Halkın ender memnun olduğu, düzgün giden işleri de bozmayın…
08/05/2025











Ali Baturay
Birkaç gündür medyada haberlerini görüyorsunuz, Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hizmetleri Dairesi kadrolarında görev yapan iki hekimin görev yerlerinin değiştirilmesi vatandaşlardan büyük tepki gördü.
Kıbrıs Türk Hekimler Sendikası (TIP- İŞ) dün başka birçok sivil toplum örgütünün de desteğiyle Sağlık Bakanlığı önünde açıklama yaptı, Sağlık Bakanı Hakan Diçyürek’i suçladı.
Zaten Mesarya bölgesinde vatandaşlar, birkaç gündür pankartlarla eylem yapıyor, 11 yıldır Akdoğan Sağlık Ocağı’nda hizmet veren Dr. Anıl Özgüç’ün hiçbir gerekçe gösterilmeden ani şekilde görevden alınmasını eleştiriyor, sert tepki gösteriyor.
CTP milletvekilleri Sıla Usar İncirli ve Filiz Besim önceki gün konuyu Meclise de taşıdı ve Sağlık Bakanı Dinçyürek’i eleştirip, ona sorular yönelttiler. Bakan Dinçyürek, tatmin edici bir açıklama yapamazken, oldukça da sinirliydi.
Sağlık Bakanı Hakan Dinçyürek, bu görev değişikliklerinin kamu yararına bir icraat olduğunu, sekiz sağlık ocağında eş zamanlı düzenleme yapıldığını, siyasi bir gerekçesi olmadığını söyledi. Dinçyürek, “İmkanlar yaratıp, tecrübeyle sağlık hizmetlerini geliştireceğiz” dedi.
Bu arada sosyal medyada bakana destek verenler, kamuda her zaman nakiller olduğunu, bir bakanın böyle bir karar alma hakkı ve yetkisi bulunduğunu belirtti.
Mesele şu ki; sağlıkta çok ciddi sorunlar var, toplumun çok büyük çoğunluğu memnun değil. Yıllarca sosyal sigorta yatıran insanlar, devlet hastanelerinden hizmet alamıyor ve baskın pahaya özel hastanelere ve kliniklere gitmek zorunda kalıyor.
Bakan kabul etmek istemese de devlet hastaneleri aşırı nüfus baskısı altındadır, yetersiz kalan hastaneler, hekim, hemşire, personel eksiklikleri, dört yıldır ülkeye gelen ilaçların sürekliliğinin sağlanamaması ve ortaya çıkan hatta hiç bitmeyen bir ilaç sorunu ya da “ilaç bulamama” sorunu vardır. Dahası reçete soruşturması sonucu ortaya çıkan sorun nedeniyle halen sisteme uyum sağlayamayan, ilaç bulamayan insanlar da olduğunu söylemeliyiz.
Gerek ameliyatlar için gerekse hastalıklara teşhiste yararlanılacak cihazlar için randevular çok ileri tarihlere veriliyor. Devlet hastaneleri yetersiz kaldığı için özel hastanelere çok sayıda sevk yapılıyor.
İşte bu kadar sorun içinde, birkaç bölgede tıkır tıkır işleyen bir sistem varken, o bölgelerde vatandaşlar o hekimlerden memnunken, siz neden bozuyorsunuz bunu?
Hem mevcut sorunları çözemiyorsunuz hem de yeni sorunlar yaratıyorsunuz.
Bakanın yaptığı hizmetmiş, kamuda sevkler hep yapılırmış, bakanın bunu yapmaya hakkı ve yetkisi varmış… Bakanın hizmet ettiği gerekçesi hiç inandırıcı değil…
Evet kamuda sevkler yapılır, evet bakanın yetkisi de olabilir ama bunlar var diye işleyen, halkın memnun olduğu bir sistemi bozmanın anlamı nedir?
Konuyla ilgili çeşitli söylentiler var, kimisi bakanın partizanca davrandığını, kimisi sırf egosu nedeniyle doktorları başka yerlere sürdüğünü söylüyor.
