Ersin Tatar nasıl içine sindiriyor?

Yahu adam bilirim bir galbur samanı iki eşeğe pay edemez… Ama siyasetçiye der ki: “İstediğimi yapmayın da göresiniz ne yapacağım size sandıkta… Bir daha meclis koltuğu göstermem size…”

ads ads ads ads
12/08/2020

ads

Hüseyin Ekmekci Hüseyin Ekmekci


Yine istihdam tartıştık bugün…

Eşit olanlar var…

Daha eşit olanlar var…

Bir de “ayrıcalıklı” olanlar var…

“İnsan yerine konmayan kesimi” ise herkes biliyor.

Düşünsenize…

Başbakana yakınsınız diye…

Boş vaktiniz var diye…

Bastığı yere basıyorsunuz diye…

Hakkınız olmayan bir müdürlükten, müşavirliği geçtiniz diye…

Sabahtan akşama kadar seçim çalışmalarının içindesiniz.

O zaman: Kızınız, oğlunuz ayrıcalıklı…

Hadi onların umuru değil…

Bu ülkenin başarılı olma şansı yüksek gençlerine saygıları yok.

Eğitimli gençlerine saygıları yok.

Bilime yok…

Adalete yok…

Kendi partililerine de yok…

İsterler…

İstediklerini de alırlar…

Başbakan ne işe yarar?

Neden evet der?

Başbakan Ersin Tatar, kendi aile işletmesi Kanal T’yi ayakta tutmak için ciddi bir servet harcadı, kanalı kamu kaynakları ile beslenmedi…

Eşi, o işletmeyi ayakta tutmak için gece gündüz uğraşıyor, üç kuruş reklam almak için çalışıyor…

Bir kızı, tıp eğitimi aldı, kendini Türkiye’de geliştiriyor ve pandemi döneminde de orada aktif görev aldığını biliyoruz.

Bir diğer kızı, kendi yolunu çizdi, kamu kaynaklarından uzak, üretiyor…

Böyle bir eş, baba…

Başbakan olunca…

Etrafındakilerin kamu kaynaklarına bu kadar saldırmasına neden izin veriyor?

Aklım almıyor.

Hani sayın başbakan kendisi ihale takibi yapsa…

Bir sayıştay dosyasında ismi geçse…

Anlayacağım.

Ne kalıyor geriye?

Başbakanın makam hırsı…

UBP de başkan kalmak için…

Cumhurbaşkanı olmak için…

Olmadı, başkanlığa devam etmek için...

Kamu kaynaklarının…

İstihdam, kredi… 

Kullanılmasına, kullandırılmasına hiç ses çıkarmıyor.

Bunca eleştiri, bunca yağma, bunca haksızlık, bunca adaletsizlik arasında…

Hiçbir şey olmamış gibi, köy köy gezmek…

Ve yeni bir makama talip olmak nasıl bir duydu?

 

Halk da kendini sorgulamalı

Herkes isyan ediyor…

Adaletsizlik karşısında.

Bir şey hakkınızsa…

Ya da tanıdığınız birinin hakkıysa…

Dersiniz ki:

“Eşit yarıştırın, bizim adamın hakkını yemeyin lütfen…”

Buraya kadar anlarım.

Peki halk?

Delege…

Üye...

Seçmen nedir de siyasiler böyledir?

Yahu adam bilirim bir galbur samanı iki eşeğe pay edemez…

Ama siyasetçiye der ki: “İstediğimi yapmayın da göresiniz ne yapacağım size sandıkta… Bir daha meclis koltuğu göstermem size…”

Buna da boyun eğeceksiniz ha?

Neden?

Çünkü bu yaklaşıma boyun eğen siyasetçiler yüzünden, halkla siyaset benzeşiyor.

Elbette seçmen isteyecek.

İsteyebilir…

Sen doğru olanı yap.

Mesela sayın Ersin Tatar ile başladık ya… Öyle devam edelim…

Anasının karnından vekil- bakan- başbakan mı doğdu?

Ya da diğerleri…

Doğru olanı yap…

Bırak, gerisine halk karar versin.

Kimse bir ömür siyasette kalmak zorunda değil.

Bazen, “o sana uymuyorsa…” oradan sıvışmayı bileceksin.

Bizde, siyasetçi ve halk benzeşiyor.

Halk dediğim de “geniş halk kitleleri” değil.

Kendisini kolaya hazırlayan.

Bunun için bir partide köşe kapan…

Adalete inanmayan… Hak yiyen… Hak yemeyi hak gören…

Bakınız bakalım bu ülkede ne anne- babalar var…

Ölür ama haksız, hukuksuz, adaletsiz bir şey talep etmez…

Çocuğundan, “Senin da bir torpilin yok, defolup gideceğim bu adadan” lafını duyan…

Kan kusup, “kızılcık şerbeti içtim” diyen…

Giden evladının ardından da göz yaşı döken ne anne babalar var.

Göç etmeyip, adada adaletsizliklere kahreden çocuklarını çaresizce seyredip, perişan olan ne anne- babalar var.

Peki biz hangisine saygı duyacağız?

Onuru ile, adaletten başka bir şeye güvenmeyenlere mi?

Soytarı gibi, torpil peşinde koşanlara mı?

Sayın başbakan Ersin Tatar…

Sorun bakalım vicdanınıza…

Hangi halk grubu saygıyı hak ediyor.

Sonra da etrafınıza bir bakın bakalım…

Bu saygısızca taleplerle size gelen ama yalakalığı da elden bırakmayan kimler var?

Vicdanınız biraz sızlıyorsa…

Onuru ile adaletten başka bir şeye güvenmeyenlere daha çok sahip çıkın.

Devlet adamlığı da bunu gerektirir.

Yok, “makam için her şey mübah” diyorsanız…

O da sizin vicdanınıza kalmış…

Ama bu halk da gonnara yemez…

12/08/2020 16:14
Bu habere tepkiniz:
Habersiz kalmamak için Telegram kanalımıza katılın
ad
ad
TAGS: hüseyin ekmekçi
MANŞETLER

HK Hüseyin Ekmekci

© 2024 Haber Kıbrıs Medya Danışmanlık ve Matbaacılık Ltd.