EKONOMİ GÜNEYE KAYIYOR, YABANCI TURİST DE… ENFLASYON- MAAŞ SARMALINDA HAYAT ARTIK ÇOK DAHA PAHALI…GERİYE AZ SAYIDA ÜRETTİKÇE KAZANAN, YA DA ÇOK SAYIDA ÜRETTİKÇE BATAN KKTC’Lİ İŞİNSANI, ALIM GÜCÜ YERLE BİR OLAN VATANDAŞ KALIYOR…

BU KADAR UMURSUZ, BU KADAR ÇARESİZ, BU KADAR ÖNGÖRÜSÜZ, BU KADAR ÜLKE İNSANINA UZAK, BU KADAR PROJE ÜRETMEKTEN ACİZ, BU KADAR GİDİŞATTAN RAHATSIZ OLMAYAN BİR HÜKÜMET OLAMAZ. OLMAMALI

Gereksiz bir pahalılık Kıbrıs’ın kuzeyini cazip olmaktan çıkardı. Hükümet yok, Maliye bakanı, bakanlığı yok, ekonomi bakanı, bakanlığı yok. Organizasyon olarak çöktük. Asgari ücrete yapılan zam, devletin vergilere asılması, aldığı harçları insafsızca artırması, zam sarmalında bir ekonomi yarattı

Zaten TL kullanımı kaynaklı yıllık yüzde 110 gibi bir enflasyon. Zaten dövizin yıllık enflasyonu piyasada katlanarak etki gösteriyor. Zaten bunlara yönelik tedbirler alınması gerekirken… Eblek… Şuursuz.. Gaylesiz… Üzerine de vasıfsız… Bu yönetim anlayışı ile koşar adım bir Ortadoğu ülkesine dönüyoruz

Bu ülkenin, çok ciddi oyun kuruculara ihtiyacı var. UBP’de Başbakan kurultaya odaklandı. Bakanlar iki arada bir derede. En çok çalışması gereken ekonomi bakanı ise pusuya yatmış, kurultayda aday olmanın hesaplarını yapıyor. Ortam gerçekten berbat. Sorun şu ki, hayıflanan bir hükümet yok

YDP- DP tabanını mutlu etme, olası seçimde barajı geçme derdinde. Gelen partili taleplerine cevap vermekte, ihalecilere kol kanat germekte, memleketin gerçek sorunlarına zerre kafa yormamakta. Her tarafı dökülen bir ülke haline geldik ya… Gökkubbe neden halen aşağıya inmedi, ben ona şaşıyorum

Akıl gitti. Ekonomi çöktü. Yarattığı avantajlı ortamla hem Kıbrıslı Rumlar hem de Avrupalı turistler için cazibe merkeziydik ya… Ekonomi de güneye kayıyor, Avrupalı turistler de… Maaş ödeme üzerinden aferin alma mantığı, hayatı ucuzlatma becerisi gösteremeyen hükümetin sarıldığı tek argüman. İşte o da memleketi batırdı

Kıbrıslı Rumlar öbek öbek piyasadan kopuyor. Kıbrıslı Rumlar’ın kuzey motivasyonu alış/ veriş. İşin kötü tarafı, Kıbrıslı Türkler de alış/ veriş için güneye kaymak üzere. Gidebilen gidiyor, alabilen alıyor. Geriye az sayıda ürettikçe kazanan, ya da çok sayıda ürettikçe batan KKTC’li işinsanları kalıyor

Şu rakamlara bir bakalım… 2024’ün ilk dört ayında Güneyden Kuzeye geçişlerde ciddi bir azalma var. 2024’ün ilk dört ayında kara kapılarını kullanarak gelen Kıbrıslı Rumlar ile “yabancıların” sayısı bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 2.3 azalarak, 1 milyon 493 bin 359’a geriledi.

TL’nin Euro karşısında değer kaybı nedeniyle Kuzey’e hücum eden Kıbrıslı Rum sayısı pahalılığın aşırı bir hal alması sonrasında düştü. Bu gerçek kendini geçişlerde de gösterdi. 2023’te 934 bin 352 olan Kıbrıslı Rum geçiş sayısı, yüzde 1.7 azaldı. 4 aydaki geçiş sayısı 918 bin 525’e düştü

Bu kadar umursuz, bu kadar çaresiz, bu kadar öngörüsüz, bu kadar ülke insanına uzak, bu kadar proje üretmekten aciz, bu kadar gidişattan rahatsız olmayan bir hükümet olamaz. Olmamalı. Bu ülke insanının hakkı bu değil. Göz göre göre bir toplum maddi ve manevi yok ediliyor

Piyasa boşaldı. Özel sektör üretimi düştü. Tarım ve hayvancılıkta maliyetler daha da arttı. Hükümet asgari ücretin yüksekliği ile övünüyor ama bunun fakirlik ve daha fazla pahalılık yarattığının farkında değil. Sonuç olarak, piyasa giderek daha da daralıyor…

Maliye kendi gelirlerini hesaplayarak, piyasanın iyi durumda olduğunu söyleyebilir. Tüketicinin ve esnafın boğazına çöktüler. Gümrüklerde resmen adam bazlanıyor, e haliyle maliye gelirleri de artıyor. Hayat daha pahalı olmuş, vatandaş alım zorluğu çekiyor, ne umurları…