Elif Küçükkayhan Evrensel yazdı: Ah Valensiya
02/04/2024
Yunan mitolojisine göre Afrodit, Roma mitolojisine göre Venüs.
Kim nerede, adına ne derse desin; aşkın güzelliğin temsili kabul edilen bu tanrıçanın Kıbrıslı olduğu rivayetlerine kesinlikle inanırım.
Doğuşunu sembolize eden *tabloya da büyük bir hayranlık duyarım.
Bu ilgiden olsa gerek kızımın adı Venüs’tür.
Nereye giderse gitsin, nerede doğduğunu ve nereye ait olduğunu asla unutmasın isterim…
Afrodit dendi mi aklıma ilk *Sandro Boticelli’nin “Venüs’ün doğuşu isimli tablosu” gelir.
Bu tabloya hayranlığım yıllar öncesine, yağlıboya tablolar yapıp sattığım zamanlardan kalmadır. Söz konusu tablo üzerinde çeşitli replika denemeleri yapmış, her seferinde de alıcı bulmayı başarabilmiş, ekmeğini yemiştim.
Fakat bu tabloya bakış açım, ben Kıbrıs’a yerleştikten sonra değişti. Bilmem tabii Boticelli hiç Kıbrıs’a geldi mi? (Tablo 1482–1486 yılları arasında ve İtalya’da Giuliano di Piero de' Medici'nin Simonetta Vespucci'ye olan aşkının anısına çizilmiş.)
Şayet Kıbrıs’a gelseydi tablonun sol yanında uçuşan çiçekleri gül olarak değil de belki de yasemin olarak çizerdi.
Hayal ediyorum…
Tablonun sağ kenarını süsleyen ağaçlar, efkalibdo (okaliptüs) olurdu belki…
Afrodit’in üzerini örtmeye çalışan mevsim tanrıçasının, belindeki ve boynundaki dallar (bilmem Boticelli ile aynı şeyi mi düşündük) zeytin dallarından oluşurdu.
Ve evet bence de kadınların saçları turunç kızılı olurdu…
Belki de böyle kokardı Afrodit…
Bilindik tatlı portakaldan çok daha farklı ve karakteristik!
Kim bilebilir…
Hayalimi detaylarıyla anlatıp sizi yormak istemiyorum ama ben her baktığımda böyle algılıyorum bu eseri ve “Adam “diyorum kendi kendime “Düpedüz Kıbrıs’ı çizmiş”…
Hepimizin bahçesini süsleyen ama hala nasıl bakmamız gerektiğini anlayamadığımız ve
Her budadığımızda küsüp bir sene açmayan yaseminleri çizmiş!
Mesela…
Zeytin çizmiş!
Hani çekirdeği düşse kendiliğinden can bulacak
Dokunmasan 2500 bin yıl kadar yaşayacak
Ama bizim yüzüne bakmadığımız zeytini çizmiş!
Mesela…
Koskoca tanrıçanın ve beraberinde ki bütün kadınların dalgalı uzu saçları ile dünya aleme bizim turuncu sergilemiş!
Hani bizim toplamaktan erindiğimiz, yerli ve milli malımız…
Hani ilgisizlikten toprağa dökülüp ziyan olan…
Turunç diyorum!
Hani sonradan aşılanıp potakallaşan!
VALENSİYA diyorum mesela!
Ne olacak?
Kim toplayacak?