Fahiş zamlarla ülkeyi kurtaramazsınız tam tersine batırırsınız
11/03/2022







Ali Baturay
İki yıldır Covid-19’un ve döviz krizlerinin hırpaladığı, yıprattığı ülke insanını, arka arkaya gelen zamlarla tam bitiriyorlar…
Hükümet edenler, sanki de hemen her sektörü batırmaya, yok etmeye yemin etmiş gibi davranıyor.
Seçim öncesi birçok vaatle, sorunlardan arınmış, yaşanabilir bir ülke vaat edelerin söylediklerinin tam tersini yapması şaşılacak bir şey değildir ama hükümet tahmin edilenin de ötesinde acımasız davranıyor.
Hiçbir açılım yapmadan sadece fahiş zamlarla adeta ülke insanının üzerine çöken hükümet, bindiği dalı kestiğinin bile farkında değil.
Akaryakıta haftalık fahiş zamlar, tüp gaza yapılan yüksek zamlar ve elektrik için öngörülen fahiş zam, tüm sektörleri, iş kollarını şoka sokmuş durumda.
Arka arkaya gelen zamlar, başka zincirleme zamlara neden olduğu gibi, birçok iş kolunu kilitledi, hareket edemez hale getirdi.
Kendi içinde sorunlar yaşayan, hiçbir soruna çare bulamayan hükümetin, öngörülerin de üzerine yüksek zamlarla halkın üzerine çökmesi, yapılan hiçbir uyarıyı dikkate almaması, gözünü karartmış bir hal alması gerçekten korkutucu.
Evet yaşadıklarımız, korku filmi gibi bir şeye dönüştü…
Bir zammın şokunu atlatamadan diğeri geliyor…
Elektrik zammının getireceği yıkımın hesaplarını yapmaya fırsat bulamadan, iki kez arka arkaya akaryakıt zammı yapıldı.
Hem de öyle böyle zam değil, benzine 4 TL, dizele 6.45 TL yapılan artış, bu zor zamanda tam bir insafsızlık…
Yapılan tüm zamlar için “mecburiyetten” söz ediliyor, ortaya ya geçmişin hataları ya da yüksek maliyetler, dövizin yarattığı mali sıkıntılar ön plana sürülüyor.
Hükümet tüm zamlar için mecburmuş, yapacak başka bir şey yokmuş…
Bu mantıkla ülke yönetmek kolay, mesele bu ağır şartlardan vatandaşını nasıl korursun, tüm zor şartlara rağmen nasıl bir çare yaratırsın, nasıl açılım yaparsın…
Yoksa zam yapmak kolay, bas zammı gitsin.
Peki halk ne yapsın, halk bu yükün altından nasıl kalksın?
Hırpalanmış, kanadı kırılmış, zorlukla ayakta kalmaya çalışan iş çevreleri, sektörler, esnaf ne yapsın, kendini nasıl kurtarsın?
Tümünü de batırıyorsunuz, birçok işyeri personel çıkardı, birçoğu zaten doğru dürüst maaş bile veremiyor, yatırımları yapamıyor.
İşsizlik artıyor, insanlar perişan oldu, evine ekmek götüremeyenler arttı, halk hızla fakirleşiyor, çaresiz duruma itiliyor.
Fahiş zamlar yapılarak bir ülke kurtarılamaz, zamlarla düzlüğe çıkan bir ülke yok.
Tam tersine batıracaksınız…
İşyerlerini batırırsanız, yok ederseniz, devletin de gelirleri düşecek, arzu ettiği parayı toplayamayacak, çark hiç dönmeyecek, “bindiği dalı kesiyor” dediğim budur.
Durmak bilmeyen akaryakıt zamlarıyla, astronomik elektrik ücretleriyle bu ülke sektörleri çok uzağa gidemez, kısa sürede diz çöker.
Bakın hayvancılar teslim bayrağını çekti bile, mevcut sorunlarına çere bulunmazken, mazota gelen fahiş zam, elektrik ve yeme gelen yüzde 300’e varan artış ile daha fazla devam edemeyeceklerini açıkladılar.
Hayvancı artık yüksek girdileri karşılayamaz hale geldi, kronik sorunlarına çözüm beklerken zamla iflas noktasına getirildi.
Toplu ulaşım aracı sahipleri de dayanacak güçlerinin kalmadığını açıkladı.
“Bu girdilerle toplu taşımacılık bitti” diyen KAR-İŞ yetkilileri, pazartesi günü ülkedeki bütün toplu taşımacılığın durabileceğini duyurdu.
Hem hayvancılar hem de toplu taşımacılar eylem uyarısı yaptı, arkasından başka sektörlerin de geleceği belli oluyor.
Tüm sektör temsilcileri, “seçim geçti, hiçbir şey değişmedi, hatta daha kötü oldu” diyor.
Evet öyle, seçim masallarıyla halkı uyuttular, şimdi ise Drakula gibi haklın üzerine çöküp kanını emiyorlar ne devlet olmanın ne de hükümet etmenin gereklerini yerine getiriyorlar.
Bu böyle devam edemez, toplumsal patlamalar yakındır…
- Hem suçlu hem güçlü olmayın, halkın huzurunu kimin bozduğu çok belli
- KIB-TEK can çekişiyor ama birilerinin oradaki hesapları, rant kavgaları bitmek bilmiyor
- Olacağı buydu zaten, elektrik iflası bağıra bağıra geldi
- Ali Baturay: Lağım sorunu, naylon poşetlerden daha mı önemsiz?
- Ülkede ekonomik yangın var ama bu ‘ekonomik paket’ normal bir zamandaymışız zihniyetiyle yapıldı
- Büyük yangınla ilgili Meclis araştırma komitesi kuruldu da ne olacak, bir işe yarayacak mı ki?
- Taşeron işçilerinin sorunlarına kalıcı çözüm üretilmeli…
- Çocukken Cüneyt Arkıncılık oyunu oynar, gömeç bitkilerine yumruk, tekme atar, tahta kılıçla çakırdikenlerini haklardık
- Gerçekleşmeyen vaatlere, yalanlara, palavralara halk fazla tahammül gösteriyor
- Aslında yangın tecrübemiz var, sorunumuz ders çıkarmamaktır, tedbirsizliktir, sorumsuzluktur
- TÜM YAZILARI için tıklayınız
