Artık Faiz Sucuoğlu’nun siyasetten elini ayağını çekmesinin zamanı gelmişti. Hatta, bir çok insan gibi, ben de Ünal Üstel hükümetine “güvenoyu” verdiği gün, kendisini de siyaseten sıfırladığının farkındaydık. Uzatmaları da oynadı, şimdi veda ediyor

O süreci bir hatırlayın… Öğlene kadar DP ve YDP ile hükümet kurdu. Öğleden sonra DP ile ayrı bir görüşme yaptı, DP içerisindeki memnuniyetsizliğin giderilmesi için… Akşam DP- YDP başkanları çark etti, ortaya bir “muhtıra” zırvalığı koydu. Sabah da hükümet kurulamadı

Demokraside ciddi bir yara olan bu süreç, Ünal Üstel’in başbakanlığı, Faiz Sucuoğlu’nun ise, “genel başkan olarak onaylamadığı isimlerin kabinede yer alması” ile sonuçlandı. Ama o kabineye gidip, güvenoyu verdi. O günden sonra da bir daha kürsüye çıkıp ne hükümeti ne partiyi savundu

Şimdi… Herkesin kafasında aynı soru. Onca badireyi atlatan Faiz Sucuoğlu, şimdi ne oldu da apar topar partinin başından çekilme kararı aldı? Aslında bununla ilgili çok senaryo yazılıp çizilecek. Ama bir tane gerçek var, o da “tükenmişlik…”

Siyaseten Sucuoğlu’nun zaten tükendiğini üst paragrafta anlattım. Gelinen aşamada Faiz Sucuoğlu, kendisi de ciddi, sağlık sorunları yaşıyor. Bu sorunlar öyle, “siyasetten çekilmek için zemin arıyor” tarzı sağlık sorunları değil. Bildiğiniz, strese ve sinire dayalı sorunlar

Bu dönemde, hem Faiz bey, hem de ailesi ciddi anlamda stres yaşadılar. Herşeyin ötesinde, Faiz beyin yaşadığı olaylar ve gördüğü muamele, zaten insan olan herkesi üzer, çok yönlü olarak üzer. Şahsı adına da, demokrasi adına da.

Bu nedenle, aile hemen, Faiz bey ise “kurultayla geldim kurultayla giderim. İstifa etmeyeceğim” diyerek bir süre sonra kurultayla görevden ayrılmak istiyordu. Nereye kadar? Ta ki doktor, “Faiz beyi, hemen sizi ameliyat etmeliyim” diyene kadar

Bugün istifasını genel merkeze sunacak Faiz Sucuoğlu. Yarın ise öğrenebildiğim kadarı ile, ülkemizde, özel bir hastanede acil olarak ameliyata girecek. Yine, bir başka aile ferdi de kısa süre içerisinde ameliyat olacak. Sağlık sorunları olduğu, şaka ya da bahane değil, gerçek

Dün bir anda UBP kulislerinden yayılan, hafta sonu Esentepe yolunda Sucuoğlu ailesinin geçirdiği kaza. Elbette kaza da aileyi etkilemiş, çünkü birlikteydiler. Ancak, “kasıtlı bir araç Sucuoğlu’na vurdu, uyarıydı” saptamasını ise bizzat sayın Sucuoğlu’nun kendisi reddediyor

Bu önemli bir konu, bu önemli bir ayrıntı. Zira geçen hafta “istifa etmem” diyenle, bu hafta “istifa edeceğim” diyen aynı kişi. Peki arada ne oldu? Haliyle kaza üzerinden bir dedikodu da yayıldı. Bunu da Faiz Sucuoğlu’nun kendisi ve ailesi reddediyor.

Zira, istifayı bu hafif kaza üzerinden değerlendirmenin vebali de büyük. Bu kötülüğü hem Sucuoğlu ailesine, hem de siyasi hasımlarına yakıştırmak başka sonuçlar doğurur. Bu nedenle ilk sorguladığım konulardan biri buydu, Sucuoğlu “kaza değil kasıt” saptamasını reddediyor

Ve halen daha “seçim- kurultay” kavgası yapadursun Ulusal Birlik Partisi. Spor Dairesi Müdürü, “bana görev yaptırmıyorlar, sadece talimat vermek istiyorlar” diyerek görevinden ayrıldı. Kıb- Tek’e ise, “vasıfsız yönetim kurulu” başkanının ardından, bu kez de şaibelerde imzası olan müdür atandı

Akaryakıta bir defada 2 TL zam. İndirimi açıklayan Ekonomi Bakanı, “bindirim” sırasında arazi oldu. Dünyada petrol fiyatları düşerken, bizde göreceli tırmanmaya devam ediyor. Kimsenin aklı artık olanı biteni anlamaya yetmiyor

Bu arada Lefkoşa’nın en güzel parkı, “Afrikalı çetelerin” savaşına sahne oldu dün gece. Işıklar kapatıldı. Kızılbaş parkı boşaltıldı. Vatandaşlar apar topar park dışına alınırken, kavga uzun müdahalelerin ardından durdurulabildi

Cezaevinde 400 kişi olan Afrikalılar adeta bir “köy” kurdu. Devletin gücü Afrikalı çetelere yetmiyor artık. 800’ü aşan mahkum sayısı yanında, polis karakolları tutuklu dolu.