SIRTINDA YUMYURTA KÜFESİ OLMAYANLARIN SÜREKLİ OLARAK ELEŞTİRİ ÜRETEN VE BUNU DA MUHALEFET SAYAN YAKLAŞIMLARINDAN BIKTIK. MUHALEEFET DURMAKSIZIN ÇÖZÜM VE GERÇEKÇİ POLİTİKA ÜRETMEK ZORUNDADIR

ELEKTRİKTE ALIM GARANTİLİ ANLAŞMA İMZALANDI. KIB- TEK’İN YÜZDE 51 ÜRETİMİ ELİNDE BULUNDURMASI SAĞLANDI… ŞİMDİ YATIRIM ZAMANI, AMA BU İHALECİLERLE OLACAK İŞ DEĞİL

Ülkemizin gelişip kalkınması için, toplumsal bir bakış açısı geliştirmediğimiz sürece, kaybetmeye devam edeceğiz. Türkiye ile kurulan ve ülkedeki hiçbir üst düzey yöneticinin rahatsız olmadığı “ast- üst” ilişkisi de tek başına sorunların çözülmesi için yeterli değildir

Ercan Devlet Havaalanı İhalesi, Kıbrıs Türk siyasetinin ders alması gereken bir özelleştirme hikayesidir. Tıpkı, Türkiye’den gelen suyun, yönetilememesi, heba edilmesi, yani düzgün bir ihale yapılamamasının da ders olduğu gibi

Yapmamız gerekenleri yapmazken, yapmamamız gerekenler üzerinde de ısrar ediyoruz. Bizim açmazımız budur. Ercan ihalesi, 6 yıl geç tamamlandığı gibi, bu sürede Ercan büyüklüğünde bir havaalanına yönelik çalışma da tamamlanmadı

“10 milyon yolcu kapasiteli” derken herkesin ağzı doluyor. Gelecek için önemli ama u günü de kurtarmıyor. Ercan açılırken bizim ülkedeki “yurtseverlerin” yaptığı tartışmaya bakarsanız, bu ülkenin de neden bir adım öne gitmediğini anlarsınız

Efendim, “Tufan Erhürman açılışa neden katılmış?” Efendim, “katılmaması gerekirmiş…” U? Oldu canım. Tufan Erhürman bu ülkenin ana muhalefet lideridir. Bugün seçim olsa başbakan namzetidir. Yarınki cumhurbaşkanlığı seçiminin de en güçlü adayıdır

Hatta bana sormaz ya, sorsaydı, meclise katılmayarak bir “makamı” protesto ettiğini de kendisine söylerdim. O gün de söyledim, bu gün de söylüyorum. Sırtında yumurta küfesi olmayanların, siyasi partiler içerisinde çöreklenip sadece “eleştiri” yapması, bu ülkeye bir şey kazandırmıyor

Bu memleketin bir evladı olarak Erhürman’ın görevi icabı orada olması, orada olmasından öte her zerresi için doğru siyaset üretmesi öncelikli görevidir. Erhürman orada olmayacak, sahip çıkmayacak da kim sahip çıkacak?

Ne zaman adam oluruz bilir misiniz? Kıt imklanların tamamını bu toplumun yararına kullandığımız zaman. Kamu bütçesinin her bir kuruşu bu ülkenin refah ve mutluluğu için harcanmalı. Ta ki, yan yandaş beslemek için kamu kaynağı har vurur, harman savrulur, bizden adam olmaz

Türkiye’den gelen su, 50 yıllık bir proje. 13 yılını har vurup harman savurduk. Kendi yer altı su kaynaklarımızın muhafaza edilmesi, en ücra köyde bile arıtma ile tarım suyu yaratılması, yağmur sularının doğru değerlendirilmesi, kuyu izni verilmemesi, aksi bizden adam olmaz

Ve Ercan için de aynı şey geçerli. Dünyanın en büyük havaalanını yapsanız da nafile… Ama bir kaynağı doğru kullanmak, ülkeniz için yapacağınız en büyük hizmet. Bu turizm bakanlığı anlayışı ile, sittin sene o turist sayısına erişilmesi imkansız… Aklımızı başımıza toplamanın zamanı çok tan geçti bile

Hiçbir şey üretmeyen, sosyal medyada eleştiri yapmayı ya da görüş yazmayı siyaset zanneden anlayışın bu memlekete verecek hiçbir şeyi yoktur. Ana muhalefet bu açmazdan kurtulup, siyaset üretmek zorundadır. Bunun yolu da bellidir… Sahip çıkmak, “hooop, bizimdir” diyebilmek

Ve enerji konusu. Merak edenler için perde gerisini aralayım… Devletten devlete anlaşma imzalanarak, her iki ülke deniz sınırlarının kablo ile elektrik için kullanılmasına karşılıklı izin verildi. Devamında, KKTC tarafı AKSA ile 15 yıllık alım garantili sözleşme imzaladı

İmzalanan bu sözleşmede, Kıb- Tek’in yüzde 51’in altına düşmeme, AKSA’NIN ÜRETİMİN YÜZDE 49’UNUN ÜZERİNE ÇIKMAMA dengesi korundu. Burada, ekonomi bakanı Olgun Amcaoğlu’nun ısrarlı duruşu etkili oldu. Hakkını teslim edelim. Belki de bu yüzden bakanlıktan olacak ama olsun…

Devamında, AKSA ile bir anlaşma daha olacak. 5 yıllık bir sürede adaya kablo ile elektrik getirilmesi. Bu da KKTC hükümeti ve AKSA arasında imzalanacak. 1 yılı fizibilite, 4 yılı da işlemin kendisi… Devamında karşılıklı enerji almak- göndermek mümkün olacak, detaylarını programda anlatacağım…