Partizanlık mı ego mu bilmiyorum ama Sağlık Bakanı halkın memnun olduğu bir düzeni bozarak, doğru yapmamıştır.
Sağlık Bakanlığının görevi halka hizmet etmek ve halkın memnuniyeti değil mi?
Tamam işte halk çok iyi hizmet alıyor ve oldukça da memnun. E siz bunu neden bozuyorsunuz?
“Ben bakanım, ben yaparım”, “Ben yaparım oldu” zihniyeti. Bakan olunca sanki Allah oluyorlar. Bir yukarıdan bakma, bir sert tavır, üstüne de acayip klişe sözler, muhalefete aynı jargonla cevaplar vermeler…
Vazgeçin yahu bu işlerden, artık halka rağmen işler yapmayın, halkınızla, vatandaşlarınızla zıtlaşmayın, halkın ender memnun olduğu işleri de bozmayın.
Vatandaşlar boş yere mi pankartlarla eylem yapıyor? İnsanların eylemler yapmasının, duygusal ifadelerle hekimini geri istemesinin hiç mi önemi yok sizin için?
Mesarya bölgesindeki vatandaşlar, “Anıl Hanım bizim için yalnızca bir doktor değil, ailemizden biridir” diyor. Anıl Özgüç, 11 yıldır o bölgede görev yaptığı için herkesin rahatsızlığını, hastalığını biliyor, tüm bölge insanının sağlık sorunlarına hakimdir.
İnsanlar yeni bir hekimle her şeye yeniden başlamak istemiyor. Mademki önemli bir gerekçe yok, mademki hekim memnun, vatandaş memnun, niye elliyorsun orayı?
İnsanlar için güvenebileceği ve sorunlarını iyi bilen bir hekim çok önemlidir. Bir birey için “hekimine güven ve sevginin” ne olduğunu ya da ne kadar önemli olduğunu bir hekim olarak Bakan Dinçyürek bilmiyor mu? Yoksa siyasetçi olunca o duygularını kaybetti mi?
Bütün sorunları çözdünüz de bölgelerdeki hekimlerin yerlerini değiştirmek mi kaldı? “Doktoruma dokunma” çağrılarına kulak verin. Size bu istem basit gibi gelebilir ama insanlar için önemlidir.
Sırf “güç bendedir” diyebilmek için halkınızı karşınıza almayın. Bakan olmak sizi değiştirmiş anlaşılan, astığı astık kestiği kestik biri yapmış. Halkınız sizi, onlara cephe alasınız, huzurunu kaçırasınız diye seçmedi. Siz halka hizmet için oradasınız, halkın patronu değil, hizmetçisisiniz, bunu unutmayın…
Bu hükümet daha ne kadar halkından kopacak, daha ne kadar halkını karşısına alacak, daha ne kadar rezalet kararlara imza atacak merak ediyoruz. Hükümette tam bir şaşkınlık ve dökülme var, tutar bir tarafları kalmadı…
- Ülkedeki suçlular yetmedi sanki, sınır dışı edilmiş suçluları affediyorlar…
- Sınır kapıları önemlidir, soruna mutlaka çözüm bulunmalıdır…
- Beyhude bir inanmışlık mı bu, yoksa çaresizlik mi?
- Mülkiyet sorunu veya kapsamlı çözüm için yolumuz uzun olsa da çok çalışmalıyız…
- Böylesine zor bir dönemde işyerine gitmeden maaş çeken insanlar var…
- Sınır kapılarını kapatmayı aklınızın ucundan bile geçirmeyin…
- Gazetecinin devlet okulunda haber yapmasına “mülke tecavüz” demek çok saçma…
- “Çocuklarımız öldükten sonra mı bakanlık tedbir alacak?”
- Partizanca istihdamın işe gitmeden maaş alanı çok kıymetli…
- Bir gün duvara toslayacağımız belliydi, oldu işte…
- TÜM YAZILARI için tıklayınız






