Hayvanlar, İnsanlar ve Haklar

Aybike Yektaoğlu yazdı

ads ads ads ads
20/02/2020

ads

Aybike Yektaoğlu Aybike Yektaoğlu


Biyolojik olarak değerlendirdiğimiz zaman insanlar bir hayvan türüdür. Bilimde, insanlar için kullanılan terim Latince Homo sapiens’dir. İnsan türü, memeli hayvanlar sınıfı altında bulunan, plasentalı hayvanlar intra sınıfında yer alan bir hayvan türüdür. Daha da spesifik olmak gerekirse, insanlar plasentalı memeliler altında geçen, primatlar takımı içerisindeki kuru burunlu maymunlar alt takımı içerisinde bulunan bir ırktır. İnsanlar, beyinleri ve farkındalıkları ile dünyanın en gelişmiş hayvanlarıdırlar. Siyasette, insanlar üzerine ırk ayrımı çok bariz olarak birçok olayı doğurmaktadır. Çoğunlukla da felaketleri. Aslında işin içine siyaset karıştığı için de ırk kavramı uzunca bir süre tartışılmıştır. Lakin “ırk” kelimesi bilimsel olarak değerlendirildiğinde, ayrı ırklardan konuşulduğu takdirde kastedilmek istenilen, türler arasında hiçbir bağın olmamasıdır. Yani tüm insanlar tek bir ırktan oluşmaktadır.

Günlük literatürde hayvan olarak tanımladığımız ırklar içerisinde insana en yakın olanları kuşkusuz köpekler ve kedilerdir. Yakın derken hayvan severlerin tabiriyle “can dost” olanlar. Özellikle köpekler, insanlar tarafından onbin yıl önce evcilleştirilmeye başlanmış ve günümüze kadar insanın en yakın dostu olarak, insan hayatına girmiş bir ırktır. Yine “evde” beslediğimiz kediler de ayrı bir ırktır haliyle. Köpeklere nazaran ev dışı yaşama daha kolay ayak uydurabilirler. Ama her iki hayvan ırkının da on binlerce yıl önce evcilleştirilmiş olması ile birlikte, ev dışı yaşam diğer doğa hayvanlarına göre onlar için çok daha zordur.

Sayı olarak en çok evcil hayvan niteliğinde sahiplenilen bu iki ırk, Homo sapiens olan bizler tarafından her gün sömürülmekte, tacize uğramakta, yaralanmakta veya öldürülmektedir. En gelişmiş ırk olan bizler tarafından siyasete bile alet edilmektedirler. Örneği ülkemizde de mevcuttur. Seçim bile kaybetmenize sebep olacak bir güçleri vardır. Ama onlar için bu siyasi güç, tipik KKTC şartlarında olduğu gibi seçimler sonrasında onların çok da bir işine yaramamaktadır.

Zamanının belediye seçimlerinde bazı belediye başkanları, hayvanlar konusunda önlem almadıkları için seçim kaybetmiştirler. En azından seçim kaybetmelerine en büyük etkenlerden biri olmuştur. Sosyal medya da çok büyük bir rol oynamıştır. Gel gelelim sosyal medyanın bu gibi konularda gücüne. Yüzlerce tropik hayvanın yasal olmayan yollardan ülkemize giriş yapması, Pet Shop’larda kayıtlı kuyutlu düzen olmaması ve denetlenmemeleri, ülke şart ve koşullarına uygun olmayan, bakımı zor veya pahalı olan birçok hayvanın ülkeye bu yollardan sokulması, ülkeye turist veya öğrenci olarak gelip 2-3 veya 8-9 ay ülkede zaman geçiren kişilerin çok rahatlıkla hayvan sahiplenebilmesi ve o hayvanları sokağa atması, ölüme terk etmesi ve liste uzayıp gider ve sosyal medyada da bu konular hunharca, sürekli irdelenir.

