracağız. Bugünden başlayarak, Cuma gününe kadar, parti başkanları stüdyo konuğumuz olacak. Eleştirdiğimiz ne varsa, düşündüğümüz ne varsa, hepsini, birlikte sorgulayacağız…