Şeker hastalığı ( diyabet) ülkemizde oldukça yaygın olarak görülen kronik bir hastalık türüdür. Kontrol altında tutulamayan şeker düzeyi vücudumuzun tüm sistemlerini etkilediği gibi üreme sağlığı üzerinde de olumsuz etkiler yaratmaktadır diyen Kadın Hastalıkları ve Tüp Bebek Uzmanı Doç. Dr. Kübra Boynukalın; “Diyabet hastalarında yüksek kan şekeri gebeliğin oluşmasına engel olmakla birlikte gebelik süreci içerisinde de hem anne hem de bebek sağlığı açısından istenmeyen sonuçlar doğurabilir. Bu sebeple çocuk sahibi olmak isteyen diyabet hastalarında şeker seviyesinin ideal seviyede tutulması ve fazla kilodan kaçınılması gerekmektedir” diye uyardı.

Tüm insanlarda olduğu gibi üreme çağındaki kadınlar da endokrinolojik rahatsızlıkları tedavi edilmediği taktirde hem genel sağlıkları hem de üreme sağlıkları açısından birçok risk ile karşı karşıya kalabilirler. Kontrolsuz şeker hastalığı vücudumuzdaki tüm sistemleri etkilediği gibi üreme sağlığı üzerinde de olumsuz etkiler yaratmaktadır diyen Doç. Dr. Kübra Boynukalın; “Gerek gebelik planlayan bireylerin yumurtlama fonksiyonu üzerinde olan olumsuz etkileri gerekse düzenli yumurtlamasına rağmen çocuk sahibi olmak için döllenme ve rahime yerleşme aşaması için gerekli olan mekanizmaların devreye girmesi yüksek şeker ve yüksek şekerin vücutta yarattığı kronik inflamasyon sürecinden olumsuz etkilenmektedir. Bunun yanı sıra tüm bu basamaklardan etkilenmeden gebelik oluşmuşsa bile gebelik sürecinde pek çok sıkıntı ile karşılaşma riskleri çok belirgin olarak artmaktadır. Bunların başında bebekte santral sinir sistemi ve dolaşım sisteminde görülebilecek anomali riski yer almaktadır. Ayrıca özellikle gebeliğin 24. haftasından sonra kan şekeri regülasyonu düzgün yapılmadığı taktirde amniyotik sıvının normal sınırların üstüne çıkabilir ve bu durum erken doğumun tetiklenmesine neden olabilmektedir. Yüksek glukoz düzeyleri bebeğin iri doğmasına ve doğum sonrası kan şekeri regülasyonunda meydana gelebilecek sıkıntılar nedeniyle bebeğin yoğun bakım ihtiyacı doğabilir. Bunlara ek olarak annede gebelik tansiyonu ve gebelik zehirlenmesi risklerinde artışa sebep olabilir. Bu nedenle kan şekeri regülasyonun doğum öncesi muhakkak yapılması ve uzun dönem kan şekeri regülasyonunun bir göstergesi olan HbA1c düzeyinin 6,5’un altına düşmeden gebeliğin ertelenmesi doğru olacaktır” şeklinde belirtti.

VÜCUT KİTLE İNDEKSİ YÜKSEK OLAN KİŞİLER GEBELİK ŞEKERİ RİSKİ TAŞIR

Vücuttaki kilolar arttıkça hormon dengesi de buna bağlı olarak bozulmakta ve vücut insüline karşı direnç göstermektedir. Obezite ve diyabet birbiriyle iç içe değerlendirilir ve artan kilolar beraberinde insülin direncini tetiklemektedir. Vücut kitle indeksinin 30 ve üzerinde görülmesi obezite olarak tanımlanmaktadır. Yapılmış olan pek çok çalışmada obezite kadının doğurganlık potensiyeli üzerine olumsuz etkileri olan bir durum olarak tanımlanmaktadır diye ifade eden Doç. Dr. Kübra Boynukalın; “Obezite sorunu ile beraber gebe kalan hastalarda özellikle düşük riskinde ciddi artış dikkat çekmektedir. Yakın dönemde yaptığımız bir bilimsel çalışmada kromozomal yapı olarak sayısal bir anomali içermeyen embriyo transferlerinden sonra oluşan gebeliklerde vücut kitle indeksindeki artışa paralel olarak düşüklerin de arttğı belirlenmiştir. Ayrıca vücut kitle indeksi 30’un üzerinde olan hastalara uygulanan tüp bebek tedavileri sırasında ilaç ihtiyacında artış ve hastanın potansiyelinin altında yumurta sayısı ile karşılaşılabilmektedir. Yüksek vücut kitle indeksi ile gebe kalan hastalarda ise gebelik sürecinde erken doğum, gebelik şekeri ve gebelik tansiyonu görülme risklerinde de artışla gözlemlenmektedir” şeklinde belirtti. 

DİYABETİ OLAN HASTALAR TÜP BEBEK TEDAVİSİ ÖNCESİ SAĞLIK KONTROLLERİNİ İHMAL ETMEMELİ

Yüksek kan şekeri östrojen, progesteron ve testosteron gibi hormonların üretim ve dengesini olumsuz etkileyerek üreme sağlığını da bozabilir. Yapılan bazı çalışmalarda tekrarlayan düşükler yaşayan kadınların önemli bir kısmında kan şekeri seviyelerinin yüksek olduğu görülmüştür. Nedeni belirlenemeyen kısırlıklık durumlarında da hastaların bir bölümünde kan şekeri düzeylerinin çok yüksek bulunduğu ortaya konulmuştur. Bu durum genellikle teşhisi gecikmiş diyabet hastalarında görülür diye belirten Doç. Dr. Kübra Boynukalın; “Herhangi bir nedenle doğal yollardan sağlıklı bir gebelik elde edememiş olan ve tüp bebek tedavisine başlayan hastalarda kan şekeri düzeyleri detaylı olarak incelenmelidir. Şeker hastalığı kontrol altına alınmadığı takdirde gözler, böbrekler ve kalp gibi çeşitli organlarda bazı komplikasyonlara yol açabilir; ortaya çıkabilecek bu türs sorunlar da tüp bebek sürecini etkileyebilir. Dolayısı ile tüp bebek öncesinde bunların detaylı olarak araştırılması ve tedavi gerektiren bir durum var ise öncelikle buna yönelik tedaviler gerçekleştirilmelidir” şeklinde konuştu.