Bir dernek var. Ülkemizde birçok insan tarafından bilinen bir dernek. Hani şu yirmidörtbin (24.000) sayfa üyesi olan, en aktif sosyal medya sayfalarından birine sahip olan dernek. Adı Kıbrıs Hayvan Hakları Derneği. Gönüllü sayıları bir elin on parmağını geçmez. Canla başla, sabah akşam bu terkedilmiş hayvanlar için çalışıp, yasa hazırlayıp, çıkarttırıp, tüzükleri için zamanlarını harcayan, maddi manevi olarak kendilerinden çok ödün veren, ülke çapında tanınmış bir dernek. Bir hayvana kötü muamele yapılınca 24.000 üyenin bir kısmının sosyal medyayı kasıp kavurduğu, gündemi meşgul eden bolca klavye kahramanı üyesi olan dernek. Canla başla üye aidatı için GSM firmaları üzerinden bağış için para toplayan, maddi manevi herşeylerini vermelerine rağmen 60.000 TL borcu olan dernek. Kaç tane abonesi var dersiniz? Yalnız ikiyüz (200). Aylık gelirleri 2000 TL civarı ve neden borçları var diyen ayrı klavye kahramaları. 24.000 üyenin yalnız 2000’i üyelik aidatı ödese, dünya kadar proje çıkacak, hayvanların bakımları, sağlık ihtiyaçları karşılanacak ve toplum için daha büyük yararlar sağlayacak bir gönüllü topluluğu ortaya çıkacak. Onlardan dinlemek lazım başlarına neler geldiğini, ne gibi mücadeleler verdiklerini. Onlarla birlikte yardımcı olmaya çalışan başka başka dernek veya benzeri kuruluşlar var. Benzeri sorunlar için tüm zamanlarını, sorunları çözmeye harcayan, bilimsel olarak bu adada birşeyler gerçekleştiren. Taşkent Doğa Parkı gibi. Okudukları meslek dalı dolayısı ile insan ırkı harici bu ülkede yaşayan canlılarla ilgilenen Veteriner Hekimler ve Birlikleri var. Gönüllü olarak aralarında bu derneklere destek verenler ve çalışanlar var. Bir üniversite var. Çalışanlarından gönüllü para toplayan ve “Kısırlaştır, aşılat, yaşat” kampanyası düzenleyen. Hayvansever insanların gönüllü olarak Doğu Akdeniz Üniversitesi içerisinde başlattığı ve uyguladığı bir proje.

Yerel Seçimlerde en çok öne çıkan vaatlerin bir tanesi elbette ki daha önce seçim kaybettiren ve olmazsa olmazlardan bir tanesiydi. Hayvan Barınağı. İş tabi ki yalnızca barınakla kalmıyor. Bakımı, yemeği, ilaçları, aşıları, temizliği, denetimi, uyum yasaları çerçevesinde barındırılıp barındırılmadıkları. Yapılması ve denetlenmesi gereken çok şey var. Klavye kahramanlarının yapamadıkları yardımları, gönüllü olarak bu terkedilmiş canlılara yapanlar var. Yasadışı olarak ülkemize sokulan ve doğanın yapısını, sağlığımızı bozacak canlıların ülkeye girişinin önünü alacak çalışma başlatanlar var. Ama daha çok çalışma yapılması lazım. Günümüze kadar birşeyler olmadı değil. Asıl olması gereken devamının nasıl olacağıdır. Nasıl mı? Tüm bu paydaşların bir araya gelip, hep birlikte çalışması ile. Bunu da ancak sorumlu olan kurum ile başarabilirsiniz. Yani, Kıbrıs Hayvan Hakları Derneği, Veteriner Hekimler Birliği, Belediyelerden temsilciler, Veteriner Dairesi ve kim bu konuda paydaş ise. Bu birliktelik klavye kahramanlarını parmak egzersizi konusunda alıkoymaya bakar. Yeter ki ilgili devlet kurumu bu iş için adım atsın. En gelişmiş ırk olan bizler, bizden daha az gelişmiş, bize muhtaç veya bizim yüzümüzden kötü durumlar içerisinde olan bu terkedilmiş canlılar için bir araya gelip hep birlikte çalıştığımız gün, gelişmiş yarınlara biraz daha yakın olacağız..

20/02/2020 17:14
Bu habere tepkiniz:
Habersiz kalmamak için Telegram kanalımıza katılın
ad
ad
TAGS: Aybike Yektaoğlu
MANŞETLER

HK Aybike Yektaoğlu

© 2024 Haber Kıbrıs Medya Danışmanlık ve Matbaacılık Ltd.